SAF GERÇEK

2. Bölüm: Sorgu

Yazarın ağzından:

Akbay bagajı açtığında ise ufak çaplı bir şok yaşadı çünkü bagajda; çoğu kısmını kan kaplamış beyaz bir örtüye sarılı yüksek ihtimal ölmüş birisi duruyordu.

"AY AMAN BİSMİLLAH NOLUYOR ALLAHÜMME..."

Diye bildiği tüm duaları okumaya başlayan ve bu sırada elindeki poşetler de yeri boylayan kişi Payiz'di.

Akbay sakince baş kısmı olduğunu tahmin ettiği yeri açtı karşısında ölü ama ölmeden önce de bir o kadar güzel bir kız duruyordu.

Sarı saçları başına aldığı darbeden dolayı kan kırmızısına boyanmış, mavi gözleri doğrudan açık ve onlara bakan solgun bir yüz ve şişmiş dudaklar...

Kim yapmıştı bunu?

"Bunu kim yapmış lan! Şaka mı yapıyorsunuz diyeceğim abi bu kız cidden öldürülmüş ve bizim arabamızda. BİZİM ARABAMIZDA NE HALT YİYOR BU KIZ!?"

Barksal yine başlamıştı müthiş upuzun cümlelerine. Tongar başını kaşıdı. Akbay sonunda konuşmayı akıl edebilmiş olmalı ki:

"Cidden noluyor burada? Bu kızı kim öldürdü ve buraya koydu?"

Derken polis sirenleri çalmaya başlamıştı. Payiz anın heyecanıyla hemen diğerlerini tutup arabaya bindirdi ve sürücü koltuğuna geçip arabayı sürmeye başladı.

"PAYİZ NE YAPIYORSUN ABİCİM!? BİZ SUÇLU MUYUZ DA KAÇIYORUZ YA!"

Diye isyan eden tabiki de Barksal'dı.

"İki ekşın olsun aksiyon yaratayım demiştim."

"Mapusta yaratırsın ekşınını! Annemin kemikleri sızlıyor yeminle mezarda."

Akbay ise kendi kendine konuştuğunu sanarken dışından konuşmuştu ve bu herkesin susmasını sebep olmuştu hatta Payiz bile arabayı yavaşça kenara çekmişti.

Akbay'ın aslında iki adı vardı. Nüfusta kayıtlı adı tam olarak şuydu: Yiğit Akbay Gider.

Yiğit ismini annesi koymak istemiş ve sadece o Yiğit demeyi tercih ediyormuş. Baba tarafında sevilmeyen birinin ismi olduğu için kimse ona Yiğit demiyormuş. Annesinin de kardeşi olmadığı için bir tek o Yiğit diyormuş.

Kendisi Yiğit 15 yaşındayken yani bundan 6 sene evvel diğer dünyaya göçmüş ve Yiğit ismi de onunla beraber toprağa gömülmüş.

Yiğit annesine çok düşkün birisi ve onu ziyarete gitmeyi asla ihmal etmez. Diğerleri de onun annesine olan düşkünlüğünü bildikleri için yüzleri kızarmıştı, neden Ebru Teyzelerini üzmek istesinlerdi ki.

"Kardeşim özür dilerim."

Akbay Payiz'e sarıldı ve omzuna bir iki defa vurdu.

"Sorun yok koçum bakalım şu polislerin işi neymiş?"

Polis arabası hemen arkalarında durmuştu. Akbay arabaya doğru giderken polis aracından "yaklaşma!" Diye bir ses yükseldi.

Akbay adımlarını durdurdu ve olduğu yerde kaldı, diğerlerine de eliyle dur işareti yaptı bu sayede hepsi durmuş oldular.

"Polis bey noluyor?"

"Bu arabanın dün gece son süratle bir kıza çarptığı ardından da bagaja atıp gittiğiyle alakalı bir ihbar aldık, şöyle geçin aracı kontrol edeceğiz, arkadaşlar da sizin üstünüzü başınızı kontrol etsinler."

Hepsi sırayla oraya geçtiler. Tongar Akbay'a fısıldayarak "Abi dün gece bizim buraya bir araba geldi simsiyah bir araba, sonra da içinden iki kişi çıkıp çöp konteynırına çöp atmışlar ama bence bunu iki kişi yapmazlar acaba onla-"