4

34 7 28
                                    

Yeni bölümden herkese merhabaa :)                                                                                                              Öncelikle hepimize geçmiş olsun , bildiğiniz üzere ülkemizde 6 şubat tarihinin de art arda 2 tane 7.8 şiddetinde deprem oldu . Bu deprem kimiz hayatını yarım bıraktı , kimimizi sevdiklerinden ayırdı , kimimizin emeklerinin bir dakika içinde enkaz altında bıraktı ve daha sayamayacağım bir sürü kötü şeyi peşinden getirdi . Ülkece zor durumlar yaşıyoruz umarım en kısa sürede de normalleşiriz. Bu yaşananları unutmayalım , normalleşme unutmak değildir . Sırf bir kaç insan  evine daha fazla para götürecek diye şuan binlerce insan enkazın altında , umarım hepsi bir gün cezasını alır . Neyse ben sizi fazla tutmayayım. Umarım bu durumda bile yüzünüzde küçük bir tebessüm oluşturabilirim . :)


Bu gün kafeye gidecektik . Uzun zamandır evime uğramıyordum - uğramaktan korkuyordum -  belki bu gün annemi ikna edebilirimde akşam yatağımda yatarım. İçimde ki umut kırıntılarını bir kenara bırakıp aynaya baktım . Kimi kandırıyordum ki beni annem bile istemiyor , her zaman böyleydi . Eve gittikten sonra yine bir şey olacak ve yine ben nenemde kalacağım . Nenemi ne kadar çok sevsem de ona da yük oluyordum bir türlü insanlara iyi gelmiyordum  onlar için sadece bir yükten ibarettim , büyük ihtimalle bu gün tanışacağım insanlarda beni sevmeyecekti sahi ya kimler gelecekti . Akın sadece dershaneden olduklarını söyledi . Geçebileceği kadar güzel geçer umarım ne kadar kötü durumda da olsam içimde hâlâ umut tohumları besliyordum umarım onlarda bir gün ağaç olur .  Aynaya baktım yeni uyandığım için gözlerim şişti ve göz altlarım mordu , dudak etlerimi sürekli kopardığım için yara doluydu , tenimde soluktu , böyle gözükmek istemediğim için hafif bir makyaj yaptım  -nenemin evindeki makyaj eşyalarım çok azdı - üzerime de geniş bir kahverengi sweat altıma da kalın bir kahverengi pantolon giydikten sonra siyah montumu üzerime geçirip çantamı aldıktan sonra evden çıktım . Aşağı indiğimde Uzay'la Akın beni bekliyorlardı . Ben tek başıma gideceğimi sandığım için beni şaşırtmıştı bu durum . Akın gülümseyerek beni yanına çağırdı . Hızlı hızlı yanlarına gittim . Bir arabanın önünde bekliyorlardı ikisi de arabaya yaslanmışlardı akın ilk gördüğüm gibi bol bir siyah sweat ve yine aynı renkte pantolon giymişti . Uzay da Akın'la aynı giyinmişti ama tek fark o kot ceket giymişti ve elleri ceketinin içindeydi . Yanlarına gittiğimde ikisi de gülümseyerek beni karşıladılar aynı şekilde onlara karşılık verdim . ''Binsene '' bunu diyen Akın'dı arabayı gösteriyorlardı Uzay'la birlikte  arabalarımı vardı ha gerçi ne bekliyorum kendilerine ait evleri de var , neyse buna niye bu kadar takıldıysam   iç sesimi susturup arabaya bindim . İç sesim her şey hakkında konuşurdu bazen o kadar çok konuşuyor ki başım ağrıyordu .  Yol boyunca suskunduk tek ses Uzay'ın açtığı şarkıdan geliyordu mimiklerine bakınca şarkıyı sevdiği anlaşılıyordu . Şarkı şöyle diyordu 

Kalbini bana ver şüphelerine değer

 Herkese bileniyorum 

 Hepsine bi yetersin kalanına da

 Sen ne kadar özelsin, ne fena 

 Bilmediğimi sanma kimselere inanma

 Bileniyorum

Hepsine bi yetersin kalanına da 

 Sen ne kadar özelsin, ne fena, ne fena

Son Feci Bisklet'in Torna   şarkısıydı -sevdiğim şarkılar arasında-  Uzay bu şarkıyı dinliyorsa demek ki müzik zevki iyi imiş  aynen öyle iç ses. Geldiğimiz kafe çok tatlıydı her yerde kitaplar vardı içeri girdiğinde alıyordun kahve ve kitap kokusunu çok hoşuma gitmişti . Boş zamanlarımda gelebilirim . Bize sallayan bir kaç kişinin yanına geçtik . Diğerlerini tanımadığım için Uzay ve Akın'ın orta  sına oturmuştum . Burası güvenli gibi geliyordu . Karşımdaki kız tanışmak için ellerini uzatınca biraz gerilmiştim . Çok fazla bekletmeden bende onun elini sıktım.

Gökyüzünde kavuşalım sevgilimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin