~bölüm 17~

1.3K 83 31
                                    

Jiminden...

___

"Minnie babam bizi çok güzel bir yere götürmüştü.Hatta orada penguyenler bile vardı!"

Minyu'nun tam kargaşanın ortasında gelmesi ve Jungkook'u içeri sürüklemesi, hepimizin salona geçip karşılıklı oturmasına neden olmuştu.
Minyu durmadan konuşuyor, benim ve Jungkook'un eski anılarını anlatıyordu.

"Sonra ben tuvalete gitmiştim. Döndüğümde Kook babam Minnie babamın dudağını öpü-"

"Minyu bu kadar yeter!"

Minyu'nun anlattıklarıyla eski anılar gözümde canlanmış,sinirimin bozulmasına neden olmuştu.Ne vardı sanki eskiden olduğu gibi bu salonda, bu evde üçümüz beraber film gecesi yapsaydık? Jungkook bütün herşeyi mahvetmişti.

"Bağırma oğlumuza! Hem akşam yemeğinde ne yapacaksın? Acıktım ben."

Jungkook neredeyse yarım saattir sarhoşluğun getirisi ile saçmalıyordu. Minyu ise Jungkook'un dediklerini ciddiye alıyor barıştığımızı sanıyordu. Minik meleğim gerçekten çok masumdu.Bu yaşadıklarımız en çokta Minyu'yu etkiliyordu.Gelecekte ne olacağını bilmiyor,ve ben yokken başına geleceklerden korkuyordum. Sahi ben gittiğimde çok üzülecek miydi? Mina ve çocuklarıyla yaşamak onun için kolay olacak mıydı? En çokta bu sorular beni korkutuyordu.

"Evet baba akşam yemeğine ne yapacaksın? Hem misafirler de var biraz fazla yapalım."

"Bak oğlumuz da çok acıkmış.O kocaman göbüşü doyurmak kolay mı? Değil mi Minnie?"

Minyu'nun heyecan içinde konuşması, Jungkook'un ağzını yayarak söyledikleri ve yanımızda sessiz bir şekilde birbirlerine ölümcül bakışlar atan Mina ile Jonhyuk...

Resmen sınanıyordum.

Mina daha fazla dayanamamış olacak ki,

"Jungkook saçmalamayı kes! Saatte geç oldu artık evimize gidelim.Hem bebeğimiz de beni çok yoruyor. Ama ben istersen eve gidince sana yemek yaparım."

Onları evden yollayıp benimle konuşmaya devam etmek isteyen Jonhyuk ise,

"Bencede artık evinize gidin saat geç oldu.Ben sizi bırakırım."

İçimden 'Ne gerek var?' demek istesem de Jungkook'un sarhoş olduğu ve Mina'nın hamile olduğu aklıma geldiği gibi bu düşünceyi aklımdan silmiştim.

"Baba daha yeni geldiler.Hemen gitmek zorundalar mı? Hem daha pijama partisi yapacaktık?"

"Biz seninle yaparız oğlum.Saat geç oldu bırak onlar evlerine gitsinler. Üstelik baban bugün çok yorulmuş olmalı.Bir an önce uyuması lazım."

Sözlerim Minyu'nun yüz ifadesini değiştirmiş,bakışlarının Jungkook'a kaymasına neden olmuştu.Tatlı bir ifadeyle bakıp konuşmaya başlamıştı.

"Çokmu yorgunsun baba? Özür dileyim ben bilmiyordum."

"Hmm hmm çok yorgunum oğlum. Ama minnie babanla birlikte bana masaj yaparsanız yorgunluğumu almış olursunuz~"

Jungkook yine Jungkook'luğunu yapmıştı.

Bir defa,sadece bir seferliğine beni rahat bırakmıyordu.Önce beni mutlu(?) süren evliliğimizde aldatıyordu,boşanıyorduk üstüne oğlumun velayetini almak isteyip oğlumu beni aldattığı kadının evine götürüyordu!Cidden artık psikolojik sorunlar yaşadığını düşünüyordum.

"Bence geç olmadan kalkalım hayatım~"

Bu olanlara daha fazla tahammülü olmayan bir diğer kişide Mina'ydı. Ellerini Jungkook'un omuzlarına koymuş bir şekilde etrafa-en çokta bana- sinirli bakışlar atıyordu.

Fading Flower Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin