Chan hyungun evinde toplanmamızın üzerinden iki gün geçmişti. Jay ve Minho ilk önce sarayda ki iş yüklerini azaltıp sonra kralı indirmeyi düşünüyorlardı çünkü kralı aniden indirirlerse ortalık karışırdı. Acele etmek yerine doğru zamanı beklemek en iyisiydi.
Şuan ise ben, Minho, Jay, Hyunjin, Jungwon ve Riki beraber oturmuş Yuri'yle oynuyorduk. Arada sohbet ediyorduk. Yuri son günlerde karnının ağrıdığından şikayet ediyordu. Hekim onu kontrol etmiş ama hiç bir sıkıntı bulamamıştı.
Bir kağıt ve bir fırçayı alıp yanıma oturdu. Beni kendine daha yakın görüyordu sanırım.
"Jisung Oppa, şimdi kocaman bir ev çizeceğim ve içine de ailemizi yerleştireceğim~" Yuri keyifle oynarken ona gülümsedim ve saçlarını okşadım.
"Kardeşime baba olmak çok yakışırdı bence, baksanıza nasıl da güzel anlaşıyorlar." iç çekerek konuşan hyunguma baktım. Baba olmamı istiyordu ve bu imkansız değildi.
"Tabii ki baba olabilirim. Baba olmam için bir kadının benim çocuğumu doğurmasına gerek yok. Yuri'yi de Jungwon doğurmadı sonuçta. Biz de bir bebek evlatlık alabiliriz."
"Katılıyorum. Ailemizde kızlardan hoşlanan tek kişi Ryujin ve o da bir kız. Gerçekten nasıl böyle olduğunuzu sorguluyorum." Riki bilmiş bi tavırla konuşunca Jungwon onun kafasına vurdu hafifçe.
"Gerizekalı daha geçen gün saray hanımı Kim'in oğlu Seon Woo'yu görmek için dersini ektin."
"Sunoo onun adı bi kere. Ayrıca ne var ektiysem. Her zaman gidiyorum bir kereden aksatmadan hiç de bi-" Riki'nin konuşmasını bölen şey bu sefer bi kapı değildi. Yuri'nin tiz çığlığıydı.
Endişeyle yanıma baktığımda gördüğüm şeyle küçük dilimi yutacaktım neredeyse. Yuri'nin giydiği pembe-beyaz karışımı hanbokun etekleri kanla kaplanmıştı. Oturduğu minder ve çevresi de dahil olmak üzere her yer kandı. Yuri korkuyla gözlerini etrafta gezdirdi ve ağlamaya başladı. Küçük kız ilk regl dönemini yaşıyordu ama sanırım bunun ne olduğundan bi haberdi.
Hepimiz ayaklanıp onun çevresine oturunca Jungwon kızının üzerinde ki kanı önemsemeden kucağına aldı. Jay Yuri'nin yanaklarını silmeye çalışırken, Yuri kucağında oturduğu bedenin kıyafetlerini sıkı sıkı tutuyordu.
"Ölücek miyim ben şimdi? Hasta mıyım? Ama ben hasta olmak istemiyorum ki.." Yuri ağlamaya devam ederken hepimiz donmuştuk. Riki, Ryujin'i çağıracağına dair bir şeyler söyleyip odadan koşarak çıkmıştı. Derin bir nefes alarak Yuri'ye iyice yaklaştım ve minik ellerini ellerimin arasına aldım.
" Jisung Oppa, ben ölmek istemiyorum."
"Merak etme bebeğim. Ölmeyeceksin. Şuan hasta falan değilsin ve bu yaşadığın şey çok normal tamam mı? Endişelenmeni gerektirecek hiç bir şey yok. Ryujin unnin gelince sana her şeyi açıklayacak şimdi lütfen sakinleş bebeğim." Yuri biraz daha sakinleşmiş gibiydi. Burnunu çekerek başını babasının göğsüne yasladı.
Ryujin bir anda odaya Riki ile beraber girince Jungwon yavaşça Yuri'yi Ryujin'in kucağına bıraktı. Yuri'nin gözleri tekrar sulamaya başlayınca Ryujin onun yanaklarını sevdi ve biraz sakinleşmesi için bekledi. Daha çok cümlelerini aklında toparlamaya çalışıyor gibi duruyordu.
"Yuri'm güzelim benim. Şimdi dediklerimi sakince ve dikkatlice dinle tamam mı bebeğim. Sen çok akıllı bir kız olduğun için hemen anlayacağını biliyorum ama olur da anlamadığın bir yer olursa bana sor tamam mı?" Yuri sakince kafasını salladı ve merakla Ryujin'e bakmaya başladı.
"Şimdi biz kızlar ileride büyüdüğümüzde anne oluyoruz ya bizim anne olmamız için "adet" denen bir döngüye girmemiz gerekiyor. Bu dönemde senin şuan yaşadığın gibi kan boşaltımı yapıyoruz ama bu korkulacak bir şey değil. Seni hem sağlıklı yapıyor hem de anne olmana yardımcı oluyor. Bunu her kadın yaşar ve eğer bunu yaşamazlarsa hekime giderler. Yani sen çok sağlıklı bir çocuksun ve ileride büyüdüğünde anne olabilmek için ilk adımını şuan attın." Ryujin cümlelerini sıraladıktan sonra derin bir nefes aldı ve Yuri'ye baktı. Yuri anlamış gibi duruyordu ve sakince kafasını salladı.
Jay yaklaşıp kızının alınına derin bir öpücük bıraktı. Sonra onu kucağına alıp sıkı sıkı sarıldı.
"Tebrik ederim güzel kızım benim." Yuri gülerek ve utanarak başını Jay'in boynuna gömdü. Jungwon da kalkıp onlara sarılınca hepimiz duygulu duygulu onları izliyorduk. Ryujin yanında getirdiği bohçadan bir kaç malzeme çıkardı ve boğazını temizledi.
"Şimdi bizim Yuri ile özel şeyler yapmamız gerekiyor. Onu temizledikten ve her şeyi anlattıktan sonra sizi tekrar çağırırım." hepimiz onaylayıp odayı boşalttık ve bizim odamıza gittik.
"Gerçekten buna inanamıyorum, o kadar şaşırdım ki tepki bile veremedim." sonunda dişi çözülen hyunguma baktım. Gerçekten şaşırmışa benziyordu. Kısıkça kıkırdadım ve yanımda ki Minho'nun omzuna başımı yasladım.
"Ne güzel işte Hyung. Artık ailemizde genç bir kız var." diye söyledim.
Ailemiz...
Minho ve benim ailem. Hyungum ve benim ailem. Çocukluk arkadaşım Jay ve benim hikayem.
Ve ben Han Jisung. Kendime söz veriyorum. Burda kaldığım süre boyunca olabildiğince mutlu olacağıma ve diğerlerini de mutlu etmeye dair, kendime söz veriyorum.
~
Evetttt bu bölüm de bitti. Nasıl beğendiniz mi?Üzgünüm yazılı dönemim olduğu için sadece stres atmak için yazabiliyorum. Eğer hikayede beğenmediğiniz bir yer varsa ya da ileriye karşı bir şeyler düşünüyorsanız bana söyleyin olur mu?
Artık size kiraz çiçeklerim demeye karar verdim. Çünkü ben kiraz çiçeklerini çok severimmm.
Sonra ki bölümde görüşürüz kiraz çiçeklerim🍀💜
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FIREFLY
Fantasy''Kesinlikle takside ya da kütüphane de uyuyakaldım ve şuan rüya görüyorum değil mi? Saçmalığa bak kütüphanede ateş böceği gördüm ve bir anda yere düştüm uyandığımda bir sapık ve bir şüpheli adam gördüm. Beni dışarı çıkardılar ve bir anda geçmiş sar...