KALBİMDEKİ LEKE(GAY)

2

Ceyhan bir Oktay'a bir de Ayşin'e baktı.''Yanlış bir zamanda geldim sanırım.''

Ayşin hemen söze atladı.Panik olmuş bir hali  vardı.''Hayır hiç de yanlış bir zamanda gelmedin.Sen salona geç ben hemen geliyorum.''

Ceyhan kızı dinledi, ikilinin arasını yarıp yanlarından ifadesiz bir yüzle geçip gitti.Oktay hala yarı şok halindeydi.Ceyhan'ı bir süre izledikten sonra sevgilisine döndü.''Ne oluyor?Bunun burada ne işi var?''

''Bahsettim ya, bana matematik dersi veriyor.''

''Niye hoca yerine bir öğrenciden ders alıyorsun?''

''Çünkü yarı yarıya daha ucuz.Hem de notları çok güzel.Sınavda çıkacak tüm yerlere yıldız koymuş.Sadece oralara çalışsam bile yüksek not alırım.İlk dönemki notumu düzeltmek için çok daha mantıklı.''

''Olmaz.'' dedi Oktay bir an bile tereddüt etmeden.

''Ne demek olmaz?''

''Gönder bunu.Ben sana çok daha iyi bir hoca bulurum.''

''Hocaların verdiği dersler çok pahalı, benim ailemin öyle bir durumu yok.''

''Sen onu dert etme, parasını ben veririm.''

''Senden para falan istemiyorum.Hem zaten sana olan sinirim hiç geçmedi.''

''Bu adamı tanımıyorum Ayşin.Sapık mıdır manyak mıdır belli değil.Onunla yalnız kalamazsın.''

''Sen tanımıyor olabilirsin ama ben tanıyorum.Gayet düzgün biri.''

''3 haftada mı tanıdın?''

''Evet 3 haftada tanıdım.''Ayşin'in sesi yüksek bir perdeden çıktı ve kısa bir an soluklandı.''Alt dönemlere de ders veriyor.Onlardan birinden duydum onu zaten.Oldukça memnunlarmış.''

''Onlar beni ilgilendirmiyor.Ben sevgilimin evinde bir yabancı istemiyorum.''

''O yabancı dediğin senin sınıf arkadaşın.''

''3 yılda toplasan 3 kere konuşmadığım sınıf arkadaşım.''

''Konuşmaya başlasan iyi olur Oktay, iyi bir çocuk gerçekten.''

Oktay'ın delici bakışlarını, salonda tek başına boş boş oturup sevgililerin kavgasının bitmesini beklemekten sıkılan Ceyhan böldü.

''Ayşin istersen dersi başka bir zaman yapalım.''

''O başka zamanı hiçbir zaman ile değiştir.''

Oktay'ın lafa atlaması, Ayşin'in sinirden gözlerini parlattı.''Dışarı çık!''

''Hiçbir yere gitmiyorum.''

Ayşin onu dinlemeden kapıyı açtı.''Evimden çıkıp git.''

''Ayşin!''

''Eğer şimdi gitmezsen bir daha yüzüne bile bakmam.''

Oktay hangisine daha çok kızıyordu bilmiyordu.Ayşin'in bu herifi kendisine tercih etmesine mi, yoksa bir yabancının önünde böyle azarlanmaya mı.Öfkeden demirleşmiş ifadesiyle sağ tarafından Ceyhan'ın olduğu yöne baktı.İfadesiz ve duygusuz bir yüz gördü.İçten içe alay edildiğini hissediyordu.Ayşin'e ve içinde bulunduğu durumun acınasılığının tüm hiddeti bir yabancıya kanalize oluyordu.Yumruklarını sıktı, son bir kez Ayşin'e baktı.Kısa bir nefes verip, arkasına bakmadan ayrıldı oradan.

Evinin yolunda hızlı adımlarla yürürken, patlamaya hazır bir dinamit gibiydi.Defalarca geri dönmeyi düşündü.Dönüp, o evi dağıtmayı, Ayşin'i oradan çıkarmayı, o herifin ağzını yüzünü dağıtmayı.Ama bunlardan herhangi birini yaparsa işlerin daha çok karışacağını biliyordu.Bunu göze alamazdı.Onun yerine öfkesini ilk gördüğü duvardan çıkardı.Sağ elinin üzeri kan içinde kaldı, yine de hırsını alamadı.Duvara sırtını dayadı ve oradan kayarak yavaşça yere oturdu.Ellerini başının arasına alarak kendi kendine sayıkladı.''Nasıl bu hale geldik?''

         Ertesi gün, Ceyhan tak başına okulun bahçesindeki banklardan birinde oturmuş, elindeki romanı okuyordu.Ne okulun gürültüsü, ne de arkasındaki ağacın yapraklarının üzerinden süzülüp yüzüne düşen güneş onu rahatsız ediyordu.Çok geçmeden güneş tamamen kapandı.Önüne dikilen uzun boylu bir erkeğin gölgesi tüm ışığın önüne geçmişti.Gözlerini kelimelerden kaldırdı ve önüne baktı.Okul gömleğinin yanında usulca sarkan sargılı bir el gördü.O eli takip etti gözleri, önce gergin ve kaslı bir kola, oradan geniş bir omza ve en sonunda keskin hatlara sahip bir yüze ulaştı bakışları.

Kafasını hafifçe geriye yatırıp o yüzü daha iyi inceledi.''Bir şey mi söyleyeceksin?''

''Ayşin'e ders vermeyi bırak.''

''Bu kadar mı?''

''Bu kadar.''

Ceyhan umursamaz bir tavır takındı.''Tamam.'' dedi ve tekrar kitabına döndü.Oktay'ın yüzü biraz olsun yumuşadı ve hafif şaşırdı.''Karşılığında bir şey istemeyecek misin?''

Ceyhan başını kaldırmadan konuştu.''Neyin karşılığında?''

''Neyin olacak, kaybettiğin paranın.''

''Hiçbir şey yapmadan, nasıl bir şey kaybedebilirim ki?''

Oktay'ın kaşları çatıldı, ani bir hareketle Ceyhan'ın yakasına yapıştı ve kumral çocuk daha ne olduğunu anlayamadan onu zorla ayağa kaldırdı.

''Sen benimle dalga mı geçiyorsun?''

Ceyhan yere düşen kitabına kısa bir bakış attıktan sonra, karşısındaki gence çevirdi gözlerini.Sessizliği çekilmez bulan Oktay sesini yükseltti.''Cevap ver!''

''Söyleyecek bir şeyin vardı söyledin, ben de seni dinledim.Ama ağzından çıkan her lafı  emir  gibi yerine getirmemi bekliyorsan, daha çok beklersin.''

Oktay sinirle çocuğu biraz daha kendine doğru çekti.Hırs taşan gözleriyle yeşil gözlerin tam içine bakarken, öfke taşıyan kanın damarlarında deli gibi aktığını hisssediyordu.Elinden bir kaza çıkmaması için sabrının son sınırlarını zorluyordu.Manzarayı gören arkadaşları, çıkması ipin ucuna gelmiş kavgayı önlemek için o tarafa doğru koştular.

Ceyhan, karşısındaki delinin ne kadar ileri gideceğini merakla bekliyordu.Bunları çok gördüğü için, hem şiddete hem de tehditlere karşı derisi çok kalındı.Ne sert sözler ne öfke dolu gözler ne de vücuduna inecek muhtemel yumruklar onda bir etki oluşturabiliyordu artık.Oktay ise sanki mümkünmüş gibi, artık nefesini yüzünde hissettiği çocuğun umursamaz ifadesine daha çok bileniyordu.

''Ayşin'den uzak duracaksın.'' 

''Merak etme, senin aksine ben mesafemi korumayı bilirim.''

Ceyhan'ın neyi kast ettiğini anlaması, Oktay'ın zamanını almıştı.Aralarındaki absürt yakınlığın saçmalığını o an fark etti, yüzünü ekşitti ve sanki iğrenç bulduğu kirli bir çamaşırı fırlatır gibi ittirdi kumral çocuğu.

''Sözümü söyledim.Ona yaklaşırsan, aklından en ufak kötü bir şey bile geçirirsen, öldürürüm seni.''

Oktay arkasını dönüp giderken, Ceyhan üzerini düzeltti ve hiç acelesi yokmuş gibi yavaş bir şekilde yerdeki kitabını alıp banka tekrar oturdu.Kitabın üzerindeki tozları silerken, artık okula ulaşmak üzere olan esmer silüeti izledi.''Neden bu kadar özgüvensiz ki?'' diye düşündü.''Seni kim aldattı ya da kim terk etti?Kim bir başkası için çekip gitti?''