TOWN

~5~

Herkez nasıl? Hadi başlıyalım

.

"Oğlum müsaitsen girebilir miyim?"

"Tabi babane, içeri gel lütfen."

"Çalışıyor muydun?"

"Evet babane, bir iki işim var. Sen niye gelmiştin?  "

"Omega için."

"Haa, o konu. Omega hem bedenen hem zihnen biraz toparlanmasını bekliyorum. "

"Donghae' de senin gibi sabırla beklermi bilmem. "

"Donghae kafamı karıştırıyor. Onunla bir kez daha konuşucağım. Bir süre malikaneye gelmemesini sağlıycam."

"Ah oğlum. Özür dillerim. Keşke biraz araştırsayd-"

"Böyle söyleme babenem. Bende kabul ettim neyse . Bak babamın çekmecesinde geçen seneye ait planları buldum. Onlar üzerinde çabalıyordum. Bakmak istermisin? "

.

"Vayy canına! Odan ne kadarda büyükmüş. Köyümüzde ki evler bile daha küçük."

"Babam yapmıştı. "

"Baban çok iyi bir adam olmalı. "

"Öyle, neyseee. Hava bugün güzel balkona çıkalım istersen hmm?"

Omeganın hevesle başını sallamasıyla beraben ikili balkona çıktı.

Junkook şaşkın gözlerle etrafı inceledi.

"Vay canına! Ne kadar büyük bu alan sizemi ait? Şu bahçeye baak. Sadece çiçek dolu. Acaba oraya gidebilirmiyiz? "

"Akşam yemeğine az kalmış. Yemek vaktine kadar balkonda kalalaım, yemekten sonra ineriz bahçeye. "

"Ollur."

"Bak şu karşıdaki yer pembe kiraz çiçekli ordada at ağılı var. Orasıda muhteşem. "

"Jungkook balkon soğuk mu? Şal getireyim istermisin? "

"Hayır gerek yok. Ben pek üşümüyorum. Hep ben bahsettim birazda sen anlat. "

"Neyi, kendimi mi?"

Jungkook' un kafasını sallayıp onaylamasıyla Ae-Cha derin bir nefes aldı ve söze başladı.

"Benimde yaşantım normaldi, babam kasabanın lideriydi. Annemde kasabanın işlerinde babama çok yardım ederdi. İkisi çok çalışırdı. Joon abim sakin bir çocuktu ama Taehyung ise akıllı ama yaramazdı da."

"Dedemi pek hatırlamıyorum. Babanem büyüttü beni. Annemle babamı yemekten yemeğe görürdüm ama hep babanem vardı. Ben on, on iki yaşlarındayken amcam yanındaki Haneul ile gelmişti malikaneye. Babanem onaylamasada adetine göre oldu herşey. Konakta herşeyde düzen vardı özellikle babanem bu düzene örfe adete çok önem verir. Bunun üzerine de geçen sene Joon abim yaralı bir halde Jin hyung un kucağında gelmişti konağa.  Babanemin bayıldığnı hatırlıyorum. Kısa süre sonrada  Düğün yemek tören oldu yine. Bir kaç ay önce de babam rahatsızlandı ve çok dayanamadı. Annemde babamdan 1 hafta sonra dayanamadı. Joon abi Jin hyungun riskli gebeliğinden dolayı istemedi. Ailesini seçti, geriyede Tae kaldı zaten. Ortanca ailenin. İnatçı, kararlı ama pamuk gibi birisi. "

"Jin, gebeliği ağır geçiyor gibi? "

"2 ay önce merdivenden düşmüştü. Kanaması çok oldu. Biz bebek düştü sandık ama şükür bişey olmamaış. Dikkatli olması gerektiğni tembihledi hekim. "

"Anlıyorum. Peki şurda renkli ışıklar var. Onlar ne?"

"Onlarda kasabanın olduğu yer"

...