otuz 'ᵐ'

2.1K 182 113
                                    

🐶

Felix elinde sıcak çikolatlarla içeri girdi. Hyunjin koltukta dizlerini kendine çekmişti, üzerine de tabletini koymuş ve çizim yapıyordu. Televizyondan açtığı spotify listesi arkada çalıyordu. Geldiğini hissedince başını kaldırdı ve gülümsedi. Sonra yeniden çizime döndü. "Ne o?" Felix onun bardağını orta sehpaya koyarken tablete eğildi.

Hyunjin tableti başka yöne çevirdi ve dudaklarını büzdü. Felix kaşlarını çattı. "Sürpriz." Hyunjin onun yanağını öptü ve ekranı kilitleyerek tableti sehpaya koydu. Felix'in dudakları büzülüydü. "Kim için?" Hyunjin gülümsedi ve ona yaklaştı. "Senden başkasına sürpriz yapmam ki." Felix kaşları çatılıyken gülüşünü bastırmaya çalıştı.

"Hmhm kesin öyledir." Hyunjin kıkırdadı ve onun yüzüne doğru yaklaştı. Parmağını Felix'in yanağına götürdü ve çillerini saymaya başladı. "Ne yapıyorsun?" Felix şaşkınlıkla sordu. Hyunjin omzunu silkti. "Sürprizim için lazım, sessiz ol kafam karşıyor."

Felix onun gözlerine baktı, parlayan irisleri çillerinin üzerinde özenle dolanıyordu. Sanki her birini ayrı seviyordu. Felix iç çekti ve onu izlemeye devam etti. Kalbi çarpmaya başladı. Midesi gerildi, sanki ona yeniden aşık oluyorumuş gibi hissetti.

"Kaç taneler?" Hyunjin onun sorusuna cevap vermedi ve saymaya devam etti. Felix gülümsedi. "Yüz dört," gözlerini birleştirdikten sonra söyledi. "Yani, şimdilik sayabildiklerim." Felix gülümsemeye devam etti ve başını salladı. "Hiç saymamıştım."

Hyunjin dudağından öptü onu. "Bir gün tamamen odaklanıp sayacağım söz." Felix sesli bir şekilde gülümsedi. "Şimdiki bile yeter."

Hyunjin omzunu silkti. Felix'in ellerine gitti elleri. Elleri arasına aldı ve okşadı. "Olsun," Gözleri yeniden birleşti. Felix başını televizyona döndürdü. Biraz oyun oynamaktan zarar gelmezdi. "Bir şeyler oynayalım mı?" Hyunjin başını eğerek ona bakmaya çalıştı.

Felix kalbinin ağzında atmaya başladığını hissetti. Sanki ellerinin içi terliyordu ama bunu sevmişti. "Olur," Hyunjin elini onun çenesine koydu ve kendine çevirdi. Gözleri birleşti. "Orada değil, burada oynayalım."

Hyunjin onun çenesini okşadı ve parmakları çene kemiğinden boynuna kaydı. Felix nefesini tuttu. Hyunjin tuttuğu ellerini bırakarak bacaklarını kavradı ve onu kolayca kucağına aldı. Felix ona uyum sağladı.

"Olur mu?" Felix ona baktı, dudaklarını büzdü ve gözlerini kıstı. "Bilmem," Ellerini omzularına koydu. "Olur mu ki?" Hyunjin dudaklarını ısırdı, gülümsüyordu. "Yani," Felix ellerini yukarı kaydırarak ensesine götürdü. Ona yaklaştı ve dudaklarına gelince bir süre bekledi. Gözlerine baktı. "Şu an ne yapsam bilemedim,"

Hyunjin nefesini vererek gülümsedi ve onun bacaklarını okşadı. "Bence gayet iyi biliyorsun," Felix de onun gibi gülümsedi ve başını yana sallayarak gülümsemeye devam etti. Kucağından kalkmak için hamle yaptığında Hyunjin tuttu onu.

"Oyun bozanlık yapma sevgilim." Felix dudaklarını ıslattı ve beklemeden dudaklarını birleştirdi. Dudakları açlıkla birleşti. Felix ellerini Hyunjin'in yanaklarına koydu ve dudaklarını aralayarak dillerinin buluşmasına izin verdi. Sıcaklık kısa bir sürede sardı bedenlerini.

Hyunjin'in elleri sevgilisinin belinde aşağı yukarı kaydı ve en sonunda üzerindeki bol tişörtten içeri kaydı. Soğuk elleri sıcak teninde kavruldu sanki.

kkami loves mochi | hyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin