Yıldızlar Prensesi ve Altın Çocuk

Lanetler Ailesi Carrowlar

Bugün sabah derselere girdim içimde bir his her dakika izlendiğimi hissediyorum

Cedric Cho ile konuşurken gördüm çok samimilerdi  kütüphaneden sonra hiç görüşmemiştik ayrıca Cedricin benim etrafımda olması onun için iyi olmazdı

Neden onu bu kadar kıskanıyordum ki

Adrian ise kendinde değildi iki üç tehtid mektubu arkadaşlarının ısrarları

Helenayı gün boyunca görmedim odasına gittim

"Helena?"

HR:Lisa...

"Ne oldu bütün gün boyunca yokdun"

HR:Sakin ol ama annem rüyasında anneni görmüş babam rüya kontrolü yaptığını düşünüyor

"Saçmala annem hastanede tamamen kontrol halinde"

HR:Carrow kanını direk taşıyan birini hafife alıyorsun Lisa

"Hiçbirşey  olmayacak"

                               ~●●●~

Nefesim kesiliyor anılarımın arkasından bir ses

Ses:Seni bulucağım elinde sonunda benimle olmak zorunda kalıcaksın seni görüyorum"

Kapkaranlık bir ormandaydım

"Kimse yok mu?"

Karanlığın ardından bir kadın yavaş adımlarla bana yaklaştı  bu o

"Anne"

"Nasıl buldun beni?"

Laura:Hadi ama Andromeda aptal olma beni istedin yanında

"Hayır seni istemedim"

Laura:Veya bunu istedin

*avuçunu açtı ve çeşitli kara büyüler çıkdı*

Laura:Andromeda sen benim kızımsın gücünü istiyorsun çünkü sen bir Black olduğun kadar bir  Carrow'sun 

Carrowların geçmişleri  yarattıkları büyüler kadar karaydı bu yüzden melezin en büyük testekçilerinden biriydileler ayrıca Carrow ailesinin ataları kara büyüye öyle tapıyorlardı çocuklarına kara büyüyü asasız kullanma mirasını bırakmak istediler bunun bir lanet olmasına rağmen bunu her çocuklarına yaptılar ve Lisa da onlardan biriydi

"Gücün çok azaldı değil mi şimdi beni istiyorsun sana gücünü veriyim diye"

Laura:Kesinlikle zeki bir kızsın şimdi bana istedigimi ver

"Hayır"

Laura:Hayır mı?Lisa en sonunda annene geliceksin ve o gün çok yakında

*uyanış*

Sıçradım

Annem burdaydı yakınlarda

                              ~●●●~

Akşam gizlice çıkdım doğruca kütüphaneye ilerledim gizli bölmeye girmenin bir yolunu biliyordum içeri girdim ve Carrow ailesini araştırmaya başladım kitapda kutsal 28 yazan bir kitap gördüm

Her safkan ailenin kendi fotorafları vardı 

Bir sayfa daha çevirdim ve  bir sayfa buldum  annem olduguna  olduğuna  emin olduğum benim yaşlarımda bir genç kız ve ondan bir iki yaş büyük bir kız daha vardı ve onların ortalarında onlardan  büyük duran bir erkek vardı yanlarında ise anne ve babaları vardı

Sayfada Şöyle bir makale yazıyordu:

"Bay Carrow un yarattığı yeni lanet
Bakanlıkda yeni savunma büyüsü olarak kullanıcak çoğu büyücü böyle bir büyünün çok tehlikeli ve farklı bir şekilde bulunduğunu idda ediyor"

Sayfayı çevirdim ve aile üyelerini inceledim annemin fotorafına gelince şok oldum sanki aynaya bakıyordum keskin yüz hatları  beyaz ten kahverengi saçlar annem haklı mıydı gerçekden ona çok mu benziyordum kitabı çantama sokdum ve oradan uzaklaştım

                               ~•••~  

Sabah erkenden kaldığım gibi Profesör Lupinin dersine gitmek için hazırlandım kolumdan biri cekdi

Cedric:Lisa bugün beraber dolaşmaya çıkalım mı?

"Üzgünüm işim var"

Cedric:Peki yarın?

"Cedric işim var"

Cedric arkasını dönüp gitti

Lupinin dersine girdim

RL:Lanetlerin en tehlikesi aileden gelenlerdir

"Peki profesör ya bu lanetlerden birini  taşıyorsak ne olur?"

RL:Dersin sonuna saklayın sorularınız lütfen

Helena:Evet profesör ne olur?

RL:Pekala Bayan Black ve Bayan Rosier  bu konu ile ilgili  bir aratıştırma yapıcaklar bu sizin ödeviniz

Ve zil çaldı

Dışarıya çıkdım Cedrici gördüm yanına gidicekdim ki Cho yu gördüm yine çok yakınlardı

Dik dik Cho ve Cedrice bakıyordum

Helena:Lisa

"Hıı"

Helena:Lisa

"Ne var ya?"

Helena:Bi dogru düzgün cevap ver  neye bakiyorsun?

"Şu kız Cho Chang onu tanıyor musun arayıcı olmasının dışında"

Helena:Fazla bilgim yok

Helenanın ayaklı bir gazete olduğunu bildiğim için o ters terst bakdım

Helena:Tamam tamam...Bu kız bizden bir yaş küçük melez Cedricden hoşlanıyormuş bir zamanlar hatta bazıları flörtleştiklerini bile söylüyor

"Daha fazla?"

Helena:Bu kadar sen onu boşverde Profesör Lupinin şu ödevini yapalım

"Teyzemle konuşabilir misin?"

Helena:Annemle mi? Hayatta olmaz konu büyü olunca çok çekingen

"Hel Carrow ailesinin tek dışarda yaşayan üyesi şuan annen mi?"

Helena:Bilmem evde konuşulması yasak

Helena muggle kökenli bir aileden gelmemesine rağmen evine dönünce öyle yaşıyordu çünkü annemin ablası olan Heven teyze Carrow ailesinin tersi olarak büyü konusunda çekingendi babasının ne işler yaptığını gördüğü için cadı olmasına rağmen büyüyü tehtid olarak algılıyordu

"Peki gidip şu ödevi yapalım"

■BÖLÜM SONU■

Merhabaaaa

Ne zamandır attamıyordum sonunda attım

Kendime geldim biraz