Herzaman görmeyi hayal ettiğim kuzey ışıkları, "ışıkları" eki olmadanda güzel olabilir miydi?
Korumamın yeni adını duyduğumda içime garip bir his düşsede sonradan "sonuçta bir isim" diye düşünerek kendimi avuttum.
Atilla bana sırıtarak bakıyor yüz şeklimi izleyerek resmen zevk alıyordu. Belkide bilerek ismi kuzey olan birisini almıştı işe?
"Sadece bir isim Asena."
"Tabiki sadece bir isim Asena. Hadi şimdi o küçük beynini böyle şeylere yormada in aşağıya. Seçim yapma zamanın geliyor."
sessizce kafa salladım ve korumama son bir bir bakış attım. Pozunu hiç bozmadan yapılı vücudu ile mankenler gibi otururak atilladaki bakışlarını çekip bana odaklandı. Bende zaten o bana bakar bakmaz merdivenlere odaklandım ve aşağı inmeye başladım.
Merdivenlerden inerken bu sefer yapıcağım seçim hakkında düşündüm.
Söylemeyi unutmadan, bu kadar uzun süre boyunca çok kez seçim yapınca yeni stratejiler geliştiriyorsunuz. Örneğin bana sunulan bir seçimi seçemezem "o piti piti" tarzında şeyler yaparak sanki saklambaç oyununa ebe seçiyor gibi yapıyorum.
Bu biraz kabaca gelebilir, sonuçta bir inanın hayatının "o piti piti" diye tekerlemeye bağlı olması bile çok kötü hissettiriyor. Ki zaten seçim yapmanın iyi hissettiren bir yanı yok.
Bazen o kadar çok düşünüyorum ki yeni yeni yöntemler bile buluyorum. Hatta bunun için Atilla bana düşüncelerimi yazmam için bir günlük bile verdi. Bana istediğim herşeyi yazabileceğimi söyledi fakat asla silmememi söyledi.
Günlük biraz garip bir yapıya sahipti. Sanki biraz ağır gibiydi ve kağıtlar yırtılmıyordu.
Ben bunları düşünürken çoktan arabaya binmiş atilla'nın gelmesini bekliyordum. Beni seçim için evden ayrı bir yere götürüyordu. Ve giderkende yolu görmeme izin vermiyor gözlerimi simsiyah kalın bir kumaşla kapatıyor.
Arabaya yaklaşan beden ile Atillanın geldiğini anladım. İlk önce benim kapımı açtı ve gözüme siyah kumaşı sıkıca bağlayarak kendi koltuğuna geçti.
O koltuğuna geçer geçmez bende derin bir nefes aldım ve bugünkü seçimimin kolay olması için yalvarmaya başladım.
Zaten Atilla yol boyunca konuşmuyordu.
**
Arabanın durduğunu hissettiğimde yavaş haraketler ile kapıya yaklaştım ve atilla'nın açmasını bekledim. Kapı açılıncada bikaç saniyelik soğuk hava ile titredim. Ardından Atilla koluma girdi ve beni binaya doğru yönlendirdi.
Gözlerim hala kapalı olduğu için pek anlayamasamda binanın içininde soğuk olduğundan emindim.
Yavaş adımlarla bir odaya yönlendirdi beni. ardından kapıyı kapattı ve bir koltuğa oturmamı sağladı.
Başlıyordu.
Gözlerimin önündeki kumaşı açar açmaz karşımdaki masum hayvanlar ile bir kere daha kötü hissettim.
Yavru köpekler.
Önümde küçük bedenleri ile oturmuş etrafa bakıyorlardı.
Fakat sağdakinin ağzında ağızlık vardı ve ağızlığının içinden köpükler akıyordu. Küçük bedeni titriyor, tüylerindeki kanlar neler olduğunu merak etmeme sebep oluyordu.
Soldaki diğer köpeğin ise kuyruğunun bandaj ile sarılı olduğunu sonradan fark ettim. Ama kuyruğu normal bir köpek kuyruğundan fazlasıyla uzun duruyordu. Sanki yetişkin köpeklerin kuyruklarından bile uzundu.
Nolmuştu bu köpeklere böyle?
"Hadi Asena. Yapman gereken şeyi söylememe gerek yok diye tahmin ediyorum. Ölecek olanı seç ve gidelim.
Sanki etrafımdaki oksijen ağırlaşmış, nefes alamıyordum. İçimdeki yumru gittikçe büyüyor yine akıllı düşünemiyordum.
Köpeklere göz gezdirirken ağızlık takan köpeğin bana doğrudan baktığını fark ettim. Gözleri o kadar yardım ister gibi bakıyordu ki dayanamıyordum.
Diğer köpeğin daha sakin olduğunu gördüm. Diğer köpek dili dışarda iki saniyede bir baktığı yeri değiştiriyor emerjisini koruyordu.
Hangisini seçmeliydim?
"Tik, tak, tik, tak Asena. Alt tarafı bir kelime söyleyeceksin ne var bunda bu kadar zor olan."
Atilla'nın gözlerine baktığımda duygudan yoksun, seçim yapmamı zevkle bekleyen bir şekildeydi.
Az önce baktığım köpeğin gözünden çok daha ölmeyi hak eden gözlerdi Atilla'nın gözleri.
Ağzından salyalar akan köpek Çok acı çekmiş duruyordu. Oysaki diğer köpek daha mutlu ve yaşam enerjisini kaybetmemişti.
Bu durumda yapılacak en mantıklısı mutlu olan köpeği kurtarmak, acı çeken köpeği daha fazla acı çekmemesi için uyutmak olurdu.
Fakat ben acı çeken köpeğe karşı çok yakın hissetmiştim. Hatta öyle yakın hissetim ki düşünürken ona bir isim bile vermiştim.
"Soldaki köpeği seçiyorum." Seçiyorum kelimesini söylerken sesim titremişti.
Arkadan gelen iki adam neşeli olan köpeği alır almaz köpeğin kuyruğunun uzunluğunu bir kere daha farkına vardım.
Ama farkına varmadığım bişey vardı ve ben bunu gerginlikten unutmuştum.
"Köpeklerin nasıl ölüceğini söylemedin.."
"Tüh unutmuşum. Ama seçimi yaptıktan sonra söylememin bir kusuru yoktur değil mi?" Dedi.
Köpeği arkadaki perde ile kapalı olan alana götürür götürülmez köpeğin çığlık sesleri yükseldi.
Ve kemik kırılma sesleri.
"N-napıyorlar ona?" Diye sordum istemsizce.
"Bütün uzullarını koparıyorlar. Kuyruğundan kafasına kadar. Eğer şu hastalıklı köpeği seçseydin onun organlarına asit enjekte edilicekti."
Daha fazlasını duymak istemiyordum. Ellerimle köpeğin bağırışlarını durdurmak ister gibi kulaklarımı kapattım.
Bedenim tekrar titriyordu. Tekrar o çığlıkları duyuyordum. Herşey dejavu yaşamak gibiydi. Atilla'nın yaptığı şeylerden bahsetmeme gerek bile yoktu.
"Seçimin bittiğine göre ellerini kulaklarından çekki kumaşı bağlayabileyim." Dedi.
Yavaşça ellerimi çektiğimde sol gözümden damlayan bir yaş ile gözlerimi sıkıca yumdum.
Atilla kumaşı bağlarken hala titrediğimi hissedebiliyordum. Koltuktan kalkıp arbaya doğru koluna girerek ilerlerken aklım "yanlış seçimi mi yaptım?" İle doluydu.
Eğer neşeli olanı seçmeseydim belkide neşesi hiç bitmezdi. Diğer köpek çoktan ölüme kucak açmış gibiydi. Ama bakışları bana birisini anımsatmıştı.
O kişinin kim olduğunu anlayamıyorum.
Sanki benim tanıdığım birisinin gözlerinin içine bakmış gibi hissetmiştim.
Eve gidince bunları günlüğüme yazarak düşüncelerimi kontrol altına almayı deneyecktim.
Bugün seni seçmedim küçük köpekçik. Hatta senin bir adın bile var.
Ares.
-Devam Edecek-
"Siz olsanız hangisini seçerdiniz?" diye sormak istemiyorum ama soruyorum😽
Ölen köpeğe bir isim vermek isterseniz ne koyarsınız?
Sizce Ares'e karşı yakın hissetmesinin sebepleri neler olabilir?
Sonraki bölümde görüşmek üzere 💅🏿
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İkilem
AdventureÇocukluğundan beri sürekli seçim yapmaya zorlanan Asena'nın hikayesi. Hikaye ilerledikçe bütün sorularınızın yanıtlarını alacaksınız. Sıkılmadan okumanız dileğiyle