Ten

438 17 0
                                    

27 Ekim 2022

"Berfin! Şu önündeki yemeği artık yer misin?"

"Evet! Açlıktan öleceksin güzelim."

"Kerem, Elif yapmayın lütfen, yersem kusarım."

"Bir dene güzelim."

Gözlerim doldu, kalbim sıkıştı.

O an Elif elinde dolu bir kaşığı ağzıma yaklaştırdı.

"Elif yapma lütfen."

Kerem kollarımı tuttu.

Arda elleriyle ağzımı araladı.

Ve o bir kaşık pilavın ağzıma değmesiyle bir peçete alıp çıkarmaya başladım.

"Yapmayın." dedim.

Kimse beni dinlemedi.

Herkes etrafımıza toplanmıştı. Bana yemek yedirmeye çalışıyorlardı.

"Berfin! 46 kilosun! 46!"

"Yapmayın lütfen." diye yalvardım.

Elif yine kaşığı aldı.

Gözlerimi kapattım.

"YETER!" dedi 12'lerden biri.

Bıraktılar beni hızla önümdeki su bardağını aldım.

Midem ağzımdaydı. Her an kusabilirdim.

3. Bardağı bitirdikten sonra bizimkilere baktım.

"Yine mi olmadı?" diyerek yemekhanenin kapısından içeri girdi Rehber öğretmenimiz.

"YETER! DOKTORUM MUSUNUZ SİZ! İYİLİK YAPMAYA ÇALIŞIYORSUNUZ AMA HER GÜN SİZİN YÜZÜNÜZDEN KUSUYORUM."

Hızla yemekhaneden çıktım.

Bahçeye çıktım. Ve merdivenlere oturdum. Dizlerimi kendime doğru çektim.

Anoreksiya yani yeme bozukluğum vardı.

Yediğimi kusuyordum Çünkü kilo vermem gerekiyordu.

Aptal 46 kilosun öleceksin zayıflıktan.

Yanıma 11-A'dan Alper oturdu.

"Yine mi olmadı?"

"Lütfen, sende yapma."

"Asla."

Öylece oturduk. Kerem gelip beni oradan kaldırıp sınıfa götürene kadar sadece oturduk.

Ölüyorsun Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin