SAF GERÇEK

5. Bölüm: Mektup

Yazarın ağzından...

Dışından mektubu okumaya başladı Akbay,

"Öncelikle merhaba sevgili Balın'ın katili olduğu düşünülen kişiler. Sizinle öylesine rastlaşmış olsak da planımızdaki en büyük rol sizlere aitti, farkında olmasanız da. O kadar aptalsınız ki asla gözünüzün önündeki katili göremiyorsunuz ve göremeyeceksiniz de. Katili dediğime bakmayın, Balın başına gelen bu şeyi fazlasıyla hak etmişti. Zaten çürük bir ruhtu? En fazla ne kadar daha yaşayabilirdi ki? Benim güzel günlerimi elimden almışken daha ne kadar onu yaşatabilirdim? O ona işkence etmediğime dua etsin. Sizler için ise o kadar güzel şeylerim var ki. Ortaya bir yalan atıp kırk türlü döndürüp yine size ulaştıracağım ve siz de yemmiş gibi ona atılacaksınız. Biliyor musunuz siz de Leyan da Efil de sazan gibisiniz. Her söylenene kanıyorsunuz. Bir insan o benim kardeşim diyor olabilir ama kardeşi onu arkasından bıçaklamış ise o da onu bıçaklar. Dünya kısasa kısas dünyası. Sessiz olandan korkacaksın. Benden size söylemesi bulamayacağınız bir katili aramayın. Ya da arayın en fazla ne olabilir ki?"

Etrafı bir sessizlik kaplamıştı.

"Ne demek istiyor? Kardeşim olabilir ama? Kısasa kısas dünyası? Sessiz olandan korkacaksın? En fazla ne olabilir ki?"

Tongar sesli bir şekilde düşündüğünün farkında bile değildi.

Olay yine dönüp dolaşıp onları bulmuştu ve hiç biri ne yapacağını bilemiyordu. Mektup şüpheliydi. Akbay tüm soğuk kanlılığıyla konuştu,

"Tamam öncelikle sakin olalım ve içeri geçelim. Elifnur sen de bu olayları öğrendiğine göre gel geç içeri."

Hepsi Akbay'a başını sallayıp sırayla içeri geçmeye başladılar.

Herkes farklı şeyler düşünüyordu ama aralarında en kafası karışık olan Elifnur'du çünkü ne olduğunu kavrayamamıştı. Bunu dile getirdi,

"Acaba biri bana burada ne olduğunu anlatabilir mi? Yoksa ben gerçekten kafayı sıyıracağım da."

Tongar anlayışla başını sallayıp olayı anlatmaya başladı,

"Şimdi biz biraz sarhoştuk ve araba kullanıyorduk sonra birine çarptığımızı zannettik ama kimseye çarpmadık. Sonraki gün sabah da bizim arabanın bagajından çarptığımızı sandığımız kızın cesedi çıktı. Bizim üzerimize iftira attılar anlayacağın. Her neyse sonra olaylar çözüldü bizim suçsuz olduğumuz ortaya çıktı falan ama bir katil var ve kim olduğunu bilmiyoruz. Biz aslında olaydan çekilmiştik ama galiba bu katil bizi rahat bırakmayacak."

Son cümlesini oldukça sessiz söylemişti, kendi kendine konuşurcasına.

Yanındaki Akbay onu kafasıyla onaylayıp kulağına yaklaşıp,

"Haklısın bu katil her kimse olaya bizi de dahil etmek için uğraşıyor. Ama neden?"

Dedi sorar bir tonda. Ayakta dikilmeyi kesip ilk oturan kişi Barksal olmuştu.

"Abi olaylardan oturacak zamanımız bile yok ya."

Dedi başını kaşıyarak Payiz. Kısa bir sessizliğin ardından:

"Sessiz olandan korkacaksın diyor Leyan'dan mı bahsediyor? Çünkü sessiz olan oydu?"

Dedi Tongar. Akbay ise başını iki yana salladıktan sonra;