bolume gecmeden once cok ufak bir sey soyleyecegim
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
ben soyle bir fantastik hyunlix fici yaziyorum. yazmayi en sevdigim ficlerden biri normalde cok reklam yapmayi sevmem ama bu ficin yeri bende cidden ayri okursaniz coook mutlu olurmusum ama okumak istemezseniz de hic sorun degill ♡ soyleyeceklerim bu kadardi bolume geceliiimm duz yazi bu bolum
- 🎸-
Genç çocuk karşısındaki gülüşerek sohbet eden ikiliye bakarak sıktığı yumruklarıyla sakin kalmaya çalışıyordu. Neden bu denli sinirlendiğini bile bilmiyordu. Tek bildiği birinin ondan daha iyi olduğunu duymanın kendini ne denli çıldırttığıydı. Hwang her zaman her şeyin en iyisiydi ve hep öyle olmalıydı. Birinin kendisinden iyi olduğunu düşünmeye bile katlanamazken bunu üçüncü bir kişinin ağzından duymak onun sinir küpüne dönmesine yetmişti.
İçine derin bir nefes çekip kendi kendine güldü ve konuşmaya başladı:
"Hah! Benden daha iyiymiş, her konuda çok iyiymiş, gitar çalmada ondan iyisi yokmuş öyle mi?"
Hışımla oturduğu banktan kalkıp karşısındaki bedenlere doğru yürümeye başladı. Dimdik ve kendinden emin adımlarıyla yürüyen Hwang çoktan etraftakilerin ilgisini çekmeye başlamıştı bile. Kızların gözdesi, erkeklerin imrenerek baktığı beden ilgi odağı olduğunun farkında bir şekilde sırıttı ve adımlarının arasında etrafına gülüşüne ters şekilde buz gibi bir bakış attı.
Hwang Hyunjin'in kendine doğru geldiğini gören minik sarışın beden, yanındaki hyunguyla konuşmayı kesip şaşkınlıkla kaşlarını çattı ve ne olduğunu anlamaya çalıştı. Hwang nihayet varmak istediği yere gelince önce minik bedenin yanındakine bozmadığı sert bakışlarını gönderip geri önündeki miniğe döndü.
"Felix kalk."
"Ne?"
"Kalk diyorum anlamıyor musun?"
"Senin dediğin bir şeyi yapmam ben! Hele de böyle bir üslupla söylersen!"
Kaşlarını mümkünmüş gibi daha da çatarak karşısındaki uzun boylu gence bakan beden, Hwang için sinirli minik bir kediden ibaretti sadece. Tatlılığı karşısında gülümsemek istedi lakin tuttu kendini.
"Sadece seninle konuşmak istiyorum Felix. Benimle gelsen hemen iki dakika lütfen?"
"Olmaz burada de ne diyeceksen."
Yeniden Felix'in yanındaki bedene baktı göz ucuyla.
"Yalnız konuşmak istiyorum seninle."
Felix'in gözlerinin saniyelik parladığına şahit oldu. Minik heyecanlanmıştı ama elinden geldiğince belli etmemeye çalıştı.
"Peki madem. Yeonjun hyung ben gelirim şimdi hemen ama beklemek istemezsen git. Yani gitmen daha iyi olabilir bekleme bence. İstersen git sen."
Yeonjun, sarışının bu şirin tavırları karşısında içten bir kahkaha attı. Hyunjin göz devirmek istedi ama alışkın olduğu gibi yine tuttu kendini ve ifadesiz duran suratını bozmadı.
