S O N

481 8 1
                                    

Aylin:Aman Hakan ya.. Nasıl kaybettin küçücük çocuğu?
Hakan:Ya oynuyordu işte arkamı bi döndüm yok ortada.
PolisMemuru:Müdürüm imzanız gerekli.
Aylin:Odama bırak Cihan, geliyorum birazdan.. Ya merdivenlerden inmeye falan çalışır düşer maazallah.
Hakan:Ne güzel teselli veriyorsun Aylin bravo. Bırakmasaydın bana o zaman.
Aylin:Şimdi tartışmanın hiç zamanı değil.
-O esnada karşıdan gelen Ali, ikilinin telaşını fark eder.
Ali:Hayırdır ya? Ne oldu? Ne bu telaş?
Aylin:Hakan, Güneş'i kaybetti. Çocuk yok ortada.
-Ali kahkaha atar.
Hakan:Ali gülme oğlum ya.
Aylin:Ali sende kızdırma beni. Küçücük çocuk kayboldu koca binada.
Ali:Durun buluruz ya. Yabancı yer sanki Aylin. Hakan bana bu an tanıdık geldi ya. Sen hangisini birini daha kaybetmiştin seneler önce.
-Hakan biraz düşünür.
Aylin:Rüya'yı.. Mesut abiler alıp gitmişti.
Hakan:İki gün trip yemiştim hatta.
Aylin:Ne iki günü ya? Hele bi bulalım Güneş'i, tribin alasını göreceksin sen Hakan.
Ali:Eyvah eyvah.
Hakan:Ali dur be. Bulalım şu çocuğu.
-Aylinle Hakan, Aliyle birlikte etrafa bakınmaya devam ederler.
...
-O esnada Güneş elinde oyuncak arabası emniyetin içinde dolanıp duruyodur. Asansöre binenlerle biniyor, inenlerle iniyordur. Açık gördüğü arşivin kapısından içeri girip dolanırken dakikalar sonra yorulup bir köşeye oturur ve uyuyakalır. Aylin son bakmadığı yer arşive gelir. Güneş'e seslenip memurlara sorar ancak gören olmamıştır. Tam çıkacakken aradaki dolapların yanında bir şey farkeder.
Aylin:O ne ya? Güneş?
-Aylin koşarak gider ve Güneş' i kucağına alır.
Aylin:Kızım bebeğim.
-Güneş'i uyandırmadan alır, çıkıp Hakan'ı arar ve odasına geçer. Hakan koşarak geldiğinde pusette uyuyan kızını görür. Hemen gidip sever.
Hakan:Güneş'im, bebeğim.. Bulmuşsun. Nerdeymiş?
Aylin:Arşivde.. Bir köşeye oturmuş uyuyordu çocuk.
-Aylin başka bir şey demeden yerine oturur. Hakan ne derse cevap vermez.
Hakan:Aylin yapma ama böyle. Sanki isteyerek kaybettim çocuğu ya. Babasıyım ben onun.
Aylin:İsteyerek olmadı ama kaybettin Hakan. El kadar çocuk ya başına bir şey gelseydi.
-Hakan gidip Aylin'in elini tutup öper.
Hakan:Tamam senden de Güneş'ten de çok çok binlerce kez özür dilerim aşkım.
Aylin:İşinizin başına dönün artık amirim.
Hakan:Affettin mi onu söyle?
Aylin:İşinizin başına dedim. Benimde işlerim var müsaade ederseniz.
Hakan:Peki...
<<<<
Aylin:Hatırladın mı şimdi
Hakan:Hatırlıyorum evet ama neyseki sadece biz hatırlıyoruz çocuk bilmiyor.
Aylin:Rüya gibi o da bilir sevgilim merak etme sen.
Hakan:Aşk olsun ama Aylin. Aradın mı sen çocukları? Güneş ne alemdeymiş?
Aylin:Rüya erken gelmiş bugün ikizleri o almış, o gelince de çıkmış bakıcı Güneş'i uyutup.
Hakan:Kreşe mi versek onu da ya? Tek başına canı sıkılıyor çocuğun evde.
Aylin:Hepsi küçüklükten beri kreşe gitti Hakan. Bırakalım keyfini çıkarsın Güneş.
-Hakan, Aylin'i kolundan tutup kendine çeker.
Hakan:O zaman Güneş'e bi kardeş yapalım ne dersin?
Aylin:Yuh artık Hakan. 5 tane doymadın mı ya?
Hakan:Bilmem, sürekli büyüyorlar bunlar.
Aylin:Ama Hakan ya. Kaç yaşına geldik?
Hakan:Bence hala genciz, çıtırız.
Aylin:Ya ya..
-Gelen anonsla ikilinin sohbeti bölünür.
Hakan:Eve gidiyorduk ya. Ne anonsu ihbarı şimdi bu?
Aylin:Hadi amirim hadi..
...
-Olay yerine geldiklerinde kaçan adamın eşgalini alıp aramaya çıkarlar. Çıkmaz sokağa geldiklerinde Aylin arkasını adama dönüktür, adam tam Aylin'e nişan almışken Hakan farkeder, Aylin'i kolundan tutup çekerken adama da ateş eder ve yaralar.
Hakan:Aylin dikkat.
-Hakan, Aylin'i çektiğinde ikisi de göz göze nefes nefesedirler.
Aylin:Huh! Kurtardın yine beni.
Hakan:Bundan büyük zevk alırım biliyorsun.
-Hakan elinde silahla Aylin'in saçını geriye atarken.
Hakan:Sende beni çok kurtardın ayrıca.
-Aylin geri çekilir.
Aylin:Hadi ekiplere haber verelim de eve gidelim.
Hakan:Eve derken?
Aylin:Çocuklar bekliyor Hakan.
Hakan:Öyle olsun...
<<<<
|AyHakEv|
-Ege koşarak aşağıya iner.
Ege:Anne yaa.
Aylin:Ne oluyor Ege? Niye bağırıyorsun annecim?
Ege:Rüzgarr.
Aylin:Rüzgar ne Ege? Abi diyorduk hani.
Ege:Abim beni odadan gönderdi.
-Yukarıdan Rüzgar'ın sesi duyulur.
Rüzgar:Odada trenlerle oynuyor çünkü.
Aylin:Oradan bağırma aşağıya gel bakalım sen.
-Rüzgar mutfak kapısına gelir.
Rüzgar:Telefonla konuşuyorum trenlerini çalıştırıyor odada anne.
Aylin:Annecim başka yerde konuş sende. Oynasın kardeşin.
-O esnada Ada ve Güneş mutfağa gelir.
Güneş:Annee.
Ada:Versene Güneş.
Aylin:Size ne oluyor ya?
Ada:Oyuncaklarımı aldı Güneş.
Güneş:Bende istiyoyum.
Aylin:Kızlar paylaşarak oynayın hadi ya.
Ada:Ama benim.
Aylin:Sen ödevlerini yaptın mı? Ege efendi sende.
Ada&Ege:Yaptık.
Ege:Anne odaya girmek istiyorum.
Rüzgar:Telefon konuşmam bitince.
Güneş:Bebek benim.
Ada:Hayır benim..
-Aylin yine çıldırmak üzeredir.
Aylin:Ay yeter. Babanız nerde sizin?
Rüzgar:Ablamla bahçede voleybol oynuyor.
Aylin:Onlar da ayrı alem ya.. Hakan!?
-Mutfak kapısından bahçeye çıkar, çocuklar da peşindedir.
Aylin:Hakan sana diyorum!
Hakan:Efendim karıcım.
Aylin:Delirmek üzereyim ben, gel biraz da sen uğraş şunlarla.
-Hakan, Aylin'in yanına gelir.
Hakan:Ne oldu yine? Ne yaptılar?
Aylin:Bana altıncı çocuktan bahsediyorsun ama benim tımarhanelik olmama az kaldı.
Hakan:Niye?
Aylin:Biri öbürünü odaya almaz. Diğerleri oyuncak kavgası yapar.
