3- Sadi Payaslı

887 70 23
                                    

Ertesi sabah 8 de ekip organize şubenin odasında toplanmış , kendilerine verilen dosyayı okuyorlardı. Songül amir henüz gelmemişti. Sadi dosyayı ve dosyanın satır aralarını okuduğunda, neden dördünün de apar topar Mersin'e gönderildiğini daha net anlıyordu. Uluslararası uyuşturucu ticareti çetesini çökerteceklerdi anlaşılan. Mit'den destek alındığını sezgileri söylüyordu ama dosyada ona dair herhangi birşey yazmıyordu. Dosyadaki şahısların profillerini daha yakından inceliyordu şimdi. Bu şahıslar ayak mafyası idi ona göre. Esas beyin bunlar değildi. Dosyaya o kadar dalmıştı ki Songül'ün geldiğini ne görmüş ne de duymuştu.
Ba: Sadi başkomiserim...
Sadi kendisine dokunan Bahar başkomiser ile dünyaya dönmüş idi.
Döner dönmez de Songül'ün ikisine de baktığını görür.

Sadi birşey olmamış gibi davranır.
Sa: günaydın Songül amirim.kusura bakmayın geldiğinizi duymadım.
Songül önemli değil dercesine başını sallar sadece.

So: Önünüzdeki dosyaları okudunuz. Hedefimiz belli . Dosyadaki kişiler büyük bir uyuşturucu çetesinin şu an için elimizde olan elebaşları. Dosyanın bu şahısları paketlemek ile kapanmayacağı aşikar ancak önceliğimiz bu şahısları konuşturmak . Elimizde onları içeri alacak kadar belge mevcut zaten. Ekipler şu an operasyona hazırlanıyor . Siz de gideceksiniz. Şu an için müdahil olmanıza ihtiyaç duyulmuyor ama operasyon ekibindesiniz.
Saatine bakar Songül.
So:15 dakikaya baskın yapılacak. Beni takip edin ,operasyon komuta alanına gidiyoruz.

Ekibe  sadece izleyici konumunda oldukları söylenmesine rağmen dördünün de operasyonun kilit noktaları ile ilgili katkıları olmuştu.Songül ekibinin istekli ve bilgili olmasına içten içe sevinmişti. Bu ekip çok önemli bir organize çeteyi çökertmek için buradaydı ve ilk günden hiç de fena değillerdi.

Şahıslar yakalanmış ve gözaltına alınmışlardı. Songül sorguya girmek için ayaklandığında,

Sadi : Amirim sorgulara bizim de katılmamızda sakınca var mıdır?
Songül doğrudan Sadi'ye bakmak zorunda kalmıştır. Göz göze geldikleri kaçıncı anları idi her ikisi de bilmiyordum, bildikleri ise bu anlarda ikisini de baştan aşağı bir soğuk hava dalgası yalayıp geçiyordu.

So: Bugün için bu kadar yeter , başka bir gün ..
Sa: Amirim. Biz bu hainleri paketlemek için , bilgi almak için geldik buraya . İzin verin gireyim sorguya.
Ortamda bir sessizlik oluştu. Songül iyice tartar gibiydi vereceği cevabı.
So: Ben sorguya gireceğim. Siz, Sadi başkomiserim bu kadar istekli iseniz eşlik edebilirsiniz bana.
Sa: Emredersiniz amirim .

Sadi içinden seviniyordu. Songül ile beraber sorguya gireceği için değil, bu iş ne kadar çabuk biterse o kadar çabuk ayrılacaktı buradan. İçişlerine mazeret bildirmeden bitirebilirsi görevi belki. Biraz da itiraf etse iyi olurdu ; Songül ile beraber sorguya girecek olmasına seviniyordu ; kimi kandırıyordu ki ?

İkisi beraber sorgu odasına girmeden Songül Sadi'yi durdurur; temas etmemeye özellikle dikkat etmiştir.

So: Sadi başkomiserim , Bekir çok soğukkanlıdır. Farketmeden seni galeyana getirir. Sakın böyle bir oyuna gelme.
Sa: Amirim , dosyayı okudum ve biliyorum şahsı.
So: O halde sakin girip , bilgilerle bu odadan çıkıyoruz.
Sa: Evet amirim.

İlk başbaşa ve yüzyüze konuşmalarının sorgu odası önünde olması ikisinin de dikkatini çekmemiş, ikisi de daha önce birbirlerini tanıdıklarını belli etmemek için çok uğraşmışlardı. Bunun meyvelerini şu an alıyorlardı , sanki ilk defa konuşuyorlarmış gibilerdi.

Sorgu odasına girdiklerinde Sadi hiç sesini çıkarmadan Bekir'i gözlemlemeye başlar. Songül Bekir'i  sağdan soldan sorguluyor ; defalarca aynı yere lafı başka açılardan getiriyor ancak adam aynı şeyleri söylüyordu .Bu gidişle devam ederlerse bilgi alamayacaklardı adamdan.

SEN MAZİ OLMA,KÂFİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin