8-Bana Bağırma!

325 32 101
                                    

WELCOME TO THE YENI BÖLÜM

Ben beğenmedim........


"Bu merak, bir gün seni öldürecek Jim."

Korktuğumu hissettim, suçlu olduğumu hissettim. Hemen bir şey demem gerekiyordu.

"Ben, özür dilerim." Cevap 1 saniye bile gecikmeden yanaklarımı ateşe verdi. "İnsanlardan özür dilemeyi çok seviyorsun galiba." Dedi alayla. Gözleride başka bir duygu daha belirdi fakat anlayamadım. Kafasını çevirdiğinde artık tamamen bana dönmüştü. Gözlerimin derinliklerine bakmaya çalışıyordu. İzin vermeyip başımı eğdim. Birkaç saniye düşündükten sonra cevap verdim.  

"...Hayır"

Cevabımdan sonra gözümün ucuyla ona baktım. Kaşları, sevmediği bir şeye bakıyor gibi kırıştı. Daha sonra ise içtenlikle göz devirdi. Hizmetli kadın Yoongi'nin birkaç metre çaprazında durup başını eğerek selam verdi, gergin görünmesi şaşırmama sebep olmadı. Kim bu huysuz takıntılıyla aynı ortamda gerilmez ki?

"Bay Min kahvaltınız hazır." dedi yumuşak bir sesle. Yoongi kafasını bile kaldırmadan "Tamam," dedi. Sesi kaba değildi, ama nazikte değildi. O, ifadesizdi. Ayağa kalktığında orta yaşlı kadının gittiğini gördüm. Ne demekti şimdi bu? 

"Gelmiyor musun?" Dedi. Etrafıma bakma ihtiyacı hissettim, bana mı dedi? Arkasını döndü, gözleri kısılmıştı ve başı sol omzuna doğru hafifçe eğilmişti. Bedenini ikiye katlar gibi yüzlerimizi aynı hizaya getirdi.

"Beni anlamadın mı yoksa sözümü tekrar mı edeyim?"

Sözleri basitti ama altındaki imayı belli ediyordu. Basbaya tehdit ediliyordum ve ,büyük ihtimalle, tehdit edildiğim şey canımdı... ÜZERİMDE NE KADAR BASKI VAR FARKINDA MISINIZ?!

Yüzümde ne tür bir ifade gördüyse alayla gülümsedi. "Güzeel" dedi kelimeyi olması gerektiğinden fazla uzatarak. O zaman yüzlerimizi ne kadar yakın olduğunu fark ettim, Neredeyse burunlarımız birbirine değecekti!

Sırtını dikleştirdi ve yavaş adımlarla yürümeye başladı, kontrolsüzce bende ayağa kalktım ve aynı yavaşlıkta onu takip ettim. Lanet olsun Min Yoongi, nasıl sana bu kadar kolay itaat edebiliyorum?!

 Lanet olsun Min Yoongi, nasıl sana bu kadar kolay itaat edebiliyorum?!

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Masaya ulaştığımda o, en başa yerleşmişti bile. Nereye oturacağım bilmez halde masayla bakıştım, daha sonrasında Yoongi'nin sağ tarafında bir tabak olduğunu ve sandalyenin hafif çekilmiş olduğunu fark ettim. Biraz çekinerek oraya oturdum.
Yoongi tabağına birşeyler koymak için kıpırdandığında hala tabakla bakışıyordum.

İştahım yoktu. Hiçbir şey yemek istemiyorum. Yaşadıklarım normal şeyler değildi. Ve yaşayacaklarımda katlanılabilir şeyler olmayacaktır büyük ühtimalle. Hayatımda bir kere bile bunları yaşayacak kadar büyük bir hata yapmadım. Sanırım. Her şey o kadar saçma geliyorki, ne yapacağımı ve ne yapmam gerektiğini bile bilmiyordum. Bu belirsizlik hayatım boyunca beni boğmuştur. Yani, düşünsenize; yeni bir işe başladınız her şey normal gibiydi ve bir gece daşarı çıktınız ve kaçırıldınız. Gözlerinizi açtığınızda karşınızda üstünüz vardı ve size "Küçük Civciv" diye sesleniyordu. Hemen ertesi gününde onun evinde, onun yanında uyanıyorum. En komiği ise onunla aynı sofrada oturuyor olmam. Gerçek bir kişilik bozuluğuna sahip bir adamla aynı masada oturuyorum?!

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 02 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

BIRAK BENİİ/YoonMinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin