Secret Love / SOPE

partner

selam bayadir yoktum cunku hic vote veya yorum gelmiyor, bu yuzden de yazasim olmuyor ama ben sopefull olarak sope askima olan ozlemimden yazmaya kadar verdimm! neyse lutfenn vote ve yorum atin sizi seviyormm
—————————————————————————————
   Önümde eğildi ve "Her işini ben hallediyorum." diyerek ayakkabı bağcıklarımı bağlamaya başladı.

   "Yoon napıyorsun, kendim bağlayabilirim. Beni küçük bir çocuk gibi görmekten vaz mı geçsen?" dedim azıcık utanmış bir tavırla. Yoongi bağıcığımı bağladığı için aşagıdan yukarı doğru bana baktı, Tanrı'm bu çocuk ya oyuncu ya da ünlü olmak zorundaydı. Zaten bir kaç müzik aleti çalıyordu, bu yakışıklığı boşa gitmemeliydi.

   "Hoseok, sen daha miniciksin, daha kendine sahip çıkamıyorsun bırakta yapayım işte." dedi ve ayağa kalktı. Ayakkabılarıma baktım, bağcıklarım sımsıkı bağlanmış, asla çözünmeyecek gibi duruyordu. Yoongi'ye teşekkür ettim. "E hadi gidelim geç kalıcaz yoksa." dedim aceleyle saatin farkına vararak. 4 gün sonra gösterimiz vardi ve ben neredeyse hiç prova yapmamıştım. Zaten koreografileri çok cabuk öğrenirdim. Bu yüzden çok dert etmezdim.

Yoongi'yle arabaya doğru yürüyorduk, Yoon arabanın anahtarıyla uzaktan arabayı açtı. Daha sonra o sürücü koltuğuna, ben ise yan koltuğa oturdum.

Arabanın içi çok sessizdi. Konu bulmaya çalışırken aklıma Yoongi'nin Daegu'dan hoşlandığı çocuk geldi. Hemen Yoongi'ye "Yoon beni Daegu'ya götüreceksin di mi?" diye sordum. Yoon kafasını bana çevirerek "Hoseok senin performansın var o ne olacak?" diye sordu. "Pazartesi gideriz, bir iki gün devamsızlık yapsakta bir şey olmaz." dedim heyecanımı belli eden bir tonda konuşarak. Yoongi bir kaç saniye cevapsız kaldıktan sonra, "İyi tamam ama sakın çocuğa bir şey soylemiyorsun." dedi Yoongi telaşlı bir sesle. "Pazartesi Daegu'nun maçı var, ona gideriz." dedi. Heyecanlı bir tonda "Çocukta gelecek mi?" dedim Yoongi'ye. O ise bana kafasını sallayarak cevap verdi.

Okula gelmiştik. Benim provam olduğu için derslere girmiyordum. Yoongi'den ayrılır ayrılmaz prova odasına gittim. Daha başlamamıştı, hoca sınıfta değildi. Ben tam Jimin'e selam verirken hocamız içeri girdi. "Merhaba çocuklar, 4 gün sonra performans sergileyeceksiniz, önümüzdeki 3 gün boyunca günde 3 saat buraya gelmenizi istiyorum, biliyorsunuz bu önemli bir performans. Değişik olduğu gibi, estetik olmasını istiyorum. Anlaştık mi?" dedi. Herkes hep bir ağızdan "Anlaştık" diyince hoca şarkımızı açtı. Jimin'le hala eştik, dans etmeye başladık.

Belki 5 belki ise 6 tekrardan sonra ilk molamızı verdik. Herkes kendi yerlere ya da boş bulduğu koltuğa attı. Ben ise dışarı çıkmış Yoongi'yi bekliyordum. Yoongi beni 2-3 dakika önce aramış, bir şeye ihtiyacım olup olmadığını sormuştu. Bende su ve yiyecek bir şeyler istediğimi söylemiştim. O yüzden şuan Yoongi'yi bekliyordum.

    Kapının yanındaki bank oturmuş, telefonumla oynuyordum. Yanıma bir beden oturdu, kim olduğuna baktım. Yoongi'ydi. Gülümseyerek, "Günün nasıl geçti?" diye sordum. O ise elindekileri bana uzatarak, "Bana değil, sana sormak lazım bitmiş bir haldesin." dedi. Kıkırdadım, haksız sayılmazdı ama ben dans ederken yorgun olduğumu asla hissetmezdim. Dans benim yaşam kaynağımdı.

    "Biliyorsun, her zamanki halim." dedim. Yoongi'nin bana aldığı sandiviçi yemeye başladım. Salam sevmezdim, Yoongi'de bunun yüzünden domatesli peynirli almıştı. Yoongi'ye "Pazar performansa geleceksin di mi? Gelmezsen döverim seni." dedim sinirli bir tavırla. Kıkırdadı ve "Çok korktum, eğer gelmezsem Hoseok beni yumuşacık elleriyle öldürür." dedi. Şakasına tehtidkar bir bakış attım.

   "Geleceğim ama..." dedi çekingen bir sesle, "Senin partnerin olarak."
—————————————————————————————
evettt bir bölümün sonuuu. uzun bi aradan sonra baya uzun bir bolum yazdim umarim begenirsiniz diger bolum biraz daha kaos ortami olabilir ;) love u sopefullers.