5.BÖLÜM

30 4 0
                                    

Sabah gözlerimi açtığımda saat 06.00'dı. What the fuck ? Çalışmam gerek günlerde geç kalkıp , dinlendiğim günlerimdeyse erken kalkmakta neyin nesiydi . Uyumayı denedim ama kalkmıştım ya bi kere bir daha nah uyurdum işte. Bunun verdiği hüzünle ayaklarımı sürüye sürüye yavaşça lavaboya doğru ilerledim .


Lavaboda işlerimi hallettikten sonra baktım ki herkes uyumaya devam ediyor . Güzel bi kahvaltı hazırlasam mı ? Evet :D

Dolabı açtım ve ne varsa doldurdum . Domates ,salata, salam , peynir vs vs...


Sonra ocağa döndüm ve yumurtayı yapmaya başladım ...


yarım saat sonra /

Berter'den -


Uyanmaktan nefret ediyorum ama bu ailenin yemeğe ihtiyacı var yoksa hepimiz genç yaşta geberip gideceğiz . Ciddiyim bazen sırf üşendiğim için aç kaldığım oldu :D

Neyse merdivenlerden iniyordum . Mutfakta bişeyler çıtırdıyordu . Hayır nolur olmasın evmi yanıyo ? açıkmı bıraktık ocağı ?


Bunun verdiği tedirginlikle mutfağa son gaz daldım . Dalış o dalış patladı gitti .

Tamam sadece şakaydı . Deril mutfağı bildiğin donatmıştı . Bir kuş sütü eksikti yemin ederim . Şaka yapıyosun ? O sucuklu yumurtamı ?


''- Sucuklu Yumurta '' = aşk

Deril benim salyalarımı görmüş olacak ki elime peçeteyi verdi .Bende ağzımı sildim . Sonra bu halime şaşırmış olacak ki ?


- Hey , sana onu ağzını sil diye  vermedim . Git ve tabağın içine koy diye verdim üzerine sosis koyacaktım . Bunu derken bi yandan da gülmeyi ihmal etmiyordu tabii .


- Size de günaydın Deril hanım .

- Mersi . Şimdi dediğimi yapar mısınız beyefendi ?

Emredersiniz komutanım nidasıyla dediğini yaptım ve Mina'yı uyandırmak için yukarıya çıktım .

Bayaa uğraştırdı veled beni ama ''sucuklu yumurta '' dediğimde benden önce koşmaya başladı .


Aşağıya indiğimizde Deril masaya oturmuş bizi bekliyordu . Bizde içeriye girdik ve hayatımızda ilk defa böle güzel bir el yapımı kahvaltı ettik ..


Deril'den /

Kahvaltı bitmişti . Yani bildiğin öküz gibi sömürmüştük herşeyi . Harbi ne kadar zaman geçti kesin tarihe geçtik .

- Ellerine sağlık Deril ablam . Sen hep burda kal ya valla bak biz abime kalırsak ayda yılda bir böle el yapımı kahvaltı yaparız .

+ Yaa ben hiç yapmıyomuyum sana ?

- yapıyorsun tabii ama yarısı yanıyo , yarısı çiğ kalıyo . Geçen gün bir sosis kızartmış . Sosisi tanıyamadık böcek sandım mutfaktan kaçtım . Siyaha dönmüş bildiğin .

+ O bir kazaydı .

''tamam '' diyerek sözlerini kestim . ''hepinize afiyet olsun '' .  ''Ama şimdi toplama zamanı '' dediğimde ikiside kapıya doğru ufak ufak kaçıyorlardı . Onları mutfağa çektim ve kötü anne bakışlarımı atarak kirli tabakları gösterdim .


Pes ederek toplamaya başladılar . Bir süre sonra Mina küçük olduğu için ona gerisini biz hallederiz dedim ve içeri yolladım . Berter kahvaltılıkları buzdolabına götürürken bende kirli tabakları makineye atıyordum . Şöle bi düşündümde dün action 'sız bi gün olmamıştı . Bugünse aramızda hiçbişey olmadı . Yani aramızda derken o benim ''patronum '' . Hani genelde olurya benim sakarlığım tutar ve yakınlaşırız . İşte öle bişey .


Neyse makineye tabakları attıktan sonra bez almak için arkamı döndüm . Mutfak büyüktü ama fazla eşya olduğu için alan insana dar geliyordu . Bunuda aklımın bi köşesine yazdım . Burası kesinlikle biraz boşalmalı .


Hani daha demin ben diyordum ya çok action'sız bir gün diye . Lafımı geri alıyorum . Çünkü bez alim derken arkamı döndüm ve Berter'le çarpıştık . İç sesim '' yinemi ya , kızım sen ne mal ne sakar birisin '' . '' Cin gibi çocuğa çarpıp çarpıp duruyosun , yakında seni üç harflilerden saycak haa '' . Bu sesi bastırarak olduğum durumu kestirmeye çalıştım . Pek iyi bir halde değildik sadece düşmemem için kolumu tutmuştu . Yani bedensel olarak sadece bu ...


Gözleri çok başka şeyler sölüyordu oysaki ... Bian gözlerinde güveni gördüm , huzuru buldum . Ama sonra iç sesim saolsun '' hayır kızım , senin hiç erkek arkadaşın bile olmadı . Ne huzuru ne güveni ? Erkek milleti değil mi hepsi aynıdır, aldatır de geç . ''


Bi ara unutturmayın da bu içimdeki orospu iç sesimi öldüreyim . Herşeyi unuttum . Ne olur baksam gözlerine ''sanki aşık olacağım '' . Ne kadar süre öyle kaldığımızı bilmiyorum ama sonra biri içeriye girdi . Ama benim dikkatim sadece o içinde koyu bi siyahı barından yeşil gözlerdeydi .  Gözlerinin içinde ''acı '' vardı . Bana hüzünle bakıyordu .


Sonra ilk hamleyi o yaptı ve benden uzaklaştı . Bian kendimi boşlukta hissettim . Hani böle göt gibi ortada kalırsın ya. Aynen öle .


Berter'e baktığımda Mina'nın yanına gitmiş , boyama kitabına bakıyordu. Ne yani o bumuydu . Berter Ateş ilk önce esir alıp sonra bırakan birimiydi . Böyle oynamak istiyorsa oynayacaktım . Beni etkisi altına alıp sonrada böle soğuk davranması normal değildi . Sanırım burda daha fazla kalamazdım . Zaten işimde bitmişti .


Sonra üzerimde hala onun pijaması olduğunu farkettim . Üzerinde '' PEPEE'' resmini görünce beni aldı bir gülme . Berter bu halimi görünce bana dönerek :


- Hey , pijamalarımla dalga geçemezsiniz Deril Hanım ,dedi .

Yinemi başlıyoruz . Bana sıcak davranıp sonra yakınlaştığımızda kaçacak ?

O kadar da salak değilim . Bu adam dengesizin teki . Ruh halimi sürekli değiştiriyor .

Sonra konuşmaya devam etti ''zaten bunu Mina yüzünden almıştım '' dedi .

- Yaa kesin .

+ Hala sizin patronunuzum unutmayın . Evet patronumsun . Şöle bi düşününce saçmaydı . Bir günde herşeyin bu denli değişmesi saçmaydı . Ben tanımadığım bir patronumun evinde kalıyordum , ona kahvaltı hazırlıyor , kız kardeşiyle oynuyor ve onunla uyuyordum .


Eve gitmem ve şu son bir günde olanları düşünmem gerekiyordu . Ben Deril Yıldırımlar ... Kendini insanlara kapatmış , yetim  ve insanların acıdığı insan . Hayır . Benim tanıdığım '' Deril Yıldırımlar '' bunları yapmazdı .


Üstümü değiştirmek için üst kata gittim ve kıyafetlerimi giyip aşağıya indim . Herşey için teşekkür ederek kapıya doğru yöneldim . Beni kapıya kadar yolcu etti . Arabama doğru ilerlediğim sırada arkamı döndüm ve el salladım , oda salladı . Hemen ardından kapıyı kapattı . ''Ne kadar kibar bir patronun var '' . İç sesime bağırarak :

- Sus artık sende, gerizekalı sus .

Son gaz gazı kökledim ve hızla eve geldim . Tam kapıdan içeri girecekken yerde bir kağıt farkettim ? O ne ?

Elime aldığımda farkettim ki . Bu bir ''HACİZ MEKTUBU'' ' ydu .



Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 22, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Kalbimin PatronuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin