First discussion

926 23 0
                                    

Akşam kızlarla birlikte oturuyorduk saçma sapan kız muhabbetleri yaparken kapı çaldı kalkıp kapıya baktım gelenler Harry'lerdi. ''Hoş geldiniz çocuklar'' dedim ve onlarda gülerek cevap verdikten sonra içeriye geçtiler. Louis bir anda arkasından dergiyi çıkarıp suratıma doğru tuttu demek dergiyi görmüşlerdi. Kapağada benim resmimi koymuşlar vay be bunu düşünmemiştim içimden artist artist konuşuyordum ki bir anda röportaj aklıma gelince suratım asıldı.

Kath : Dergiyi hiç okudunuz mu ?

Louis : Hayır daha okumadık şimdi okuyacağız.

Ohh en azından ters bir durum olduğunda hemen müdahale edebilecektim. Louis kendini koltuğa atıp röportajın olduğu sayfayı aramaya başladı bende o sırada Harry'nin yanına oturdum. Harry kulağıma eğilip kısık bir sesle ''Gelinlik çok yakışmış'' dedi bende hafifçe sırıttım ve gözlerine baktım bakışmamızı Louis'nin öksürme sesi bozdu ve röportajımı yüksek sesle okumaya başladı. Harry röportajda söylediklerimi duyunca nasıl bir tepki verecekti bilmiyordum. Louis röportajın tamda korktuğum bölümüne geldi ve o anda ses tonu biraz alçaldı hepsini okuduktan sonra bir sessizlik oluştu ne diyeceğimi bilemediğimden kafamı yere eğdim kimsenin suratına bakmıyordum. Sessizliği Liam bozdu.

Liam : Gelinlik yakışmış Kath.

Kısık bir sesle ''Teşekkürler Liam'' demeyi becebildim. Harry bir anda ayağa kalkıp ''Benim biraz hava almam lazım'' diyerek evden çıktı hiç bir şey diyemedim şu anda her şeyi hakediyordum ama onunla konuşmam lazımdı az bir süre geçtikten sonra hızla ayağa kalktım ve hiçbir şey demeden bahçeye çıktım etrafa baktığımda Harry bahçe salıncağına oturmuş düşünüyordu sessizce yanına gidip oturdum ve hiçbir şey demeden dakikalarca oturduk ve daha fazla dayanamayarak kısık ve üzgün bir ses tonuyla ''Özür dilerim Harry'' dedim. Harry biraz bekledi ve kafasını çevirip suratıma baktı kısık bir ses tonuyla ''Dilemene gerek yok" dedi. Kısa bir süreliğine şaşkınlık yaşadıktan sonra sakin bir ses tonuyla "Ne demek istiyorsun ?" diyebildim ve Harry ayağa kalktı telaşlı bir halde "Bilmiyorum Kath bilmiyorum bir yanım sana hak verirken öbür yanım sinirlenmeme neden oluyor" sesi yükselmeye başlamıştı. Harry'yi böyle görmek hiç hoşuma gitmemişti gözlerim istemeden dolmaya başlamıştı bunu farketmemesi için kafamı yere eğdim ve hiçbir şey demeden sadece oturuyordum. Harry gözlerimin dolduğunu farketmiş olucak ki kısık ve pişman olmuş bir ses tonuyla "Ben sana bağırmak istememiştim" diyerek tekrar yanıma oturdu derin bir nefes alıp gözyaşlarımı sildikten sonra "Önemli değil bunu haketmiştim" Harry tam birşey söyleyecekti ki sözlerime devam ederek konuşmasına izin vermedim. "Bak Harry ben..ben röportajda bana erkek arkadaşım sorulduğunda ne diyeceğimi bilemedim yani sen aramızdakilerin herkesin öğrenmesini istermiydin bilmiyordum ama o anda bir cevap vermek zorundaydım ve o telaşla ne diyeceğimi bilemedim bir anda herşeyin karışık olduğunu benimde tam olarak birşey bilmediğimi söyledim böylece hem hayır hemde evet cevabını vermemiş olacaktım ben çok üzgünüm Harry eğer seni kırdıysam.. " sözlerime devam edemeden gözyaşlarım akmaya başlamıştı Harry bana doğru yanaşıp sarıldı ve saçımı okşamaya başladı.

Harry: Seni ağlarken görmek bana acıdan başka birşey vermiyor tamam mı ? Üstüne çok geldim biliyorum ve bu yüzden beni affet amacım seni ağlatmak değildi ben sadece nasıl hissettiğimden emin değildim ve sen haklıydın bu senin tek başına alabileceğin bir karar değildi.

Kafamı göğsünden kaldırdım ve boğuk bir sesle cevap verdim.

Kath: Peki şimdi ne yapacağız ?

Harry: Sanırım şimdilik sadece bekleyeceğiz zaten insanlar bizi birkaç kere birlikte görünce aramızda birşey olduğunu anlarlar bizde o zaman gerçeği açıklarız.

Kath: Peki beni affettin mi ?

Harry: Başından beri sen haklıydın zaten hadi hava soğuk daha fazla üşütmeden içeri girelim.

Kath: Tamam.

İçeri girdiğimizde herkesin kafası bize döndü ağladığım anlaşılmasın diye hemen lavaboya doğru yürüdüm ve içeriye girip hemen kapıyı kilitledim çünkü birazdan Angela veya Maggie beni merak ettikleri için geliceklerdi. Aynaya baktığımda gözlerimin içi kıpkırmızı olmuştu azıcık bile ağlasam böyle kızarırlardı bu yüzden ağladığım anında anlaşılırdı hemen soğuk suyu bir kaç kere yüzüme vurdum ve yüzümü kurulamaya başladım o sırada kapıyı biri tıktıkladı ve "Kath sen iyi misin ?" diye sordu. Bu ses Angela'nındı boğazımı temizleyerek normal bir tonda cevap vermeye çalıştım. "Evet iyiyim." Tabi pek becerememiştim Angela hemen sesini biraz yükselterek.

Angela: Sesin hiç iyi gibi gelmiyor ama hemen kapıyı aç Kath.

Daha fazla sesini yükseltmeden gidip kapıyı açtım ve Angela üzgün bir suratla "Sen ağlamışsın" dedi. İnsanların ağladığımı söylemeleri beni daha fazla ağlatırdı ve Angela'nında o üzgün surat ifadesini görünce tekrar gözlerim dolmaya başladı.

Kath: Ben iyiyim Angela gerçekten iyiyim.

Hemen tekrar suratımı yıkadım ve kuruladıktan sonra aynada kendime bakmaya başladım.

Angela: Peki sen iyiyim diyorsan öylesindir.

Derin bir nefes aldıktan sonra "Hadi içeri geçelim" diyerek lavabodan çıktım. İçeri gittiğimizde Maggie kapıyı kapatıyordu anlaşılan çocuklar gitmişlerdi. Angela şaşırmış bir ses tonuyla hemen sordu.

Angela: Gittiler mi ?

Maggie: Evet sizede iyi geceler dediler bu arada.

Gidip koltuğa uzandım ve Maggie'yle Angela'da soru soran gözlerle bana bakmaya başladılar.

Kath: Nee ?

Maggie: Kath iyi görünmüyorsun yoksa siz ...?

Kath: Ahh hayır ayrılmadık sadece biraz tartıştık o kadar.

Angela: Peki bir sonuca varabildiniz mi ?

Kath: Evet şey biz bir süre bekleyeceğiz yani ilişkimizi açıklmayacağız.

Yutkundum ve daha fazla konuşmak istemiyordum bu yüzden kızlara iyi geceler deyip odama çıktım arkamdan üzgün gözlerle bana baktıklarını hissedebiliyordum ama ben iyiydim sadece biraz yorulmuştum. Odama girdim ve rahatlamak için duş almaya karar verdim gidip küvetin dolması için suyu açtım ve yatağıma dönüp ayağımdaki sargı bezini çıkardım artık yürüyebiliyordum zaten kıyafetlerimide çıkardıktan sonra küvetin içine banyo köpüğü koyup içine uzandım ve kendimi suya bırakıp gözlerimi kapattım o anda hiçbir şey düşünmek istemiyordum ama aklıma sürekli Harry'le tartışmamız geliyordu ilk defa tartışmıştık ve ağladığımı düşününce kendime şaşırıyordum çünkü kolay kolay ağlayan  biri değildim çok nadir ağlardım ama bu gün ufacık bir tartışmada kendimi tutamamıştım. Harry'nin bana karşı gösterdiği ufacık bir tepki hem ağlamama hemde mutluluktan havalara uçmama sebep olabiliyordu ben ona ne ara bu kadar bağlanabilmiştim bilmiyorum sanki onu kaybetme duygusu beni mahvedecekmiş gibi hissediyordum.

OKUDUĞUNUZ İÇİN TEŞEKKÜRLER :D BÖLÜM HAKKINDA NE DÜŞÜNÜYORSUNUZ ? UMARIM BEĞENMİŞSİNİZDİR YORUMLARINIZI VE BEĞENİLERİNİZİ BEKLİYORUM :D

Maybe One DayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin