Revenge Games

00.07

Park Jimin müzik odasına oturmuş yanındaki jeon jungkook'u görmezden gelmeye çalışarak Matthew'i bekliyordu. Aslında jungkook'u.

"Kimi bekliyorsun Park" Jimin kafasını yan tarafa çevirmiş ve tiksinti duyduğu o bedene bakmıştı. " Seni ilgilendirmez Jeon"

Jungkook her ne kadar çok ilgilendirir demek istese de susmuş ve Jimin'i nasıl göndereceğini düşünmüştü.

"Matthew az önce bana bugünlük resim odasını kullanmak istediğini söyledi" Jimin gözlerini belertmiş ve jungkook'a bakmıştı. Vücudundan geçen adrenaline an be an şahit oldu Jungkook.

"Yoksa onunla sikişmek için mi burdasın pis ibne" Jimin gözlerinin dolmasına engel olamadan aniden ayağa kalkmıştı.
"Sen kim oluyorsun da bana hakaret ediyorsun?"

Jungkook karşısında ağlamamak için zor duran ama aynı zaman da hâlâ meydan okuyan güzel çocuğa yarım ağız sırıttı.

"Matthew'in homo bir ailesi var sanıyordum. Sanırım bu bilgiyi onlarla paylaşmalıyım ha, Ne dersin Park?" Jimin gözünden düşen tek damla yaş ile sordu.

"Ne istiyorsun Jeon" jungkook belkide hiç bu oyunlara bulaşmadan intikam almak için bir yol daha bulmuştu. "Tüm okulun önünde benden özür dileyeceksin Park, yapabilir misin?"

Jimin'in ağzından bir hah nidası kaçmıştı. Jungkook derin bir nefes alıp hayal kırıklığı ile kapıya doğru yürümeye başladı. "Seni ve matthew'i yan yana gördüğüm an ölüm anın olur Park. Onu seviyorsan riske atmak istemezsin değil mi?"

Jimin'in sessizliğine karşılık gülümseyip çıkmıştı odadan. Kendini hemen yandaki kazan dairesine atıp Jimin'in çıkmasını bekledi. Kendisinden 3-4 dakika sonra kıpkırmızı gözlerle odayı terk eden jimin'e karşı pişmanlık duymuyordu.

Yaklaşık 10-15 dakika kadar sonra da asıl planına devam etmesi gerektiğini düşündü.

Matt:
Ben geldim ama sen yoksun
Gelmeyecek misin

Chimjim:
Özür dilerim
Düşündüm ve hiç riske atmaya gerek yok
Okulda buluşmayalım

Matt:
Beni anladığın için sağol güzelim
Seni seviyorum

Chimjim:
Bende seni çok seviyorum
Her şeye rağmen