Oğuz Alkor

38 2 0
                                    

Bursa'ya döndük sonunda...Okula döndüğümde ilk Izel yanıma geldi...
"Oğuz'la konuştun mu?"
"Ben de ondan bahsedecektim...Oğuz'la konuştum..."
"Ne dedi?"
"Özel bir şey konuşmak istediğimi söyledim.Geldi...Sana bunu daha önce söyleyecektim ama çekindim, senden hoşlanıyorum dedim.O da bana neden çekindin ki, dedi.Ne bileyim, terslersin diye düşündüm dedim.Bana neden tersleyeyim, ben kimim ki dedi."
"Yani?"
"Ama kabul etmedi..."
"O kadar şey söylemiş, neden kabul etmedi?"
"Ben zannettiğin gibi birisi değilim dedi."
"Haklı...Sen ne zannediyordun ki onu?"
"Neler yaptığını biliyorum fakat o özünde iyi birisi...Hemde çok...Tanısan sen de anlarsın."
"Benim pek hoşuma gitmiyor o çocuk.Tamam yakışıklı falan da ne bileyim, pek haz etmiyorum ondan.Çok kötü davranıyor, herkese öyle...Açıkçası şaşırdım sana böyle bir şey söylemesinde..."
"Sanırım o çocuğun da karakteri öyle...Iyi bir çocuk ama kötü davranıyor...Beni çeken özellik de bu..."
Diğer teneffüs Murat daha önce her zaman yaptığı gibi Oğuzların sınıfına girdi...Murat değiştiğinden beri Oğuz'la aralarını analiz ediyordum.Murat'ın değişiminden tek etkilenmemiş kişi Oğuz'du...Herkesin tavırları Murat'a karşı değişmişti...Onu ezen, kullanan herkes yanında alçalmaya ve ona ilgi göstermeye başlamıştı...Ona "Aman o mu?Boşver onu..." diyen kızlar ondan gözlerini alamaz olmuştu...Erkekler ona çok büyük bir saygı duymaya, kızlar ise ilgi duymaya başlamıştı...Fakat Murat'ın bu halini tek umursamayan kişi ise Oğuz'du...Murat'ın Oğuz'la bu kadar ilgilenmesini anlayamıyordum.Onunla uyuşmamaları zaten ayrı bir mesele, bir de o kadar değişim yaşamasına rağmen tek ilgilendiği insan ondan etkilenmemişti.Neden onunla uğraşmayı bırakıp sadece yoluna devam etmiyordu?Artık arkadaşları var, peşinden koşan kızlar var...Onunla uğraşmak zorunda mı?
Bir ara Murat Oğuzların sınıfına gittiğinde ben de onları dinlemeye gittim.
"Bugün sizin evde bir parti varmış...Doğru mu duydum Oğuz?"
"Aynen, Murtazaaa..."
Murtazaaa nedir amına koyayım?Benim de ağzımı bozdu...Ben hiç küfür kullanır mıydım?(Çarpıldı...)
"Ben de gelmek isterdim doğrusu..."
"Gel kanka..."
"Kaçta?"
"Istediğin zaman gel..."
"Annen evde mi?"
'Annen evde mi' mi?Bunların nasıl bir espri anlayışı var?
"Yok..."
"Ben akşam 7'de geleceğim."
"Erkencisin...O saatte kimse olmaz."
"Ben erken geleyim ki gelenlerle tanışma fırsatım olsun."
"Gelenler pek tekin tipler değil yalnız...Daha önce olsa seni hayatta almazdım, ama artık görebiliyorum ki sen kendi başının çaresine bakabiliyorsun...Ottan haptan uzak dur da ne yapıyorsan yap."
"Eyvallah kanka."
Murat gitti...Ben de biraz bekledim...O sırada Oğuz beni farketmiş olacak ki yanıma geldi.
"Seni daha önce gördüğümü hatırlamıyorum..."
"Ben Hazal...Sizin karşı sınıftayım."
"Ben de Oğuz...Beni tanıyorsundur..."
"Evet, biliyorum.Oğuz Alkor..."
"Ne yapıyorsun burada?"
"Izel'i bekliyorum da, onunla konuşacağım."
"Anladım..."
Ikimiz de sustuk...Sessizliği yine o bozdu...
"Benden pek hoşlanmıyorsun sanırım."
"Yok, sana öyle geliyordur..."
"Bakışlarındakileri görebiliyorum."
"Neler yaptığını biliyorum...Murat'ı bu işlere karıştırma."
Bir an ne kadar malca konuştuğumu farkettim...O, Poker Face'ydi...Bir bildiği vardır elbet...
"Istersen sen de gel...Eğlenceli olacak."
"Bu bir teklif mi?"
"Ben genelde teklifleri kızlardan alırım...Bu benim için değil..."
"Kimin için?"
"Senin için...Murat'tan bahsettiğinde yüzünün aldığı ifadeyi gördüm.Ondan hoşlanıyorsun..."
"Kaçta geliyim?"
"Ne zaman istersen...Murat'ı kaçırma da..."
Oğuz'a o konuşmadan sonra ısınmıştım.

DUYGUSUZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin