kkami loves mochi | hyunlix

yirmi bir 'ᵐ'

🐶

"Ne oldu?" Hyunjin burnunu çeken sevgilisinin sesine araladı gözlerini. Dalmak üzereydi ama onun iç çekişlerini duyunca kendine geldi. Yatakta oturur pozisyona geldi ve Felix'e yaklaştı.

Felix omzunu silkti, eliyle göz yaşlarını sildi. Diğer elindeki telefonu da komidine koyarken çenesi yeniden titredi. İç çekti. Hyunjin ona yaklaştı ve elleriyle yüzünü kavradı. "Felix," Dedi usulca. Sesi uykulu ve biraz kalındı. Saat sabahın dördü ya da beşi olmalıydı. Oyunun yarısına gelebilmişlerdi.

"Çocuklar-" dedi kesikçe ve göz yaşları yeniden sessizleştirdi onu. Hyunjin biraz daha yaklaştı ve sarıldı ona. "Sakinleş," saçlarını okşarken söyledi ve minik öpücükler kondurdu. Felix başını yana salladı ve ona sarıldı usulca.

"Sanki... sanki seninle sevgili oldum diye onları unuttuğumu düşünüyorlar..." İç çekti yeniden ve istemeden ağlamaya devam etti. Hyunjin sessiz kaldı. Ne denir bilmiyordu.

Felix burnunu çekti ve başını yana sallayarak derin bir nefes aldı. "Neyse," Hyunjin'e bir bakış attı ve onun elini tuttu. Parmakları parmaklarıyla oynadı. "Seni de uyandırdım, hadi uyuyalım." Hyunjin başını yana salladı ve boştaki eliyle onun çenesine dokundu. Gözlerini birleştirdi.

"Sorun her neyse, konuşman için buradayım biliyorsun." Felix başını salladı, dudakları yeniden büzüldü. Hyunjin yaklaştı ve dudaklarını öptü kısaca. Geri çekildi, öpücükleri yüzünde dolanmaya başladı. Yanaklarını, burnunu, çenesini, gözlerini tek tek öptü. Dudaklarına kısa öpücükler kondurdu. "Üzülme, üzülünce üzülüyorum."

Felix kıkırdadı ve başını eğdi. Ses çıkarmadı. "Gel hadi," Hyunjin biraz geri gitti ve ellerini tuttu. Felix yavaşça onun yanına sokuldu. Yatağa uzandılar, Felix onun yanına yanaştı ve başını göğsüne koydu. Hyunjin üzerlerini örttü.

"Rüyanda Ellie'yi görme sakın, ona bakarken tıpkı bana baktığın gibi bakıyorsun." Felix Hyunjin'e söyledi. Hyunjin kıkırdadı ve eliyle saçlarını okşadı. "Ellie kurgusal bir karakter, yanımda ise sen varsın."

Felix gülümseyerek ona döndü. Yükseldi ve öptü. Hyunjin gülümsedi. Felix biraz daha yaklaştı ona, Hyunjin'in eli beline gitti. Dudakları yeniden birleşti. Dudakları birbirini kavrarken Hyunjin elini Felix'in bol tişörtünden içeri yolladı. Parmakları sırtının belirgin çizgisinden yukarı doğru kaydı.

Felix biraz daha doğruldu ve Hyunjin'in yanağına koydu. Hyunjin'in kokusu o kadar güzeldi ki, kokusunu her yerde hissetmek istedi. Hyunjin diğer elini sevgilisinin saçlarına götürdü.

Felix beklenmedik bir şekilde geri çekildi. Bakışları yeniden birleşti. "Çok mu ileri gittim?" Hyunjin gülümsedi ve alt dudağını yalayarak saçlarındaki elini çenesine indirdi. Yumuşak bir şekilde okşadı. "Bilmem? Öyle mi düşündün?"

Felix başını yana salladı. "Daha da ileri gitmek istiyorum." Hyunjin baş parmağını onun alt dudağında gezdirdi. "Durma demedim sevgilim,"

Felix gülümsedi, elini onun yanağında gezirdi. Biraz daha doğruldu ve yüzlerini hizaladı. Bacağının birini Hyunjin'in diğer tarafına attı. Hyunjin belinden kavradı onu. Bedenini dikleştirdi biraz. Birbirlerine bakmaktan çekinmiyorlardı. İkisi de aynı anda uzandı birbirine.

Dudakları bu defa hızla birleşti, sanki birkaç saniye sonra tükenecemiş gibi öpmeye başladılar birbirlerini. Hyunjin Felix'in alt dudağını aldı dudakları arasına, emdi ve diliyle ıslattı. Felix inlerken dilini onun dudakları arasından yolladı içeri.