Godrics Holloween

256 28 60
                                    


Bölüm şarkısı: Zélle /Au revôir mon amour.(medyada var)
Yabancı şarkı dinleyemeyenler için :
Nahide Babaşlı / Bu akşam ölürüm.

13 ekim gecesi, Godrics Hollow. / Cadılar Bayramı /

Lily Potter neé Evans , aşık olduğu kadın. Şimdi kucağında bir yaşındaki oğulları Harry'le oturmuş Sirius ve Peter'ı bekliyordu. Küçük Harry'si annesine daha tamamen çıkmamış dişleriyle gülücükler atıyor, Lily'de inatla onun saçlarını düzeltmeye çalışıyordu. Dünyanın en güzel iki şeyine bakıyorum diye düşündü James. Lily'nin zaten uzun olan kızıl saçları uzun süredir saklandıkları için kesilemediklerinden iyice bel çizgisini aşmışlardı . 
Bu annesinin saçlarına aşık olan küçük oğlunun iyice kendinden geçmesine neden oluyordu, tabi onunda.

Ama gel gelelimki  annesinin saçlarına yapışıp uyumayı alışkanlık edinmiş bir çift küçük el onu bu zevkten alıkoyuyordu. Küçük köpek daha minicikti ama vaftiz babasıyla yarışıyordu onları bölmekte. O gülücük makinesini annesinin düzeltme çabalarından kaçırarak kucağına aldığında iki yanağına aynı anda yediği tokatla neye uğradığını şaşırdı . Birde gülüyordu o küçük köpek .

" Seni vaftiz babası kılıklı benzeyecek başla çapulcu mu bulamadın ? Bak birde gülüyor Lily oğluna söyle babalara tokat atılmaz! Ne oldu niye gülüyorsun??"  Kaşlarını çatıp sinirli gözükmeye çalışıyordu , zira kızıl bir afetin kahkahaları kalbinin bir atış kaçırmasına neden olmuştu.

" Hiç Sirius'a suç atma james o sana benziyor ." Diye kıkırdadı genç kadın. Gerçektende oğlu onun kopyasıydı sadece gözlerini ve dudaklarının pembeliğini annesinden almıştı . Ah! Neredeyse unutuyordu oğluda annesi gibi beyaz tenliydi kendi teni hafifçe yanıktı. Büyüyünce kesinlikle çok yakışıklı olacaktı. Benim gibi diye düşündü James eğlenerek.

Başını saate doğru çevirdi arkadaşları geç kalmışlardı.  Arkadaşları tam sekizde burada olmalıydı saat buçuğu gösteriyordu. Bugün dolunay olmasaydı aylak tembel kıçını vaktinde sürüklemesini öğretirdi ona diye düşündü . İstemsizce sırıtmıştı, Remus'un arkadaş gruplarındaki çocuklarını azarlayan baba rolünü gerçekten seviyordu . İçlerinde en aklı başında olandı ve sürekli arkalarını toplardı. Ama görünüşe göre o lanet kuçu kuçu aylağın yokluğunun verdiği gevşekliği sonuna kadar kullanacaktı. O da Lily'nin dikkat dağınıklığından mı faydalansaydı? Neden olmasın? Asasını yavaşça çekti ve çatal kaşıklara doğrulttu . Birbirleriyle kavga etmeleri için büyüleyecekti onları .

" James kanepeyi çok mu özledin hayatım? Çünkü büyüyü tamamlarsan bu geceyi orada geçireceksin." Yavaşça başını çevirip Lily'i elleri belinde görünce istemsizce yutkundu James . Ne diyeceğini düşünürken onu kurtaran şey kapının çalınması oldu . Sirius ve Peter gelmiş olmalıydı , nihayet diye düşündü. Onların ölüm yiyenlerin bakanlığa yaptığı sahte baskınla oyalandığını bilmeden. Lily'e verdiği küçük adamı uyumaya gidiyordu o da görev psikolojisiyle kapıyı açmaya . Kapıyı onların geldiği düşüncesiyle gülümseyerek açtığında hiç tanımadığı bir adamla karşılaştı . İstemsizce vücudunun yarısını kapıyla gizleyip asasını çekti. Kırmızı gözlü adam bunu hissetmişçesine asanın doğrultulduğu yere alaycı bir bakış atıp konuştu.

" Gerçekten mi ? Bu kadar aptal mısın Potter?"tıslayan sesle ve yeni idrak ettiği kırmızı gözlerle soluğu göğsünde tıkanan James nafile bir çabayla kapıyı kapatmaya yeltendi ama gelen büyü dalgası evin girişini de patlatarak onu geriye savurdu. Düşüşle hasar alan sırtını göz ardı ederek ayağa kalktı ve Lily'e yukarıda kalmasını bağırdı . Bu hareketiyle Voldemort hafifçe sarsılmıştı bu ne çeşit bir sevgiydi böyle kendisi asanın ucundaydı . Ama eşini ve çocuğunu kendinden önce düşünüyordu. İnsanların sevgi uğruna yaptıklarını asla anlamayacaktı. Kafası karışmış bir ifadeyle bakakalırken patlatılan girişte beyaz sakallarıyla Dumbledore belirdi.

INVİCTUSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin