Reankarne (Shinsoukoku)

-3-

Dazailere ölüm

Ölümherkesinhakkı:
Yeni çocukla neden bu kadar samimisin
Yoksa 😏😏😏😏😏😏😏😏😏😏😏😏😏😏😏😏😏😏😏😏😏😏😏😏😏😏😏😏😏😏

AkuxRy:
Ne

Ölümherkesinhakkı:
Birilerine enişte demeye mi başlıycaz diyorum mal mısın amk

AkuxRy:
Hâlâ anlamadım

Ölümherkesinhakkı:
Çocukla aranda aşk mı var diyorum
Kaç haftadır gözlerini ondan alamıyorsun diyorum
Shipledim diyorum
Daha ne diyim

AkuxRy:
Hayır

Ölümherkesinhakkı:
Tek kelimelik cevap yazıyorsan kesin gaysin
Yılbaşında gay bayrağı alim mi
Şekilli şukullusundan

AkuxRy:
Çok istiyorsan ben sana alim

Ölümherkesinhakkı:
Yok sağol evde zaten var

Fazladan şöyle bi tane var alırsan verim

AkuxRy:
Yok o sende kalsın

Chuu_Chuu:
DAZAİ
BOŞLUKTUŞUMANEYAPTIN

Ölümherkesinhakkı:
Aaa kırmışmıyım sorry

Chuu_Chuu:
SİKİCEMSENİDAZAİ

Ölümherkesinhakkı:
Ama yavaş ol lütfen götüm değerli

Chuu_Chuu:
AAAAAAA

___

Akutagawa birkez daha kendine arkadaşlarının hiç de normal olmadığını hatırlattı. Arkadaşları bir yana dursun Dazai neden aşık olduğunu düşünmüştü?
Cidden fazla mı yakın davranıyordu?
Daha önce bunu hiç fark etmemişti. Daha rahat düşünmek için kulağına kulaklığını takıp müzik dinlemeye başladı (medya) Adamlar yapıyodu bu sporu . Sonsuza kadar dinleyebilirdi Arctic Monkeys'i

Neyse konuya dönmek gerekirse bir hafta boyunca Atsushi ile yaptıklarının listesi şuydu:

-Parkta yürüyüş yapmak.
-Edebiyat ödevinde ona yardım etmek.
-Sınava çalıştırmak.
-Çatıda öğle yemeği yemek.

...

Liste uzadıkça uzuyordu bu yüzden kalemi kağıdı bırakıp geri yatağına uzandı. Ona göre yaptıkları şeyler sıradan arkadaşların yapacağı şeylerdi ama yine de duygularından emin olmak için anılarını kurcalama kararı aldı.

Salı günü:

Parkta klasik bir gündü . Akutagawa Atsushi'yi neden çağırdığından emin değildi tek emin olduğu şey onu görmek istediğiydi.

"Akutagawa!"

Birden arkasından gelen sesle irkildi. Atsushi ona el sallıyordu.
Giydiği siyah ceket ona cidden yakışmıştı.

"Neden buluşmak istemiştin?"

Akutagawa cevabını bilmediğini söyleyemedi tabii. -Şimdi bile düşününce çağırmasına bir sebep bulamıyordu. Gerçi istese bile sebebini anlayamayacak kadar kördü (yazar: odun akutagawa)

"Cevabını alamayacağın sorular sormasan keşke" bunu öyle bir fısıltıyla söyledi ki kendisi bile içinden söylediğini sandı.

"Duyamadım."

"Ha? Şey...yani...eee... düşündüm de... parkta biraz yürüyerek bağlarımızı kuvvetlendirebiliriz. Evet tam da bu sebeple."

"Tamam o zaman"

Uzunca bir süre havadan sudan konuştular.

"Akutagawa ördeklere baksana!"

"Beslemek ister misin?"

"Olur."

Birlikte banka oturdular. Atsushi ördekleri besledi. Akutagawa'ysa öylece onu izledi. Onda tanıdık gelen birşeyler vardı. Sanki yıllar önce o hafif kızarık dudakların tadına bakmış gibiydi. Bu düşünce üzerine hafifçe kıkırdadı. Eşcinsellikle alakası bile yoktu. Hiçbir erkeği görünce kızarmamış , âşık gibi hissetmemişti.

Yavaşca başını havaya kaldırdı, artık hava kararmıştı.

"Eve gitmek ister misin?"

Hafif uykulu bir sesin "Evet." dediği duyuldu.

...

Açıkcası Akutagawa daha fazla düşünmeye lüzum olmadığını düşündü. Babasının ayak seslerinin evde yankılanmasıyla odasından çıkmaması gerektiğini anladı. Babası onu görürse bu akşamki uykusunu yerde uyuyabilirdi.
______

"Teresa'nın "Ne zaman cevap vereceksin?" sorusuyla yankılandı dağlar. Hepsi sanki bu anı bekliyormuş gibi orada öylece duruyordu. "Son zamanlarda çok yoğunum. Cevabım için düşünemeyeceğim. O vakte kadar bekleyeceksin Teresa'm" dedi siyah saçlı oğlan. Teresa çoktan anlamıştı beklediği cevabın gelmeyeceğini. Onların aşkını bahaneler sarmıştı. Yine de umudunu yitirmeyecekti Teresa. Sonsuza kadar bile sürse de o dağlarda bekleyecekti cevabını. Elleri buruş buruş olsa da , güzelliğinden hiçbir eser kalmasa da bekleyecekti. O ölürse bile mezarı beklerdi. Her ne kadar sebepleri bahaneler öldürse de onun umudu asla solmayacaktı. Bu dağlardan gelen rüzgar onun şahidiydi. Morla sarı karışımı gözlerini ilk önce dağlara dikti. O da dağlar gibi dik duracaktı. Bahar havası onu asla devirmeyecekti. Her ne kadar sevdiceğinin en ufak bir ters cevabı onu devirecek olsa da..."

- "Umutsuz Bekleyiş" Akutagawa Ryunosuke , 1833

__________________________________

SİZİ BU KADAR BEKLETTİĞİM İÇİN ÖZÜR DİLERİM AMA İLHAM PERİLERİM ÇALIŞMIYOR.
Özelliklede sondaki kitap alıntısı geçmiş için hiçbirşey düşünemememden kaynaklı. Aslında bu kitaptan alıntı kısmında 2022 yılındaki Shin Soukoku'ya dair işaretler var ;)
Artık diğer bölümlerde anlarsınız neyin ne olduğunu.
Ayrıca okuyan herkes bir yorum yazabilir mi? Sevip sevmediğinizi anlamaya çalışıyorum ve yorumlarınız bu konuda çok yardımcı oluyor. Şimdiden teşekkürler.