Okul çıkışında toplanmış ve kafeye doğru yürüyorduk hoseok hyung her ne kadar heyecan sonucu yaklaşamasa da eunwoo rahat bir şekilde hoseok hyung'a yaklaşmış koluna girmişti. Yakışıyorlardı.
Biz Taehyung ile hepsinin gerisinden el ele onları takip ediyorduk. Kafamı Taehyung'un omzuna koymuş gözlerimi kapatarak yürümeye devam etmiştim. Huzur yanı başımdaydı ve ben bu huzuru geri tepemeyecek kadar aşıktım.
Kafeye vardığımızı anladığımda gözlerimi açmış ve alttan Taehyung'un yüzünü izlemiştim. Doyamıyordum işte ona bana hissettirdiği duygular insanların gözünde ne kadar 'aşk' diye geçsede aşk'ın hep gelip geçici olduğunu varsayıyordum hep, fakat şu an tamamen fikrimi değiştiren bu adam bana sonsuz aşk'ı vaadedicek gibi geliyordu.
Üstten bana bakan Taehyung'uma hafif tabessüm etmiş dışarda olduğumuz için öpemediğim dudaklarına bakarak iç geçirmiştim. Yaşadığımız şeylerin üzerinden saatler geçmesine rağmen dudakları kırmızı ve şişlerdi fakat o her zamanki Taehyung'du mükemmeldi işte..
Kafeye girip tüm çiftler yan yana oturduğunda gelen garsona istediklerimizi söylemiş ve koyu bi muhabbetin ortasına atmıştık kendimizi. Anlaşan hobi ve eunwoo'yu görünce gülümsemiş ve yanımdaki zarafet'e bakmıştım. Benim gibi anlaşan hyung'larımıza bakarak gülümsüyordu.
Arkadaşlarımızla sohbet ederken sandalyenin rahatsız hissettirmesi sonucu biraz kıpırdanmış Taehyung'un dikkatini çekmeyi sağlamıştım. Bacağıma ellerini sarmış ve iki bacağımı da kendi bacakları üzerine yerleştirmişti. Halimden memnun olunca gülümsemiş ve onunda gülümsemesine sebep olmuştum.
"Şunlara bakın ya bari kafede laubali olmayın abi"
"Karışma bize yanı başında birbirinin aletini okşayan jimin ve suga'yı görmüyorsun bize laf atıyorsun"
Taehyung 'un cümlesinin ardından jimin ve suga öksürmüş jimin kızaran yanaklarını elleri arasına almıştı. Hoseok hyung onlara iğrenircesine bakmış ve yüzünü buruşturmuştu
"Sevişin demiyorum ,ölüm var sevişin gitsin fakat özel diye birşey var amına koyayım"
"Hoseok yalan söylüyor yapmadık"
"Öylemi dersin jimin? O yüzden mi kıpkırmızı oldun yoksa"
"Masa altı fantezisi ne amk ev'e gitmeyi bekleyemediniz mi"
"Bize diyen de birşey olsa.. sen değil misin masa altında-"
Jimin'in sesini bölen Taehyung tarafından atılan çatal ile herkes şaşkın şaşkın bakmış fakat birşey dememişti. Taehyung bana dönüp kulağıma masa altında bana yaptığı şeyi jimin'in görmüş olduğunu söyleyince içtiğim su boğazımda kalmış dolu dolu öksürmeye başlamıştım.
"Ya sormayayım sormayayım diyorum ama...siz naptınız amk masa altında"
"Taehyung söylesene hadi"
"Jimin sesini kesmezsen seni masaya yatırır sikerim"
"Piç"
Onlar birbiriyle atıştıktan sonra konuyu dağıtmış ve başka konulara çekmeyi başarmıştık. Taehyung elini bacaklarımda gezdiriyor beni rahatlatmaya çalışıyordu. Hoseok her ne kadar endişelense de buluşması gayet iyi geçmişti şu an onlar mükemmellerdi.
Jin boğazını temizlemiş ve dikkatimizi üzerine çekmişti. Birşey demesini beklerken namjoon'un elini tutmuş ve ona dönerek şaşkın bakışlarla onu izleyen Namjoon'a karşı konuşmaya başlamıştı
"Aslında uzun zamandır senden hoşlanıyorum, tüm 'arkadaş' adı altında yaptığım herşey aslında sana olan hislerimdi. Hatta hoşlanmak bile değil artık sana karşı hissettiklerim. Artık 'arkadaş' adı altında birbirimize iltifat etmeyelim ben seni arkadaştan daha öte görüyorum çünkü"
"Sürekli arkadaşım dediğin için uzun zamandır sana olan hislerimi saklamıştım ben de aslına bakarsan. Seni seviyorum Jin boşver arkadaşlığı sevgilim ol"
"Olurum Namjoon olurum"
Birbirine sarılan çift ile gözlerim dolmuştu. O kadar güzeldi ki grubumuz arkadaşlık ilişkilerimiz bu an'a sadece imrenerek bakıyordum. Herkes kısaca tebriklerini sunmuş yemeklerimizi yemiş ve kafeden ayrılmıştık. Birbirimizle vedalaşıp ayrılmış ve evlerimize dağılmıştık. Bugün hep aklımda kalıcaktı herşeyi ve her anıyla hem de.
*****
Yaaani düz yazıyı yapabildiğim kadar becermeye çalışıyorum....
Taekook'un oturma stili sadece jungkook'un iki bacağı da Tae'nin üzerinde.
İNTEİİİİİİİİİ
YORUM OY İSTİYORUM HEPİNİZİ SEVİYORUM
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aime-moi
FanfictionTae: hey jungkook Sıran rahat değilse kucağıma gel. texting-düz yazı