Detention. [MINSUNG] 📖

[S] Kirpik

Minho'nun ağzından

Şoka girmiştim. Sadece o mu gözaltı yemişti? Korkudan bacaklarımın üstünde birleştirdiğim ellerimi birbirinden ayırıp kafamı kaşımaya başlamıştım. Bu senaryo iptal edilmeliydi ama.

"Bay ji- şey yani Han.. Demek ki sadece sen gözaltına gelecektin hahahahaha..."

"Evet Lee Know hyung. Evet.

Kafasını kaldırmış ve göz kapaklarının altından bana bakarken söylemişti. Ne kadar ondan nefret ediyor olsam da bu bakışı beni çılgına çeviriyordu. Sadece bana böyle bakarak bile beni kölesi yapabilirdi.

"Hey hyung. Ne oldu alt takımlarda bir hareketlenme var sanki."

Diyerek işaret parmağıyla pantolonumdan fırlamak üzere olan sertliğimi gösterdi. O an utancımdan ne yapacağımı bilemedim ve elimle kapatmaya çalıştım. Buna gülüp bana yaklaşmıştı ve tekrardan tişörtümün ve ceketimin altından elini geçirip sırtımda gezdirmeye başlamıştı.

"Konuşkan değilsin herhalde hyung. Olsun gerçi bu seni daha şirin yapıyor."

"N-ne yapmaya çalışıyorsun han.."

"Seni. PUAHAHA!"

Bir anda gelen sinirle han'ın kolunu yakalayıp öğretmen koltuğuna oturmuş sonradan han'ı kucağıma oturtmuştum. Olduğum ortamlarda aşağılanan olmak yerine durumu tersine çevirmek en iyi yaptığım şeylerden idi. Han ise ortama uymak için pantolonumun şişen noktasına yerleşip ileri geri sürtünmeye başlamıştı.

"Bunu biri yakalarsa neler olacağını biliyorsun değil mi han."

"Çokta umrumda. Bizim eski matematikçi hyunjinle yaptılar diye atılmıştı. En fazla kovulursun Lee Know hyung hehe. Şuan bayağı bir ihtiyacın gibi bakıyorsun haberin olsun. Saklamaya çalıştığını bile zannetmiyorum."

Alt taraflarımız birbirine sürtüyordu bu yüzden istemsizce ağzımı aralayıp derin derin nefesler alıyordum.

"Ben başka öğretmenlere benzediğimi zannetmiyorum. Ne kadar belli etmesem de çok eğlenceli bir
adamımdır."

"Woww! Lee Know hyungumuzun götü bir kalktı sanki he?"

Dedikten sonra kendini biraz kaldırıp bırakmıştı. Bir anda erkekliğimde hissettiğim ağırlıkla ağzımdan minik bir inleme kaçmıştı. İnlediğim için hava alan dudaklarımı ıslatıp Han'ın boynunda gezdirmeye, bazı yerlere öpücükler bırakmaya başlamıştım. Ensesine inip hafifçe ısırmıştım. Bu yüzden bana küçük bir inilti sunmuştu. Keyif aldığı her yerinden belliydi.

Okuldaki ilk günüm gerçekten böyle olmak zorunda mıydı? Ama ne yapalım. O başlattı. Çocuk gibi olan ve hemen ayak uyduran benim gerçi. Her şey fazla hızlı gelişmişti. Tek umudum birinin bizi görmemesiydi.

"Lee Know hyungunun götü değil de başka birşeyi kalktı sanki. İyi bir öğrenci olup yardım edecek misin Hanji?"

"Tabii ki de Lee Know hyungg~ hem de büyük bir zevkle."

Bir anda kucağımdan inerek bacaklarımın başladığı yere kadar inip kocaman küre gibi gözleriyle bana bakarak ağzıyla kumaş pantolonumun fermuarını indirmeye başlamıştı. En sonuna kadar indirince iyice bana baktı ve konuşmak için ağzını araladı.