6💚

289 28 108
                                    

Laflarıyla Harry'ye kriz geçirten ve Harry kriz geçirirken bundan hoşlanan bir Draco

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Laflarıyla Harry'ye kriz geçirten ve Harry kriz geçirirken bundan hoşlanan bir Draco...

.........

Harry, ranzanın üst kısmında uyuyan Ron'un horultusundan uyuyamadığı için yorganın altından çıkmış, karanlıkta zar zor bulduğu gözlüğünü takmıştı gözlerine. Ne yapacağını bilemediği için çapulcu haritasıyla asasını almıştı kucağına. Yasaklı saatte kimin yatakhanede olup olmadığını merak ediyordu. Haritadan yoluyla insanların özel hayatına karışmak onu ne kadar rahatsız etse de  -aslında pek etmiyordu- merakına yenik düşüyordu her seferinde.

Asasını eline alıp havaya kaldırdığında, “Lumos.” Diye fısıldamış ve asanın ucunda küçük bir ışık belirmesini sağlamıştı. Asasıyla boş bir parşömen parçası gibi görünen haritanın üzerine dokunmuş ve mırıldanmıştı. “Tüm ciddiyetimle yemin ederim ki, hayırlı bir şey düşünmüyorum.” Boş parşömen parçasının yüzeyinde yazılar belirmişti şimdi. Bunu yıllar önce Fred ve George'dan öğrenmişti ve o günden beri pek çok kez bu harita işine yaramıştı. Weasley ikizlerine bu konuda minnettardı.

Mösyöler Aylak, kılkuyruk, patiayak ve çatalak sihirli muziplik sanatçılarının yardakçıları gururla sunar: ÇAPULCU HARİTASI.

İlgisini çekmeyen bir kaç kişinin ayak izleri görünüyordu. Haritanın başka bir tarafına baktığında ise ilgisini çeken bir isim görmüştü. Draco Malfoy...

Yasaklı saatte koridorlarda gezmeye cesaret eden bir Draco Malfoy... Ve görünen o ki Şatonun dışına çıkıyordu. Harry, yataktan fırlarcasına kalkıp görünmezlik pelerinini de alıp odadan çıkmıştı. Ne? Tabii ki de Draco'yu takip edecekti.

Astronomi kulesine çıkan Draco'nun bir kaç adım uzağından takip ediyordu şimdi onu. Yaptığı ne kadar mantıksız olsa da... Kendini alıkoyamıyordu işte.

Draco, kulenin en üs katına çıktığında, Harry peşinden girmek yerine kapıda durup izlemişti onu. Harry'nin varlığından haberdar olan Draco ise omzuna astığı çantadan küçük bir gitar çıkarmıştı. Gitarı bir büyü yardımıyla büyüttüğünde, yere oturmuştu kucağındaki gitarla.

“Durma Potter, söyle hadi.” Boşluğa doğru konuşmaya devam etmişti Harry'nin taklidini yapmaya çalışarak.
“Gitar çalabildiğini bilmiyordum Malfoy, yada çalabiliyor musun? sen ve Muggle eşyaları mı? Beni şaşırtıyorsun... Falan de işte hadi.” Harry, gülerek pelerini üzerinden çıkardı. Ay ışığı altında parlayan Draco ile göz göze geldiğinde yutkunmuştu. Ne güzeldi...

“Cidden çalabildiğini bilmiyordum. Ve şunu da söylemeden geçemeyeceğim... Sen ve Muggle eşyaları mı? Ciddi misin Malfoy? Beni şaşırtıyorsun.”

“Başladık...”

“Şaka yapıyorum, şaka... Ön yargılarını kırman güzel.”

“Ne kadar güldüm anlatamam.” Harry sırıtarak Draco'nun olduğu yere doğru ilerledi ve tam yanına, ay ışığının altına oturdu. “Şimdi çal bana.” Diye emir verdiğinde, Draco'nun öldürücü bakışları yüzünü bulmuştu. “Emredersiniz Potter hazretleri!” Draco'nun alay dolu cümlesine güldü. “Seçilmiş kişi olmak kolay değil. Şimdi yap şunu.”

Diary | DrarryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin