Merhaba ben Güneş :)

44 2 1
                                    

Selam arkadaşlar. Çook uzun süredir buralarda yoktum. Ve tekrar dönmem gerektiğini hissettim. Çünkü burayı seviyorum. Biliyorum diğer tüm hikayelerimde yarım kalmış oldu. Ama istek olursa herhangi birine devam edebilirim. Ama öncelik bu hikayede. Çünkü içinde yaşanmışlıklar var ve gerçekten kurgusunu uzun süredir düşünüyordum . Umarım beğenirsiniz :)



"Hadi çabuk ol " dedim çantamın içine tüm kitaplarımı sokuşturmaya çalışırken . "Acelemiz yok Güneş. " hayır anlamıyorum nasıl olmaz ? Dışarıda mükemmel bir hava varken neden okulda biraz daha zaman geçirelim ki değil mi ?


Adımın Güneş oluşundan mıdır yoksa yapı meselesi midir bilinmez ama sürekli yüzüme güneş vururken sokaklarda deli gibi koşup eğlenmeyi çok seviyorum. Hayır gerçekçi olalım ölüyorum bayılıyorum . Çoğu gencin aksine aslında okulda ne kadar durmak istemiyor gibi gözüksemde ben okuldada fazlasıyla eğlenen biriyim. Kısacası ben her ortamda her daim gülen kişiyim. Evet o benimm.


Sude'nin kolundan çekiştirerek sonunda koridora çıkabilmeyi başarmıştım. Kalabalık bir liseydi bizimki. Orta dereceli bi özel okul. Her okulda olduğu gibi her tipten insan vardı. Hiç konuşmayıp tek takılanlar, kendini diğerlerinden bir tık daha üstte görenler, çalışkanlar, gotikler vb. Peki ben mi ? Aslında kendime özel bi kategori açmam gerek sanırım. Yada bilmiyorum . Kimim ben ?


İnsanları incelemeye devam ediyordum ki karşıdan Batıkan'ın geldiğini gördüm. "Nasılsın bebeğim" dedi biraz yaklaşarak. "İyidir Batıkan bilirsin aynı " diye cevap verdim. "Bilirim bilirim de sen yinede göstermeye ne dersin ? " dedi mavi gözlerini göğüslerime dikerek. Dilimi çıkartıp yanından ayrıldım.

"Kızım tatlı çocuk işte daha ne istiyorsun ? " dedi Sude şaşkın bakışlarıyla. Sude biraz kas delisi biraz yakışıklı çocuk takıntısı olan bir kızdı. "Bana göre değildir bu işler biliyorsun " dedim çantamdaki sudan bir yudum alırken. "Ortaokulda sadece bir kişiyle çıktın Güneş. Sence zamanı gelmedi mi ? " Sude bazen fazlasıyla saçmalıyordu. Ne yani biriyle birlikte olmam şart mıydı ? İstemiyordum. Ben insanlarla hep eğlenen tipim . Birisiyle sevgili olup ayrılıklar yaşayıp derpresif modlara girmeye hiç meraklı değildim. Sude'nin bu konuyla başımın etini yiyeceğini anladığımda işim varmış gibi yapıp yanından ayrıldım.


Müzik,güneş ve ben . En sevdiğim üçlü buydu işte. Sokakda şarkılar mırıldanıp yürüyordum. Okul çıkışı olduğu için etrafta birkaç arkadaşımı gördüm. Onlara el sallayarak selam verdikten sonra deniz kıyısı bir yere geldim. Okulların kapanmasına 3 ay vardı ve tatil için nereye gitmem gerektiğini düşünüyordum . Kayalıkların yanına gidip bir tanesinin üzerine çıktım ve kollarımı iki yanımda açarak rüzgarın ve güneşin bedenimde süzülmelerine izin verdim . O kadar güzel ve huzur vericiydiki.. Ayaklarımı öne arkaya sallamaya başladım. Sanki gökyüzünde uçuyor gibiydim. Biraz daha öne gidip daha uzaklara uçmayı hayal ettim. Birden tozpembe hayaller kayboluverdi ve kafamdan aşağı buz gibi bir hisler irkildim. Denize düşmüştüm ! Hadi ama bu nasıl olurdu . Bir elin belimden çektiğini hissettiğimde arkamı döndüm . Birisi beni kayalıklara çıkarttı. Kendi kendime gülmeye başladım.

"İyi misin sen ?" dedi ıslanmış saçlarımı arkaya atarken. "İ-iyiyim sadece sen ne yaptın " diyerek gülmeye devam ettim. Sinirlenmiş olacak ki ciddi bir yüz ifadesiyle "İntihar eden birini kurtarmaya çalışıyordum" dedi. Bunun üzerine bir kahkaha daha attıktan sonra "İntihar için fazla neşeliyim " dedim.

Aşık Olmak İçin Çok NeşeliyimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin