Deja Vu

328 23 6
                                    

1 yıl sonra-Arınma günü

Yeji'den
Televizyonun sesini kısıp, perdeleri kapadım. Bir yıl geçmişti ve yeni bir arınma günüydü.

Bu sefer kızlarla tam hazırlık yapmıştık. Ancak içimde hala odamızda beliren sekiz çocuğun olmasını istiyordum.

"Yeji, hadi gel."

Chaeryeong'un beni çağırması ile yanına gidip oturdum. Cadde de bir sene önceki gibi gürültüler vardı fakat duymazlıktan geliyorduk.

"Şu arınma işlerini hiç sevmiyorum. Beni korkutuyor."

Yuna'nın dediği ile gülümsedim. Kendisi seri katiller ile arkadaş olabiliyor ancak hala bu tür seslerden mi korkuyor?

"Yuna sen..." derken yukarıdan ses geldiğinde beşimizde aynı anda birbirimize bakıp hızla yukarı koşturduk. Ne olur ne olmaz diye kapı aralığından bakıyorduk.

"Ya bi durun!"

"Hadi, hızlı olsana biraz."

"Biliyorum, onları bende özledim ama..."

"Lan başlatma edebiyatına. Sucuğu u da sen yemişsin zaten."

"Sucuğunun ben Changbin..."

Hızla odaya girdiğimizde sekiz oğlan ile karşı karşıya geldik. Bunlar... Onlardı!

Hızla onlara koşup sarıldığımız afallamışa benziyorlardı. Tabii onlarda kısa süre içerisinde kendilerine gelip bize sarıldıklarında mutluydum. Onları özlemiştim.

" Siz nasıl?"

Ryujin bunu sorduğunda onlar boşver dercesine kafa salladılar.

Onlara hemen alışmak istemiyordum çünkü eskisi gibi olsun istemiyordum ama onları cidden özlemiştim.

"Yeji..."

Hyunjin'nin bana doğru geldiğini görünce hiç düşünmeden ona doğru koşup sımsıkı sarıldığımda o da büyük elleri ile belimi sarmıştı.

Onu da çok özlemiştim. Ayrılmamıza neden olan bendim ve şimdide özür amaçlı ilk adımı ben atacaktım.

"Tekrardan başlamaya Ne dersin?"

Hyunjin saçlarımın arasına bir buse kondurup beni kendisine çekmişti.

"Baştan."

Kafamı sallayıp başımı omzuna koydum.

Chaeryeong'dan
Onları özlemiştim. Hepsini. Changbin'nin omzuna vurup selamlaşmamızı yaptığımda gülümseyip bana sarıldı.

Gözüm Jisung'a takıldığında bana bakıyordu. Büyük ihtimalle bana sarılmak istiyordu. Sanırım... Bende ona sarılmak istiyordum.

Ağır adımlarla yanına gidip gözlerinin derinine baktım ve birden ona sımsıkı sarıldım. Afalladığını biliyordum ancak ona sarılmayalı uzun yıllar olmuştu.

Bir süre sarılıp ondan ayrıldığımda sincaba benzeyen yanaklarına baktım.

"Seni beklettiğim için üzgünüm Jisung. Eğer istersen tekrardan beraber..."

"Evet! Evet!"

"Sakin ol, evlenme teklifi etmedim."

Sevinçle zıplayıp bana sarıldığında ben de ona sarıldım. Onu uzun süredir bekletmiştim. Tabii o sırada ben de beklemiştim fakat önemli olan şuan bu değildi....

"Sizin adınıza sevindik. Yani ben ve sucuğum."

Changbin'nin lafıyla gülümseyip koluna tekrardan vurdum.

Lia'dan
Chan ve Seungmin'e tekrardan sarılıp Ryujin'nin yanına gidecektim ki Minho ile konuşuyordu. Çaktırmadan Felix'e baktığımda onları izliyordu.

Felix ile yakındık çünkü Ryujin'den hoşlanıyordu. Bunu anladığımda ona yardım etmek için elimden geleni yapmıştım.

Yavaşça Felix'in yanına gidip kulağına doğru fısıldadım. "Hadi, onun yanına git."

Felix, kafasını sallayıp utangaç utangaç Ryujin'nin yanına gittiğinde yanıma Minho geliyordu.

"Selam."

"Selam. Seninle çok konuşamıyoruz."

"Doğrusu evet. Sen biraz... Soğuk davranıyorsun. Yani bana karşı."

"Duygularımı ifade etmekte pek iyi değilim Lia ama senden gerçekten hoşlandım. Bunu bir yılın sonunda söylemek pek iyi olmadı ama sen yine de düşün."

Minho'nun dedikleri ile utançla koşup tuvalete gidecektim ama halıya takılıp yere düştüm.

"Ben iyiyim!"

Diyerek ayağa kalkıp devam ettim. Minho mu? Hiç aklıma gelmezdi. İlk gördüğümde seri katil olabileceği aklıma gelmişti ama tanıdıkça... Kibar biriydi.

Ryujin'den
Yanıma yaklaşan Felix'i görünce ne yapacağımı şaşırmıştım. Bu yüzden kitaplıktaki eşyaları incelemeye başladım.

"Hey, Ryujin selam."

"Felix!"

"Ryujin seninle konuşmam lazım."

"Tabii."

"Ben... Senden.."

"Üzgünüm Felix ama ben... Ben hazır değilim."

"Oh, tamam."

Felix arkasını dönüp Chan ve Seungmin'nin yanına gittiğinde üzgünce kafamı önüme eğdim.

O çilli çocuktan gerçekten hoşlanıyorum ama içimdeki dürtü ona, bunu söylememi engelliyordu. Belki biraz daha zaman lazımdı.

Yuna'dan
"Yah! Jeongin. En sevdiğim arkadaşım. Nasılsın?"

"İyi, ya sen?"

"Iyiyim."

Jeongin yanıma yaklaşıp, fısıldayarak, "Onlardan gizli görüştüğümüz bilmiyorlardır değil mi?"
Dedi.

Aslında Jeongin ile bir yıldır her hafta görüşüyorduk. Hatta çıkıyordu bile! Ancak unnilerime söylemeye korkuyordum çünkü kızacaklarını biliyordum.

"Böyle yaparsan öğrenirler."

"Tamam, sustum."

Ona gülümseyip izlediğim bir diziden bahsetmeye başlamıştım. Nihayet unnilerim ve Hyunglarım bir araya gelmişti. Sanırım artık güzel hikayemiz in sonuna geliyorduk....

Evettt hepsini birleştirdim!

Felix ve Ryu harici tabiii.

Bu arada ficimiz 1K olmuşşş!!! Hepinize teşekkür ederimmmmm

Oylamayııı unutmayınn<3333

arınma~itzy x skzHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin