HOT | minsung

04

Oylamayı ve yorum yapmayı unutmayın<3
______________________________________

"Yemin ederim o gerçekten iyi biri! Onunla kütüphanede tanıştım, bir şiir kitabı okuduğu hakkında yalan söyledi ama o iyi bir çocuk." Seungmin üçüne anlatmaya çalışıyordu. Jisung omuz silkti.

"Yani o bizimle yaşıt mı?" diye sordu Felix, "Demek istediğim, alt sınıflar havalı ama bu yüzden mi öğle yemeğini kaçırdın?"

"Bazı işler vardı. O yüzden Hiro hyunga yardım ettim ve o çocukla tanıştım. O sevimli bir uwu." diye açıkladı Seungmin, Hyunjin kaşını kaldırdı.

"Pick me bir uwu olduğunu düşünüyordum?" Hyunjin Seungmin'e sorular soruyordu ama Seungmin omuz silkip cevapsız bıraktı.

Seungmin "Hayır, öyle biri değil. Sevimliler her zaman kazanır. Bende sevimliyim, yani ben kazandım." diyerek parmaklarını saçlarının arasından geçirdi. Seungmin'in dediğinden dolayı Jisung kusar gibi yaptı, diğer iki çocuk ise iç çekti. "Neyse öğrenci konseyi başkanının odasının önünde buluşacağımızı söyledim." dedi Seungmin.

Felix "Ah, biz öğrenci konseyi odasında yiyoruz, tatlım. Hiç gitmedim ama başkanın odasına bir çok kez gittiğinden eminim!" dedi heyecanla. Hyunjin burnunu çekti, Felix'in aptalca davrandığı anlar aklına gelmişti.

"Ah, işte orada!" Seungmin gözlerini telefondan ayırmayan esmere göstererek söylemişti. "Minho hyung! Bak garip arkadaşlarım, korkunç kas tişörtlü çocuk ve ikonik aptal ikiliyi getirdim!"

Minho başını kaldırıp baktığında Seungmin'in ona doğru koştuğunu ve kollarını açarak geldiğini gördü. Minho da gülümseyip kollarını açtı ve sarıldılar. "Sana da merhaba Seungmin." dedi.

"Felix ve Hyunjin'i eminim tanıyorsundur." dedi ve esmer çocuğu göstererek "Bu sincap çocuk ise Jisung. Felix'in diğer yarısı, beyin hücrelerini paylaşıyorlar." dedi. Felix, Seungmin'inin dediğine başını kuvvetlice sallayarak katıldı.

"Tanıştığıma memnun oldum Jisung. Ben Minho, yeni öğrenciyim. Son sınıfım! Bana hyung diyebilirsin ama nasıl istersen öyle de, sorun değil."

Jisung, Minho'yu süzdü. Güzel çocuk. "Bende..."

Minho gülümsedi, istemsizce kelimeler ağzından çıkıyordu. "G-gerçekten tatlısın. Yanaklarını sevdim."

Jisung'un gözleri açıldı, bu tuhaf durumdan dolayı boynunu kaşımaya başladı. Gözlerini kaçırarak, "Teşekkürler..." dedi.

Minho dediğinin farkına vararak gözlerini kırpmaya başladı, "Ü-üzgünüm! Sadece insanların sevimli özelliklerini göstermeyi seviyorum. Yanaklarında bunlardan birisi.

"Oh, oh oh! Sonraki benim!" dedi Felix zıplarken.

"Ah, seninki kolay Felix. Çiller her şeydir." dedi Minho tereddüt etmeden, "Ve Hyunjin sende göze en çok çarpan şey gözünün altındaki benin."

"Teşekkürler, bu gerçekten-" Jisung Hyunjin'in sözünü kesti.

"Evet, evet anladık. Şimdi, artık yemeye gitsek mi? Açlıktan ölüyorum." dedi Jisung şirin bir şekilde.

Seungmin iç çekerek, "Jisung sadece aç, endişelenmeyin." dedi.

Minho "Ah, tabii ki. Umarım iyi arkadaşlar oluruz Jisung." dedi el sıkışmak için elini uzatırken, ama Jisung görmezden gelerek kapıya doğru yürümeye başladı.

"Tekrar etmek istemiyorum ama açlıktan ölüyorum."

Kapı kapandı, Minho yanındaki üç çocuğa baktı. "Yanlış bir şey mi yaptım? Yanakları hakkında dediklerim yüzünden mi?"

"O her zaman yeni gelenlere böyle davranır." Felix "Gerçekten aptalca ama Jisung şeylerden nefret ediyor..." diye itiraf etti. Minho, Felix'in yüzüne sorarcasına bakıyordu. Felix'in yerine Hyunjin cevap verdi, "Seksi çocuklardan."