İsyankar Kukla

Bölüm.2

Uzun süredir aklımda olan bir kurguyu
Yazmaya karar verdim.
Umarım beğeniniz kazanır.
Yorumlarınız benim için çok değerli.
Yorumlarınızı beklerim.
Alttaki yıldıza basarsanız çok mutlu olurum.🤭

ANKARA 1982 NİSAN Çarşamba
B.Ç'den...
Doğum günü kutlamayı kendimi bildim bileli sevmemişdir.Benim zıttım olan bir tanecik karım bu gibi kutlamalara bayılır.onun için bu saçma döngüye ayak uyduruyordum.

labaratuvarın boş odalarından birinde boşaltılmış deney ve gözlem masasının üzerine kurulu çikolata şelalesini anımsatan pastaya göz devirmemek için cançekişiyordum.

Kumral saçları,ela gözleri, çilli yanaklarıyla güzelliğinden asla ödün vermeyen karıma ise dışardan bakılınca öldürücü ama gerçekte aşk dolu bakışlar atmayı da ihmal etmiyordum.Bana bakıp

"Hadi ama dilek tutmayacak mısın?"
Dediğinde hiç bir zaman büyümeyeceğini çoktan anlamıştım.

Şunun şurasında 34yaşında evli barklı hatta çocuklu insanlardık.Evet bir de oğlum vardı Emre 12 yaşındaydı . Kendisi için bu şiir bilmez,güzel söz söylemez dilim ne metieler dizer ben bile şaşırırım.

Tam mumlara doğru eğiliyordum ki,kapı çaldı.

"Gell".

Yüzümü kapıya dönüp gelenin asistan doktorlardan cemil olduğunu gördüm.

Yüz ifadesi işlerin ters gittiğini anlamam için yeterli olmuştu.sorgular bakışlarım yüzünü bulunca.

"Şey hocam,sizin sorumlu olduğunuz bölümde biseyler ters gidiyor kırmızı kod..."

Demesine kalmadan hızla açtığı kapıdan çıktım asansöre ilerlerken eşimin kalbini kırdığımın farkındalığının verdiği hüzünle daha da stres altına girdim.

Asansör "-5" Katta durunca hızla etrafıma benimle çalışan pardon beni kandırıp çeşitli örgütlere muhpirlik yapan iki kimyager dört prefesör geldi.

Onlara göz devirip her zaman gibi benim yanımda duran sarı yavrularıma baktım.

Halil ve Semih tek yumurta ikizi.Beyaz tenleri,mavi gözleri ve güneşi andıran sarı saçlarıyla sarı yavrularım her şekilde kendini belli ediyorlardı.

Söze prefesörlerden Ö.Kıraç girdi

"Son aşamaya ulaşmak üzere olan kimyasal silahlar beklenilenin üstünde performans göstercek gibi duruyor?"

Dediğinde Kendi ürettiğim silahlar hakkında bana bilgi vermesi sinir bozucuydu.

Sarı yavrularımdan tezcanlı olan Halil durur mu

"Az işimiz var bide sizinle uğraşıyoruz?"
Diye ağzının içinde geveledi.

Susması için ona bir bakış atıp profesör Kıraç'ı başımı ağır ağır sallayıp onayladım.

Kimyagerlerlere baktığımda gözlerini kaçırmaları sona yaklaştığımızın en büyük kanıtydı.

Labaratuva girip üstümüze korunaklı kıyafetler ve gaz maskelerini taktık
Kimyasal silah üretimi yaptığımız için vücuda zarar vericek maddeler veya kokular bulunduruyordu ortam.