Anti-Hero | TAEKOOK

- 4 -

Uzun bir aradan sonra merhabalar, umarım iyisinizdir. Bölümü daha yeni yazabildim, çok beklettiysem affola. Deprem konusunda da hepimize geçmiş olsun, umuyorum ki bir daha yaşanmaz.
İyi okumalar.
...

"Evdeki mücevherlerden biri kayıp, herkesin üstü aranacak. Zorluk çıkarmayın."

Yoongi'nin söylediği şeyden sonra, arkasından gelen Taehyung ile göz göze geldik. Bana doğru yürüyüp tam önümde durdu. Üzerimi süzdükten sonra gözlerimin içine bakıp hafifçe sırıttı,

"Önce senden başlayalım ufaklık."

Bakışlarımı Jimin'e çevirdim, pür dikkat izliyordu olan biteni. Diğerleri de çok geçmeden yanımıza geldi,

"Ne saçmalıyorsun sen Taehyung?" diye sordu Namjoon hyung, olan biteni anlamaya çalışırken. "Jungkook öyle bir şey yapmaz." diye de destek çıktı Jimin.

Anlam veremiyordum, öyle bir şey yapmayacağımın farkındaydım ama öyle bir bakıyor, öyle bir konuşuyordu ki; sanki ben almışım gibi hissediyordum.

"Tamam o hâlde, görelim bakalım almış mı mücevheri."

Üstüme dokunmaya çalıştığında Jimin girdi aramıza, "Ona dokunma, geri dur."

"Sen karışma Jimin, bırak üzerini arasın. Zaten bir şey varsa çıkacak ortaya."

Araya giren Yoongi'ye gözlerimi kısarak baktım, "Sanane lan yavşak?"

Gözlerini devirip kollarını göğsünde birleştirdi, bakışlarımı ondan çekip bir adım attım ve Jimin'in yanına geçtim,

"Tamam Jimin, bırak arasın."

Jimin emin olmak ister gibi bir bana bir de Taehyung'a bakıyordu, ardından bir adım geriye çekilip derin bir nefes aldı.

Taehyung bana yaklaşıp üzerimi aramaya başlayınca bedenimin kaskatı kesildiğini hissettim, elini karnımdan belime doğru gezdirdiğinde gözlerimi kapatıp istemsizce nefesimi tuttum, birkaç saniye sonra duyduğum cümleyle ister istemez ona baktım.

"İşte burada.."

Elinde tuttuğu mücevhere baktım, imkansız diye geçirdim içimden, ardından onun duyabileceği bir şekilde fısıldadım, "Bilerek yaptın.."

Omuz silkip arkasını döndü ve Yoongi'ye doğru seslendi, "Mücevheri buldum dostum, çağırdığın polise bilgiyi verir, bu ufaklığın suçlu olduğunu anlatırsın."

Kendimi tutamayıp ittirdim arkasından, sendelese de toparlanıp bana doğru döndü, yine ittirdim bağırırken, "Bilerek yaptın, orospu çocuğu seni! Sen koydun oraya!"

"Sakinleş Kook."

"Yemin ederim ben almadım Jimin, o koydu üzerime!"

Jimin bana yaklaşıp ellerini omuzlarıma koydu, "Senin almadığını biliyorum, sakinleş biraz."

Namjoon hyung polislerin geldiğini söyleyince, çok geçmeden kollarımı sıkan başka kollar hissettim. Polisler beni dışarı çıkarmaya çalışırken nefretle baktım yanından geçtiğim adama.

***
"Ben almadııım, ben almadııım, Tanrı onu çarpsın ki ben almadııım.."

"Susacak mısın artık? Parmaklıklar arasına girdin hâlâ şarkı derdindesin."

Başımda bekleyen polis kılıklı sünepenin söylediklerine göz devirip kafamı yasladığım parmaklıklardan başımı kaldırdım.

"Jungkook."