Rüya:Adayla Güneş bende anne, hallediyorum ben.
Aylin:Hadi kızım, kudurdular yine.
Rüzgar:Baba ben ayrı oda istiyorum.
Hakan:O niye paşam? Rahatınız mı bozuldu?
Ege:Beni odada istemiyor.
Rüzgar:Ablamın var benim de odam olsun.
Ege:Ya ben oyun oynamak istiyorum.
Aylin:Hakan al sen uğraş bunlarla da. Yemek yandı ya.
-Aylin mutfağa geçer.
Hakan:Beyler ne oluyor?
Ege:Beni odadan gönderdi.
Rüzgar:Telefonla konuşuyorum ama baba, ses yapıyor o da.
Hakan:Şimdi Ege sen git oyna odada. Paşam sende başka yerde konuş, kocaman ev, bahçesi balkonu var. Ayrıca sana ayrı bir odamız yok ve Egeyle kalacaksın. Konu kapandı.
Rüzgar:Pekala.
Hakan:Eğer anlaşamazsanız ikinizden biri haftasonu Beşiktaş maçına gelemez.
Rüzgar:Maça mı gidiyoruz?
Hakan:Biletler hazır bile ama siz kavga ederseniz..
Rüzgar:Etmiyoruz söz.
-Rüzgar odaya gider. Hakan'da içeriye mutfağa geçer. Aylin ise yemek yapmaya geri dönmüştür. Hakan gelir ve Aylin'e arkadan sarılır.
Hakan:Mis gibi koktu yine her yer.
Aylin:Az kaldı az.. Duyabiliyorum o karnının sesini.
Hakan:Abartma canım.
Aylin:Abartma mı? Konuşturma beni.
Hakan:Konuşalım ama mutfakta değil tabiki.. Odamıza gidebiliriz.
Aylin:Ay Hakan! Kaç yaşına geldin hala aynısın.
Hakan:45'te olsam 55'te olsam ölsem de sana hep çok aşığım hayatım ben.
-Aylin, Hakan'a döner ve göz göze kalırlar.
Aylin:Bak sen.. Romantiklik saatlerimiz gelmiş yine.
Hakan:Her saatim böyle güzelim benim.
-Hakan bir anda Aylin'i öper.
Hakan:Ne dersin konuşalım mı odamızda?
Aylin:Şimdi değil çocuklar durulmadı zaten daha.
-Hakan, Aylin'in saçlarını koklar.
Hakan:Gece hatırlatırım ama.
Aylin:Bakarız canım..
>>>>>
Aylin:Hayır, Hakan!
Aylin:Aylin?
-Aylin'in kabusla uyandığı üçüncü geceydi. Kan ter içinde yatakta doğrulduğunda Hakan yanı başında duran sürahiden bardağa su koyarak Aylin'e uzattı. Aylin suyu içtikten sonra derin nefes alıp verdi.
Hakan:Güzelim, iyi misin?
-Aylin sadece kafasını salladı. Çünkü iyi olup olmadığını bilmiyordu.
Hakan:Kabus mu gördün yine?
Aylin:Evet..
Hakan:Ne bu kabuslar anlatacak mısın? Kaç gece oldu bak. Bir şey mi var yoksa bilmediğim?
Aylin:O günü gördüm.. Seneler önce ki o günü.
Hakan:Hangi gün?
Aylin:Saldırı günü.. Balayı dönüşümüzde. Hani ben...
Hakan:Tamam gerisini söyleme. İyi de neden görüyorsun ki?
Aylin:Bilmiyorum ki.. Aradan 18 sene geçti neden şimdi? Hakan ben korkmaya başladım. Durup dururken neden şimdi?
Hakan:Şşt, korkmak falan yok.. Hatırladın demek ki bilinçaltın da tekrar ediyor sürekli.
Aylin:Neden hatırlayayım ki? Hafızamdan silmek için ne kadar uğraştım biliyorsun.
Hakan:Demek ki bir olay, bir konu işte Aylin.. Ama korkma sakın yıllar geçti üstünden, kabus sadece.
-Hakan, Aylin'i kendine çeker ve sarılır. Aylin, Hakan'ın boynuna gömülür. Hakan, Aylin'in saçlarından öper.
Aylin:İyi ki varsın, iyi ki..
Hakan:Sende canımın içi.
-Birkaç dakika öyle kaldıktan sonra Hakan ortamın kasvetini dağıtmak ister.
Hakan:Aylin düşündün mü?
Aylin:Neyi?
Hakan:Güneş'e kardeşi.
Aylin:Ay Hakan, yine mi ya?
Hakan:Evet güzelim yine.
Aylin:Kardeş falan yok Hakan, konu kapandı bitti. Yaşından başından utan.
Hakan:Ne var benim yaşımda acaba? Genciz hala.
-Aylin, Hakan'dan ayrılıp yataktan kalkar.
Hakan:Aa ne dedim ya? Nereye hemen?
Aylin:Çocuklara bakıcam, yat sen.
Hakan:Beni de yatır o zaman.
Aylin:Kaç yaşına geldin hala çocuk çocuk hareketler ya.
Hakan:Aşk olsun.
Aylin:Geliyorum yat hadi.
-Aylin tek tek çocuklara bakar, en son Ege ve Güneş'in odasına gelir. Güneş uyanır gibi olduğunda Aylin kucağına alıp yatağa oturur ve Güneş'i kucağında sallar.
>>>>
Hakan:Hatırlıyor musun Güneş'in doğumunu?
Aylin:Hatırlamaz mıyım hiç? Kaç çocuk doğurdum ama en kötüsüydü. Bir anne evladını kucağına alınca hissettiklerinin anlamı yoktur ama Güneş doğduğunda.. O doğduğunda benim aklımda sadece sen vardın. Kızımı kucağıma almıştım ama sen can çekişiyordun.
Hakan:Bunları yaşattığım için binlerce kez özür dilerim senden Aylin.
Aylin:Özür dilemeni gerektirecek bir şey yok Hakan. Sen sadece bırakma elimi yeter. Bu yaşa kadar beraber büyüttük çocuklarımızı. Bundan sonra da öyle olsun.
Hakan:Ben asla bırakmam seni.. Bak kaç yaşına geldik kaç yıl geçtik yan yana el eleyiz.
Aylin:Çok şükür.. Düşünüyorum da arkadaşlarımız da var hatta hayat eşini çok erken kaybetmiş insanlar.. Sadece birkaç yıl birlikte yaşamışlar. Hayatlarının en güzel zamanlarında sevdiği insan yanında yok. Kimi çocuğunu yalnız başına büyütmüş.
Hakan:Sadece birkaç yıl yan yana kalabilmek.. Hele bir de çocuklar varken.. Allah korusun ama ben kafayı yerdim Aylin.
Aylin:Niye? Evlenirdin başkasıyla. Yalnız mı geçirecektin hayatını?
Hakan:Bir başkasına bakmak, evlenmek mi? Öyle bir şey dünyada mümkün olur muydu sence Aylin? Çocuklarıma tek başıma yeterdim ama yaşamazdım yanımda sen yoksan eğer. Sen beni asla bırakma.. Ölürsek de beraber kalırsak da beraber.
-Aylin dolu gözlerle Hakan'a bakar.
Aylin:Daha yaşayacak çok anımız var bizim.
-Hakan, Aylin'in yüzünü sever ve dudaklarından öper. Sonra da kolları arasına alır ve karşıda oynayan çocukları seyrederler.
Hakan:Daha hepsi evlenecek ve biz torun seveceğiz.
-Çocuklar koşarak gelir ve hepsi anne babalarının yanına oturur.
Rüya:Sizi çok seviyorum ya, böyle aşk dolu hallerinizi.
-Hakan, Rüya'ya sarılır.
Hakan:Bizde sizi seviyoruz aşkım.
-Çocukların hepsi Aylinle Hakan'ın yanı başında otururken uzaktan kahkahalar eşliğinde onları görürüz...

                         - S O N -

Tehlike ve Aşk |AyHak📌Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin