ada:sakinim sakinim
diye kendi kendime söylenirken annemler sahneye çıktılar ve dans etmeye başladılar bende yerime oturdum o sırada arda o kızla dansa çıktı 5 dakika kadarı onları izledikten sonra çantamı aldım ve lavaboya gittim sadece herşeyden uzaklaşmak istedim bi anlık o yüzden tuvalete gittim ve kapımı kapatıp kitledim ve beklemeye başladım çünkü kaçmıyıcaktım kimse beni aramıyıcaktı herşeyi bilirken gizem beni aradı sinirime ara verip telefonu açmaya karar verdim
ada:alo
gizem:alo aşkım
ada:efendim
gizem:kız birşey mi oldu
ada:kanka
gizem:aa noldu
ada:şuan sinirliyim lütfen üstüme
gizem:hemen anlatıyosun
ada:bekle o zaman
dediğimde çantamı elimi alıp tuvaletten çıktım ve düğün salonunun girişine doğru yürüdüm
ada:şimdi ben bir ara arda ile dertleştim ve bugün de bir şaka yaptı bana
gizem:ne şakası?
ada:işte ben buna şey dedim ben kendimi koruya bilirim dedim buda bir arkadaşıyla anlaşmış benim yanıma geldi hızla beni çalılıklara doğru götürürken bende yalvarmaya başlayınca durdu ve gülmeye başladı sonra arkama döndüm ardada gülüyodu işte yaptığınız şaka hiç hoşuma gitmedi falan derken yanımıza bir kız geldi ve arda şuan onla dans ediyo
gizem:yuh
ada:yani
gizem:ne biliyim bunları bilmesi ve senle onun dertleşmeniz ne biliyim
ada:of bunlara sinirlendim yani bide insan üveyde olsa kardeşinin yanına gelmez mi ya orda masada tek başımaydım ya gitti arkadaşlarıyla gitti ve ben o masada tek kaldım şuanda oyun havası çalıyo burdan kaçmak istiyorum be aşkım
gizem:sakin ol ve şimdi o masaya git içeceğinide al ve hiçbirşey olmamış gibi masanda tek takıl anlasın hadi
ada:of tamam hadi bay bay
dedim ve kapattım sonra düğün giriş yerinden masaya geçtim ve içecekte aldım tam içerken tekrardan dans etmeye başlandı ve bende öylece izlerken arda yanıma geldi
arda:prenses sizi kırdığım için özür dilerim bu dansı bana lütfeder misiniz acaba?
dedi ve bana elini uzattı buna biraz şaşırmıştım çantamı ve içeceğimi masaya bıraktım ve elinin üzerine elimi koydu ve sonra dans pistine çıktık elini elime koydu bende ellerimi boynuna koydum ve göz göze geldik
arda:seni kırdım mı?
ada:evet
arda:bunu ödiyicem
ada:gerek yok
arda:neden
ada:çünkü artık alıştım kırılmaya
arda:sen çok mu kırıldın ada
ada:evet hemde çok belki sendne bile çok ama üzülüp ağlıyorum ve geçiyo sanki bir yaraya yara bandı yapıştırmak gibi
arda:üzgünüm şaka içinde
ada:bian tekrardan aynı şeyleri yaşıyıcam diye çok korktum arda
arda:bunun şakası olmaz biliyorum ama seni denemek istedim sadece