O kumar masasında kimse masum değildi, herkesin işlediği bir suçu vardı, onları orda tek tutan sebep cinayetti ama bi adam bu sefer kızını ortaya koymuştu, işlediği günahların kahrını kızı çekecekti. Çünkü adam suçluydu eli kanlıydı ve o masadan yak...
Buğra gittikten sonra çok geçmeden uyumuştum, sabah uyandığımda kafam kazan gibiydi sanırım düşünmektendi. Lovabaya gidip elimi yüzümü yıkadım ve aşağıya indim. Buğra kahvaltı yapıyordu...
"Günaydınnnn" dedim cıvıl cıvıl bir sesle.
"Günaydın, hadi hazırlan bir yere gideceğiz" kaşlarımı çattım
"Sabah sabah nereye merak ettim"dedim meraklı bir ses tonuyla
"Seni kim kaçırdı bunu öğreneceğiz"
"Nasıl olacak bu" her saniye aklım karışıyordu...
"Kumar masası kurduk, bak kumar masası bildiğin gibi bir kumar masası değil o kumar masasında seni aldım,orada legal şeyler döner bir gün anlatırım sen şimdi sadece kahvaltını yap ve hazırlan sonra çıkalım" anlamaz şekilde kafamı salladım ve kahvaltımı yapmaya koyuldum.
Kahvaltımı yapıp odama çıktım. Siyah tenime yapışan bir gömlek giydim altınada siyah bir etek giydim. Gömleğimi eteğin içine soktum beyaz uzun botlar ile kombinimi tamamladım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Makyajımı çok abartmadım. Sadece biraz fondoten rimel ve eyeliner sürdüm pembe parlak bir glos ile tamamlayıp aşağıya indim.
Buğra bana baktı ve beni süzdü gözlerindeki hayranlığı görmemek elde değildi.
"Hadi çıkalım Buğra" kafasını salladı ve kapıya yöneldi. Beraber çıktık ve arabaya geçtik. Gülümsedi ve suratıma baktı. "Buğra" dedi. Anlamaz gözlerle ona baktım
"Hı"
"İlk tanıştığımız günden bu yana, Leyla tekrar tanışalımmı"
"Tanışalım"
"Buğra ben"
"Leyla bende" dedim gülümseyerek Sesimin tınısı çocuk gibiydi. Oda gülümsedi ve yola koyulduk.
Yaklaşık yarım saat sonunda ormanlık bir alana giriş yaptık karşımızda normal bir dağ evi vardı. Biraz eskimiş bir görüntüsü vardı. Küçük bir şato desek yeriydi.
Buğraya baktım;
"Hazırmıyım değilmiyim bilmiyorum"
"Hazır ol Leyla yanında ben varım bir hareketin veya bir sözün yeter orayı toz dumana çeviririm" gözlerindeki güven gülümsemesinede yansıdı, elini elimin üzerine koydu izin ister gibi,Kafamı sallayıp onay verdiğimde indik.
Dağ evinin kapısına geldiğimizde Buğra parmağını kapıya okuttu ve açıldı ve İçeri geçtik alt merdivenlere doğru Buğra yöneldiğinde bende peşinden gittim. Karşımıza asansör gibi bir yer çıktı,Buğraya şaşkın gözlerle baktım. Hala elele tutuşuyorduk asansöre bindiğinde bende yine peşinden gitmiştim.
Asansördeki sayılara baktığımda 18e kadar sayılar gördüm. Şaşkınlıkla gözlerimi açtım.
"Evin küçük durduğuna bakma aslında 3 katlı zemin katında bir altında bir yer daha var, bu kat bide senin 2. Kat olarak gördüğün yer var orası 3. Kat diye geçiyor, bunlar oda numaraları her kumar masasının farklı hikayesi vardır her hikayeninde farklı bir masası, 2. Kat bu asansöre binildiğinde labirente dönüşüyor ancak merdivenlerden çıkıldığında aynı şey söz konusu değil." her saniye şaşkınlığım artıyordu. Buğra vakit kaybetmeden 4. Sayıya bastı.
