Galiba hikayelerim pek de sevilmiyor... Bunun için gerçekten üzüldüm, ama yapacak birşey yok... Kimseyi hikayemi okusun diye zorlayamam. Devam eden iki hikayemide tamamladıktan sonra yazmayı bırakmayı düşünüyorum. Kimsenin umrunda olacağını sanmıyorum (sadece bir kac kişiden başka)... Şimdi geçelim hikayemize.............
Tam ailemin olduğu masaya varmıştım ki biri kolumdan tutdu. Arkamı döndüğümde birinin yüzüme bakıp tatlı tatlı gülümsediğini gördüm. Bana sarılınca onu ne kadar özlediğimi anladım.
"Bora...İnanmıyorum, ne zaman döndün Amerikadan?"
"Bir hafta oldu geleli..Seni aradım ama numaranı değiştirmişsin , ulaşamadım."
"Dogru ya kusura bakma...durumları biliyorsun işte. O yüzden kimseyle konuşmak istemiyordum."
"Anlıyorum seni güzelim...ama bana da bunu yaptın ya alacağın olsun"
"Yaa tamam....telafi ederiz merak etme."
Boranın koluna girerek ailemin yanına gittim. Babamlarla selamlaşıp biraz sohbet ettiler.Sonra Bora gitmesi gerektiğini söyleyerek çıkışa doğru yöneldi. Tabi beni de kendiyle sürükleyerek.
"Bu defa kaçmana izn vermem...numaranı yaz buraya" diyerek telefonunu bana uzattı. Numaramı kaydetdim sonra kendime çağrı atarak onun numarasını da kaydettim.Vedalaşıp ayrıldık.
Arkamı döndüğümde Metrle burun buruna geldim. İlk defa kokusu burnuma doldu. İlk defa kendimi ona teslim etmek istedim. Hormonlarım azıyordu bu adamı her gördüğümde.Bana biraz daha yaklaştığını hiss ettiğimde başımı biraz arkaya doğru eğdim. Gözleri o kadar sinirli bakıyordu ki istemeden yutkundum. Korkmuyordum ama biraz çekindiğim doğru. Hemen yanından ayrılmak istiyordum, ama gideceyimi anlayınca kolumdan tuttu ve beni bilmediğim bir koridora doğru sürüklemeye başladı. Direnmeye çalıştım ama gücüm yetmedi. Uzun koridorun sonuna geldiğimizde üzerime yürümeye başladı. Kaçacak yerim yoktu, doğrusu kaçmaya niyetim de yoktu. Ama beni elde ede bileceyini sanmasını intemiyordum. Üzerime yürüdükce gerilemeye başladım ve tam duvara değdiğimi sandığımda elini arkamdan uuzatıp kapıyı açtı ve beni içeri soktu.
Bu kadar sustuğum yeter diyerek "Sen ne yaptığını sanıyorsun" diye çıkıştı genç kız. Mert ona önce cevap vermeyi düşündü ama saniyeler sonra genç kızın belini kavrayarak kendine cekti ve cevabını onu öperek verdi. İçinden "Ne yaptığımı anlamadın mı?" diye geçirirken, aynı zamanda Elifin bir-birine kenetlenen dudaklarını tutkuyla öperek karşılık vermesini bekledi. Beklediğini alamayınca önce genc kızın dudaklarının üzerinde dilini gezdirdi, sonra arsızca elini kalçalarına doğru götürdü.Elifin inlemesiyle dilini kızın ağzının içine sokarak daha tutkulu öpmeye başladı. Bir an nerde olduklarını unutarak vücutlarını ele geçiren tutkuya kendilerini teslim ettiler. Kapıdan gelen sesleri duyunca genç kız kendini hemen geri çekti. davette olduklarını nasıl unutmuştu. Önce kendine sonrada karşısında kendini sırıtarak izleyen adama baktı ve elini kaldırarak Mertin yüzüne tokadı indirdi. Adama söz hakkı bile tanımadan hemen odayı terk etti. Bir kaç saniye duraksayıp kendini topladikdan sonra davetin olduğu salona attı ve ailesinin yanına gitti. Annesi ne olduğunu anlamaya çalıştı. Kızının yüzünü inceliyor ama neler olup bittiğini anlayamıyordu. Oysa Elifin her zaman ne düşündüğünü bile anlaya bilirdi. Ama şimdi anlayamamıştı. Elif babasına dönerek "Artık gidelim mi babacım?Doktor kendini yormaman gerektiğini söyledi unuttun mu?"
"Tamam kızım zaten artık geç oldu. Ama Samilere veda edelim önce ayıp olmasın."
"Tamam " diyerek babasının koluna girerek annesine "hadi anne vedalaşıp gidelim" dedi.
"Tamam kızım" diyerek anneside babasının boşta kalan koluna girdi.
............
Elif eve gelir gelmez kendini banyoya atmıştı. Küveti doldurup içine girince sıcak suyla gevşediğini hiss etti. İstemsizce elini dudaklarında gezdirdi. Sonra hemen kendine kızarak ellerini çekti başını arkaya yaslayarak gözlerini kapadı. bir saate yakın banyoda oyalandıktan sonra bornozunu giyip odasına gitti.Üzerine bol bir tişört giyerek saçlarını kurutup yatağına uzandı. gözlerini kapadı ama uyuyamıyordu. Sabaha kadar gözüne uyku girmemişti.
~~~~~~~
Mert davet bitip de eve döndüğünde kendini yatak odasına atarak Elifi düşünmeye başladı. Kızı öpmüştü ve yarın nasıl davranacağını bilemiyordu. Kendi içinde kendiyle savaşıyordu. Bir yani o kızı sevmek isterken diğer yandan kendini onun basit biri olduğuna inandırmaya çalışıyordu. İçten-içe doğru olmadığını bildiği halde ikinci yolu seçdi. Her zaman oyun oynamayı severdi, ama bu defa isteği gibi gidecekmiydi orasını tam olarak kestirememişti.
Biraz kısa oldu ama umarim beyenirsiniz
![](https://img.wattpad.com/cover/28065905-288-k768847.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Senli -Sensiz Günlerim
RomanceYine senli-sensiz bir günümdeyim... Yine yokluğunla savaşıyor, yine kor ateşlerde yanıyorum..... Sanma ki ben sensiz mutluyum,sanma ki huzurluyum.... Sensizlik öyle bir acı ki onu sana yalnız bensizlik anlatır... Biliyorum sende bensizlik denizinde...