-1-

1.6K 77 1
                                    

Uyuyan çocuğun başında dikilmiş duran öğretmene açıklama yapmak için ayağa kalkmıştı Kuzey. Yalan söyleyeceği için rahatsızdı fakat Deniz için yapardı.

"Öğretmenim Deniz dün annesi hasta olduğu için uyuyamamış da... Biraz uyusa olur mu?" dedi masum bir şekilde.

Öğretmeni anlayışla karşıladı ama bir şeylerin ters olduğunu hissettiği için Kuzeyi dışarıya çıkardı.

"Kuzeycim, bir sorun varsa bana söyleyebilirsin. Bak yalnızız, ben sizin için buradayım. Ne dersin?"

Kuzey çok kararsızdı. Söylerse Deniz için sorun olabilirdi. Korkuyordu içten içe bu yüzden bir sorun olmadığını söyledi.

Öğretmeni inanmasa da uzatmadı ve içeriye geçtiler.

"4/A sessiz olun sizin gibi büyümüş insanlara yakışıyor mu bu! Devam ediyoruz kaldığımız yerden. Herkes güzelce tahtayı not alsın. Kontrol yapacağım."

Son ders de bitince Kuzey toparlandı ve Denize seslendi. Bu şekilde uyanmayacağını bilse de tekrar seslendi. Ardından onu dürtüklemeye başladı.

Deniz uykulu gözlerle başını kaldırdığında Kuzeyin bakışları ile karşılaştı. Hızlıca yerinden kalktı ve çantasını aldı.

"Bugün neden bu kadar uyudum ben?"

Kendi kendine söylemişti aslında ama sözler ağzından çıkıvermişti. Kuzey ona gülümsedi ve kolundan çekiştirdi.

"Bugün bizimle geliyormuşsun, annen demiş."
"Annem neredeymiş ki?"
"Bilmem anneme sorarız gel hadi."

Kuzey Deniz'in elinden tutarak çıkışa ilerledi. Bahçede her zamanki yerinde annesi duruyordu. Annesi Kuzeyi ve Denizi görünce el salladı gülümseyerek.

"Hoş geldiniz! Nasıldı bakalım gününüz?"

"Anne Deniz tüüüm gün uyudu" dedi gülerek.
"Ama Gizem teyze çok tatlı uyudum."

Gizem onlara bakarak gülümsedi. Çocuğun bu sefer ne yüzünden uyuyamadığını merak etse de sustu.

Eve varana kadar ikisi kendi arasında konuşmuştu. Eve vardıklarında Kuzey Denize kendisinden bir eşofman ve tişört vermişti. Çocuğa büyük geldiğinin farkındaydı, eskilerinden vermektense bunları vermek istiyordu.

Kuzey yaşıtlarına göre hızlı gelişen bir çocuktu, bunun yeme alışkanlıkları ile de alakası olabilirdi. Çünkü annesi ona her gün balık yağı ve bitkisel vitamin verirdi. Beslenmesinden ceviz ve taze meyve suyu eksik olmazdı.

  Deniz ise yaşıtlarına nazaran daha ufak tefek bir çocuktu. Kuzeyin tam tersine yeme alışkanlığı olmayan bir çocuktu. Annesinin özensizliğinden de kaynaklanıyor olabilirdi...

Deniz ona verilen için asla şikayet etmeyen biriydi bu yüzden sessizce giyindi.

Kuzey de giyindiğinde mutfağa doğru koşuşturdular. İkisi de sürekli anlaşmış gibi birden yarış yapardı. Alışkanlık olmuştu.

"Bu sefe...bu sefer ben kazandım. Cidden bak çizgiyi ben aştım."

"Yanımda bile değildin geçtim seni Denizcim ho hoo!"

Noel baba taklidi yaparak onunla eğlenen Kuzeye atıldı. Mızıkçılık yapıyordu aslında ama eğleniyorlardı. Deniz Kuzeyin göbeğini gıdıklarken birden yere yığılıp gülmeye başladı iki çocuk da.

"Evimi kurtlar bastı inanmıyorum. İki küçük kurtu da evden mi atsam ne yapsam" diyerek ona yaklaşan Gizem kollarını birleştirip gözünü kıstı.

Hâlâ gülüşen çocuklara bakarken fark etmeden içi huzur dolmuştu.

"Ee hadi ama, sofra bekletilmez. Köfte pilav yaptım size!"

İki çocuğun da gülüşmeleri hafif kıkırtıya dünüşmüştü. Masaya oturup tabaklarını beklerken Kuzey sofradaki turşulardan yemeğe başlamıştı bile.

Annesi tabakları getirdiğinde Kuzeyin eline hafifçe vurup önünü açmasını sağlamış tabaklarını bırakmıştı. Kuzey önündeki karnabaharı görünce annesine şaşkınlıkla bakmıştı.

"Önce sebze, demişti annesi uzatmadan."

"Ama anne hep böyle yalancılık yapıyorsun ya!"

"Şhh önce sebze!"

Deniz, huysuz Kuzeye bakıyordu bu sırada. Kuzey Denize dönünce oflayıp önündekileri yemeğe koyulmuştu. Ne kadar hızlı o kadar çabuk köfte diye düşünüyordu!

Tabağını bitirince Denizin tabağına bakmıştı, bitmediğini görünce ona seslendi.

"Yardım ister misin?"
Sessizce konuştular çünkü annesinin yerin altında kulağı vardı.

"Lütfen..." dedi Deniz ve tabağını ona uzattı. Kuzey onları da hızlıca ağzına attı.

Karnabahar sevdiği son şey bile olamazdı bu yüzden bu kötü kokulu yemeği Denize yedirmeye gönlü el vermedi. Ardından annesi salondan gelmiş tabaklarına bakmıştı. Tatmin olmuş bir ifade ile "Aferin" derken, Kuzey son anda yakalanmadık diye geçiriyordu içinden.

Köfte pilavlarını da yedikten sonra tabaklarını tezgaha koyup yukarı çıkacakken Kuzey bitmemiş tabağa baktı. Deniz tam arkasını dönmüşlen onu tutup sandalyeye sürükledi.

"Bak bu kaçıncı, günah diyorum sana yemezsen arkandan ağlarlar. Aaa de!"

Deniz huysuzca ona bakıyordu. Doymuştu cidden.

"Cidden doydum."dedi Deniz.

"Tamam bir tane ye. Hatrımaaa!" diye sözü uzatan Kuzey sussun diye ağzını açtı ve köfteyi yedi.

Kuzey tatmin olmuşçasına ona baktı ve geri kalanı hızlıca ağzına tıkıp sandalyeden indi. Denizi de tutup odasına koşturdu.

Selam, umarım güzel gider kurgum... destek vermeyi unutmayın lütfen. Beni motive edersiniz <3 kendinize iyi bakınn!

Sevgili Balığım | GAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin