Yazar: Fallenenigma
Çevirmen: xsweetluhan
"Üzgünüm."
Kai dudaklarını büzdü, gözlerin genişletti ve kaşlarını çattı.
"Ben... Üzgünüm, Kai-ah."
"..."
Chanyeol endişeyle alt dudağını ısırdı. Kai'ye düz bir ifade ile baktıktan sonra korkutucu bakışlarını engellemek için başını eğdi.
"Sen..." Kai iç çekti. Chanyeol ona köpek yavrusu gibi baktığı zaman Kai hep kavgayı kaybederdi. "Sehun hakkında kötü şeyler söylememen gerekirdi."
Kai Chanyeol'un göz bebeklerinde ufak bir duygu fark etti ancak hemen başka yöne bakmaya başladı.
"Bazen, beni sahiplenişin beni gerçekten sinirlendiriyor." Kai hafifçe şakaklarına masaj yaptı. "Beni sevdiğini biliyorum, Channie. Ben de seni seviyorum ama, Baekhyun senin yanına geldiğinde ve seninle bir şeyler yaptığında ben bunu umursamıyorum."
"Taemin için bir istisna yapmıyor muyum?" Chanyeol'un göz bebekleri karardı. "Taemin'i tamamen anlıyorum, o senin en iyi arkadaşın. Aynı Baekhyun ve ben gibi. Ama Oh Sehun, o tehlikeli. Bunu görebiliyorum. O seni istiyor. Seni ona vermek istemiyorum. Hayır, hiçbir zaman olmaz."
"Bu çok saçma Channie." Kai iç çekti. "Sehun'un zaten bir erkek arkadaşının olduğunu göremiyor musun? Bana her hangi bir ilgisi yok!"
"Peki, şimdi onu mu savunuyorsun?" Chanyeol aniden sesini yükseltti, Kai ürktü. "Onun bir erkek arkadaşı olsun, olmasın umurumda değil! Onun senin etrafında olmasını sevmiyorum! Sen benimsin! Benim! Sadece benim!"
"Chanyeol!" Kai bağırmak istedi ama ses tonunu düşük tuttu. "Çok fazla oldun! Şimdi, git, çünkü hatalarını düzeltene kadar seni görmek istemiyor-"
Chanyeol Kai'nin ellerinden tutup evin içine girdiğinde Kai yutkundu. Chanyeol Kai'yi neredeyse havaya kaldırdı, Kai ürkmüştü. "Chan- dur! Dur!"
Chanyeol büyük bir güçle Kai'yi duvara çarptı ve yüzünü Kai'ninki ile yakın konuma getirdi. Kai'nin korkudan gözleri genişledi ve kıvranmaya çalıştı.
"S-Sen çıldırmışsın! Bırak beni! Garip bir şey yapma!"
Chanyeol yüzünü esmer olanın yüzüne daha da yaklaştırdı. Burunlarını birbirine dokundurdu ve Kai açıkça, Chanyeol'un göz bebeklerindeki alevleri görebiliyordu.
"Chan-dur." Kai nefesinin aksadığını hissetti ve gözlerini sıkıca kapadı. Donmuştu ve...
Hiçbir şey olmadı.
Kai hiçbir şey hissetmediği için gözlerini açtı ve Chanyeol'u yerde buldu.
"Ben bir piçim." Chanyeol haykırarak ağladı. "Üzgünüm, Kai-ah. Baekhyun ile yakın olmamı sevmediğini bilmiyordum. S-sorun değil, Baekhyun ile arama biraz mesafe koyacağım a-ama lütfen beni affet."
Kai Chanyeol'un kelimeleri arasında tamamen kayboldu. Gözlerini açtı ve Chanyeol'a bakmaya başladı. Ne yapmalıydı? Onu teselli mi etmeliydi?
"Her şeyi yaparım ama lütfen beni affet." Chanyeol usulca hıçkırarak ağlamaya başladı ve Kai hıçkırıkları duyunca kalbinin kenetlendiğini hissetti.
"Hayır, hayır...Sorun değil." Kai diz çöktü ve Chanyeol'u göğsüne yaklaştırdı. "Ben-Ben üzgünüm. Bu benim hatam. Ermm..Baekhyun ile geçirdiğin zamanları kısıtlamak zorunda değilsin...Ben sadece...Ermm..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
What is "Perfection"?
FanfictionMükemmelliyetçi Sehun’un “mükemmel” Luhan ve endişesiz Kai arasında bir seçime ihtiyacı var. Peki, Sehun ne yapmalı?