𝐚𝐥𝐥 𝐦𝐢𝐧𝐞 • 𝚍𝚊𝚋𝚒 | 𝚝𝚘𝚞𝚢𝚊 𝚝𝚘𝚍𝚘𝚛𝚘𝚔𝚒

𝐬𝐢𝐱𝐭𝐞𝐞𝐧 • 𝚋𝚘𝚞𝚗𝚍 𝚋𝚢 𝚑𝚎𝚊𝚛𝚝

• • • • • •

• • • • • •

Hıçkırıklarının ardı arkası kesilmezken, sıkıca, tüm gücünle boynuna sarılıyordun sevdiğin adamın. Seni bırakmaması için ona yalvarıyordun.

Onu bırakamayacağını, onu sevdiğini, onsuz yaşayamayacağını hıçkırıklarının arasından zar zor anlatmaya çalışırken küçük bir sinir krizi geçirdiğinin farkında değildin.

İnce bir yapraktan farksız titreyen bedenin sevdiğin adamın bedenine yapışmıştı, ondan ayrılmayı reddetiyordu. Tansiyonun düştüğünden başın dönüyordu ve halsiz hissetmene rağmen, tüm gücünle Touya'ya tutunuyordun.

İşin kötü yanı, Touya'da farkında değildi bunun. Kulakları uğulduyordu. Gözleri kararıyordu. Bir çok duyguyu aynı anda ve çok yoğun bir şekilde yaşadığındandı bedeninin böyle tepki vermesinin sebebi.

Kollarını yavaşça beline sardı. Seni anlıyordu. Seni çok iyi anlıyordu.

Sen de onun gibi hissediyor olmalıydın. Bu aşk, bu tutku seni de yakıyor olmalıydı. Onu da yaktığı gibi.

Kendini kaybetmiş bir şekilde sürekli aynı şeyleri haykırmanı dinledi sessizce.

"Asla. A-asla b-bırakmayacağım."

İri eli saçlarına sürterek başını daha çok bastırdı kendi bedenine. İçindeki karmaşanın aksine, yumuşak ve sakin bir şekilde okşamaya başladı saçlarını.

"Şşt. Sakin ol."

"Touya...ben...gitmek istemiyorum....gidemem! S-sensiz b-ben...."

'O beni bırakmayacak.'

'Ya gerçekten gitseydi?'

'Onu denizin dibinde asla bulamazdım.'

'Gitmesini engellemek zorundayım.'

'Ama...gitmek istemiyor?'

'Bu onu zorla yanımda tuttuğum anlamına gelmez. Ona kötülük yapmıyorum.'

'Beni seviyor.'

'Bensiz yaşayamaz.'

'Ya benim yüzümden kalbi kırılsaydı?'

'Kalbi kırıldığında öleceği gerçeğini nasıl atladım?'

'Kalbinin kırılmaması için bana ihtiyacı var.'

'Bana. Sadece bana.'

Touya artık zihnini zorlayan düşüncelerinin hızına yetişemiyordu. Seni bırakabileceğini düşünmesi....gerçekten trajikomikti.