keserim pipinizi

209 28 145
                                    


taeyeonum da taeyeonumm
şu karıya olan aşkım çok ayrı ulan
bilen bilir 😌

..

Kapıyı tıktıklayıp içeri bildiğin daldım. Tıktıklamam bir işe yaramamıştı..

"Minhooo" dedim revirde onu ararken. Her yatağın perdesini açıp biri olmadığını gördüğüm gibi kapatıyordum.

Son iki perde kalmıştı hızla ileriye doğru adımladım ve perdeyi açtım biri vardı ama Minho değildi.

"Han? Sen az önce Minho diye mi seslendin?" dedi Donghae hemşire tarafından yüzüne pansuman yapılıyordu.

"Şey evet. Nerde o?" dedim yüzümü ciddileştirip.

"Neden onu görmeye geldin?" dedi Donghae hemşireyi umursamadan kafasını bana döndürdü.

"Bir nevi benim yüzümden dayak yedi çünkü." dedim

"Yok Minho burda!" dedi Donghae bir anda.

"Bu her neyse çabucak bitsin. Daha öğle yemeğine çıkıcam!" dedi hemşire ikimizi gösterip ayaklanırken

"Kalabilirsiniz. Benim işim bitti burda." dedim hızlıca ve perdeyi kapattım. Arkadan Donghae'nin adımı seslenişi ve hemşirenin onu azarlayışını duymuştum.

Son perdeyi açtığımda Minho kulaklığını takmış sırıtarak telefona bakıyordu. Sanırım beni görmemişti çünkü arkası dönük bir şekilde yatıyordu. Sessizce yanına yaklaşıp neye baktığına baktım.

Az önce ona attığım fotoğrafıma bakıyordu. Her detayını inceliyor gibiydi..

"Minhoo." dedim onu korkutmak için sarsıp.

"Tanrım..! Ne zaman geldin sen?" dedi Minho hızla telefonunu kapatıp bana dönerken.

"Yeni geldim neden edepsiz şeyler mi izliyordun?" dedim gülüp yanına otururken.

"Aynen canım. İzlemek ister misin?" dedi Minho telefonu bırakıp kulaklığını boynuna takıp bana yaklaşırken.

"Olur tabi-" dediğim sırada kadın bir anda içeri daldı.

"Çocuğum sen niye herkesle konuşuyorsun ya. Neyse hadi şimdi konuşmayın şuna da pansuman yapayım gitmem lazım! AÇIM AÇ AÇ." dedi hemşire

"Başka kimle konuştun ki?" dedi Minho bana dönüp.

"Abla sen git tıkın ben pansuman yapmayı biliyorum ben yaparım Minhoya." dedim ablanın elindekileri alırken.

"Yavrum baştan söylesene öbür çocuğa da sen yapardın. Tanrım şimdi iki kat acıktım!" dedi kadın ve hızla revirden çıktı.

"Öbür çocuk Donghae mi?" dedi Minho bana dönüp.

"He öyle napcan." dedim ilk yardım çantasını açarken.

"Onla mı konuştun?"

"Evet.. Seni arıyordum gördüm öyle boş boş konuştuk gittim hemen zaten." dedim pamuğa ilacı dökerken.

"Anladım." dedi Minho beni izlerken.

Bir anda perdenin açılması ile oraya döndük ikimizde.

Donghae yüzü pansumanlı yanımıza gelmişti.

"Hemşire yapmayacak mı seninkini?" dedi Donghae elimdeki pamuğa bakıp.

"Yok benimkini Jisung'cuğum yapıcak." dedi Minho sırıtıp.

Onun dediğine gülümseyip pamuğu dudağına sürdüm hafifçe, tıslar gibi ses çıkardığında gerileyip ona baktım.

"Tıslama lan yılan gibi. Korktum." dedim kafasına vurup.

sarmıyor abi| minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin