𝐌𝐞𝐝𝐲𝐚//𝐓𝐨𝐦 𝐑𝐢𝐝𝐝𝐥𝐞
*
Berbat bir fikirdi.
Her gün,her saat defterimden bir şeyler okumak berbat bir fikirdi.
Günde uyuyabildiğim bir-iki saati bile uyuyamaz,zihnimdeki yankıları ve sesleri susturmaz olmuş,
kendimi her an ihtimaller üzerinde düşünürken bulmuştum.Bazen birkaç dakika uykuya dalıyordum fakat uyanıp kendimi kızlar tuvaletinde,bileklerim kanlar içinde buluyordum.
Bundan bıkmıştım.
Bilinçli olmuyordu bile.
Cam parçalarıyla bileklerimi kestiğimi hatırlamıyordum bile.
Sadece acı hissediyordum ve uyanıyordum.
Bir kâbus gibiydi.
İyice paranoyak olup uyuyamamaya başlama sebebim de buydu.
Bileklerimde kesik olmayan kısım kalmamıştı.Daha derine gitmesinden deli gibi korkuyordum.
En kötü yanıysa canımın her hareket edişimde yanmasıydı.Ya da bunu kimseye söyleyememekti.
Bella ve Cissy bile artık benim için güvenilmez olmuştu.Aramıza duvarlar örmeye başlamıştım bile.
Meda ise...korkardı.Kendime zarar vermeye devam etmemden.Anneme giderdi,her şey daha da boka sarardı.
En acınası durum ise onlardan başka kimsemin olmamasıydı.Lanet 7, koskoca yedi yılım sadece kız kardeşlerimle geçmişti.Evet,etrafımda insanları istemiyordum ve bu durumdan şikayetçi değildim.
Sadece beni anlayan birini isterdim.
Yaralarımı saran...Dolaptan mayolarını çıkartan Cissy'i izledim.
Kasım ayına yeni girmiştik.
"O bakışı çok iyi biliyorum,henüz çıldırmadım Phoebe."
Bella lavabodan çıktı.
"O kediciklere,yılanlara meydan okumamaları gerektiğini öğretmeliyiz!"
Andromeda okuduğu kitaptan başını kaldırdı.
"Kaç Galleon'ına bahse girdiniz?"
Omuz silkti.
"Para umurumda değil.O lânet göle girip hepsinin surat ifadesini görmek için sabırsızlanıyorum!"
Cissy hâlâ umursamazca mayo seçmeye devam ederken,etrafta gezindi,bakışlarım.
Bugün öğleden sonra dersimiz yoktu.
Bu da demek oluyordu ki,akşam Riddle'ı ah,pardon Lordu ziyarete gidebilirdim."O sırıtışın anlamını çok iyi biliyorum ve ürkmeye başlıyorum,Phoebe iyi misin?"
*
Bella beni de peşlerinden sürüklerken,direnmeye çalışıyordum.
Birbirine gövde gösterisi yapan birkaç aptalı izlemek,ilgimi çekmiyordu.
Bileğimi ellerinden kurtararak çimlerin üzerine oturdum.
Omuz silkerek göle iyice yaklaştı.
Gerçekten bu saçmalıklar ilgimi çekmiyordu.Sadece mezun olup gitmek istiyordum.
Belki başka ülkelere?
Amerika kulağa güzel geliyordu.
Orada büyük bir sihir bakanlığı olduğunu duymuştum.
Ortalamanın üzerinde olan notlarım ve Black soy adım(!) orada rahatlıkla işe girmemi sağlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐒𝐢𝐥𝐞𝐧𝐜𝐞 [𝐓𝐨𝐦 𝐑𝐢𝐝𝐝𝐥𝐞]
FanfictionLal. İnsanlar,konuşamayanlara böyle seslenirdi değil mi? Peki ya konuşmak istemeyenler. Onlara ne denirdi? - "Eskiden severdin yağmuru,şimdi ne değişti?" - !𝐛𝐲//𝐚𝐠𝐧𝐞𝐬𝐫𝐢𝐝𝐝𝐥𝐞¡ [𝐚 𝐭𝐨𝐦 𝐦𝐚𝐫𝐯𝐨𝐥𝐨 𝐫𝐢𝐝𝐝𝐥𝐞 𝐟𝐢𝐜𝐭𝐢𝐨𝐧] |𝐛𝐱𝐠|