A Love İn ua (AizawaxY/N)

25.bolum

Bu esprilerden gerçekten sıkılmış,bunalmıştım..

Kafamı kaldırıp etrafa göz gezdirdiğimde herkes ayaklanmış daha doğrusu öğrencilerin bir çoğu ayağa kalkmış dans ediyordu.

Bazıları ise sadece konuşuyor,etrafa bakıyor, ilgilenmiyor,neden burada olduklarını sorguluyorlardı..

Ben ise burada bildiğiniz işkence görüyordum. Mirko ise hiç bozuntuya vermiyor ve nugget'ın esprilerine gülüyordu.

Hiçbir şey yapamıyorum, kokteyl içmek istesem hiçbir işe yaramaz bildiğim meyve suyu bu ne içinde bir gram kafa bulacağınız hiçbir şey yok.

Dans etmek istesen nasıl edelim. Normalde ederdim ama garip hissediyorum. Bütün herkes otururken ve öğrencilere bakarken(?) ben dans mi edicektim?

Aslında normalde bunları takmayan biriyim sonuçta onlarla arkadaş gibi olmaya çalışan, rahat hissetmelerini sağlamak isteyen biriyim bu yüzden direk düşünmeden dans etmeye giderdim.

Fakat şu an ne mi yapıyorum öğrencileri izliyorum, kötü esprileri duymamazlıktan geliyorum,
kafamda ki moruğa benzer yaratiğı düşünüyor ve onu gelistiriyordum aynı anda da kedim için aldığım makinanın iyi olup olmadığını telefondan kontrol ediyorum..

Birkaç dakika sonra yanıma kızlar geldi aslında night'ı da çağırdılar ama o çoktan gitmiş -dans etmek için - kızları bekliyordu.

Bende bozmadım ve çok da sevemedigim kokteyliyi kafaya diktim ve kızlarla birlikte ortaya dans etmeye gittim.
Daha doğrusu çok etmedim sadece biraz sallandım..

Biraz dans ettikten(!) sonra yeniden nugget'ların yanına geldim.
Bu sefer ayakta durmaktan yorgun olduğumdan morugun yanına oturdum.

O ise yüzünden pek anlasilmasa da muhtemelen buraya geldiği ve su an da uyuyamadigindan dolayı sinirli,dokunsan küfredebilecek bir his içindedir muhtemelen..

Ona bakmayı bıraktım ve önüme dönüp hala bıkmadan espri yapan daha doğrusu deneyen şahısa baktım, öyle acınası durumdaydım ki şu an.

Telefonuma Ella'dan mesaj gelmişti. Hayret liseye başladığından beri ilk defa yazmıştı.

Ve mesajda da anlamlı bir şey yoktu sadece bir kaç anlamsız kelime. Bu kız kafa mı biliyordu, benle dalga mı geciyordu yoksa içti de böyle mi yazıyor bilmiyorum ama hiç iyi olmadığını biliyordum.

Açıkcası telefon etraftaki görüntüye hele nugget'ın esprilerinden daha çok dikkatimi çektiği için telefona bakicaktım.

Arkama yaslandım, telefon şifresini girdim ve bir şeyler bakmaya başladım. İzlenme hissinden dolayı sağ tarafa baktığımda moruğun doğrudan telefonuma 'bu mal böyle şeyler mi izliyormus? Bu nasıl şey?' der gibi baktığını görünce sayfayı değiştirdim.

Kediler alakalı çok bir şey bilmediğimden dolayı-ki evde bir kedi de var- kediler ile alakalı bir şey açmak istedim.

Ve açtığımda 'bu nasıl şey?' bakışları 'bunlar nasıl şeyler?' bakışlarına döndü. Bingo, işte zayıf ....
yanın,kediler

Kedi videolarını daha çok açtıkça onun izlemesi ve koltukta(?) daha çok dikleşmesi bir oluyordu.

Bende ne yapıyordum? Tabii ki daha çok açıyordum..

Ve evet kafamda kurduğum moruğa benzer yaratığın artık kedi gibi bir görünüşü de var..

.
.
.
.
Saatler olmuştu ve ben eve gelmiştim. Gerçekten yorulmuştum.
Bir de bunun üstüne ise gitmek eziyet gibi bir şey olucaktı..

Üstümü çıkartıp rahat bir şeyler giyince o kadar tarif edilemez bir his kaplamıştı ki içimi , analatamazdım..

Daha sorna ise yukarı çıkıp yatağa kendimi attım, atar atmaz da uyuya kaldım..

Hello
Evet baydir yazmiyorum çünkü fikir gelmiyor uhu. Fakat fikir geldiginde de yazacak şarjım olmuyor... Neyse heh en yakın zamanda yeni bölüm fikri gelmesi dileği ile baiii