unfinished love | liskook

0.1

10 yıl önce

"Yah! Jungkook!" genç kız çayırda genç çocuktan kaçıyordu.Ama çoktan yakalanmıştı."Benden kaçamazsın lilim." dedi genç çocuk.Genç kız "Amaa kookkk " diyince dayanamayıp bırakmıştı.Kook genç kızın genç çocuğa taktığı bir isimdi.Ve bu genç çocuk için çok özeldi.

Çimenlere oturduklarında genç çocuk bir soru sordu."Lisa benimle evlenir misin?" Genç kız şaşkınlıkla cevap verdi."Kook daha 15 yaşındayız.Ama söz veriyorum 25 yaşında evleneceğiz." genç çocuk "Söz mü?" dedi.

"Söz ama sen de söz ver."

"Söz veriyorum lilim."

Günümüz

LALİSADAN

"Anne saçmalamayı kes! Benim bir ilişkim var ve evlilik düşünüyoruz! Ben Oh Sehunla evlenmem!" Annem ve babam beni zorla evlendiriyorlardı.Sırf medyadaki ünleri artsın diye.

"Ayrılacaksın Lisa! Sehunu sevdiğini söyleyeceksin!" Ben Jungkooka bunu nasıl yaparım? O benim her şeyim.

"Jungkookun ailesinin şirketi korede ilk üçte! Neden onunla evlenmemi istemiyorsunuz!?" dediğimde suratımda bir acı hissetmiştim.Babam bana tokat atmıştı.Ona baktığımda yaptığı şeye pişman olmuş gibi bakarak bana yaklaştı ve konuştu."Kızım-" "Sakın bana yaklaşma.Bu saatten sonra sizin Lisa diye bir kızınız yok."

Sahile gittiğimde biraz ağladıktan sonra Jungkooku çağırdım.Bu konuşmayı yapmak zorundaydım.Çünkü Oh ailesi çok tehlikeliydi.10 dakika sonra Jungkook geldi ve elinde en sevdiğim çiçek yani lale vardı.Yüzü gülüyordu.Ama biraz sonra olacaklardan haberi yoktu.

"Lilim,bunlar sana." diyip çiçekleri uzattığında onları aldım."Teşekkürler." dediğimde yüzü düşmüştü."Lilim bir şey mi oldu?" dedi.İşte başlıyorduk."Jungkook ben ayrılmak istiyorum." Afallamıştı."Anlamadım?" dediğinde tekrar ettim."Ayrılmak istiyorum." Ağlamamak için kendimi zor tutuyordum.

"Lisa saçmalama...Biz kaç yıldır birlikteyiz.Birbirimize söz verdik 25 yaşımızda evleneceğiz diye." Her bir kelimesi içimi yakıyordu.Haklıydı."Jungkook küçüktük.Lütfen uzatmayalım." dediğimde çiçekleri banka bırakıp ayağa kalkmıştım.Kolumdan tutup konuştu."Küçük falan değildik Lisa.Daha iki gün önce gelinlik modelleri baktık."

~~

Kızlara gitmiştim.Her şeyi tek tek anlatmıştım.Hepsi üzgün ve şaşkındılar.Rose "Lisa biz her zaman arkandayız.Bak gerekirse kaçarsınız." dediğinde "Kaçsak bile bizi bulurlar.Ve buldukları gibi Jungkooku öldürürler." dedim.

Jisoo unnie bana sarıldı."Lisa biz seni her zaman destekliyoruz.Bunu sakın unutma." Jennie unnie sessizce ağlıyordu.O çok etkilenmişti.

1 hafta sonra (düğün günü)

Canım yanıyordu.Bir hafta önce sevdiğim adamla gelinlik modelleri bakarken şimdi nerdeyse hiç tanımadığım bir adamla düğünüm vardı.Tabii ki hayallerimdeki gelinliği giymedim.Ben o gelinliği Jungkook ile olan düğünümde giyecektim.Ama olmadı işte.

O kadın içeri girdi.Yani annem.O artık benim annem değildi."Ah tatlım,çok güzel olmuşsun." makyajıma yardımcı olan kadınlar odadan çıkınca konuştum."Bil ki senden nefret ediyorum.Ben bir hafta önce sevdiğim adamla gelinlik modelleri bakıyordum.Ama bak şimdi sayenizde nerdeyim?" gözümden bir damla yaş düşmüştü.O da gerçek yüzünü çıkarmıştı."Bana bak milletin içinde zırlarsan seni öldürürüm.Anladın mı beni?"

O pislik Sehun gelmişti.Gülümseyerek bana elini uzattı."Hadi karıcım bizi bekliyorlar." dediğinde sinirden ağlayacaktım.Zorla elini tuttum ve yüzüme sahte bir gülümseme yerleştirerek misafirlerin yanına indik.