DDDY 7!

130 20 36
                                    


2 GÜN SONRA...

Kız sabah erkenden kalkıp yürümeye çıktı. Temiz orman havası iyi gelecekti. Ormanın içinde koşarken Derek'in evine geldiğini fark etmedi. Burası onun evi olduğunu biliyordu. Kapıyı tıkladı ama kimse açmadı. Başını yukarı kaldırıp evi süzerek geri giderken 3 basamaklı merdivenin ilkinde ayağı takılıp düştü. Bir şey olmamıştı ama ayağı ağrıyordu. Kalkmaya çalışıyorduki arkasından gelen sesle durup o tarafa baktı. 

''Neden buradasın?'' Derek ciddiyetle kızın yanından geçerken sordu. 

''Ayy ne kadarda güzel karşılayış bu. Sanada merhaba Derekcim.'' kız aklına gelen şeyle ahh diye ses çıkarıp ayağını sıkıca tuttu. Adam arkasını döndüğünde hala kalkmamış kızı ayağını tutarken görüp yanına geldi. Kızı diz ve omuz altından yakalayıp kaldırdı ve eve doğru yürüdü. 

Kız sahte sahte çığlıklar atarken arada bir tek gözünü açıp adamın tepkisine bakıyordu. Derek eve girip kızı koltuğa oturttu. 

''Nasıl hala hayattasın anlamadım az önce 3 basamaklı merdivenden yuvarlandın! Bundan sonra sakar olmamaya çalış'' dedi adam arkasını dönüp giderken. 

''Tamam babacık o iş bende'' dedi kız yumruğunu iki kere göğsüne vurup iki parmağını adama doğrultarak. 

Derek kaşlarını kaldırıp arkasını döndü ve kıza bakıp ''Efendim?'' dedi gözlerini kısarak. Kız gülümsemesi adamın yüz hattıyla yavaş yavaş soldu yok bir şey der gibi kafasını sallayıp başka tarafa baktı. Adam bir şey demeden kızın yanına gelip elinden çekip kaldırarak kapıya sürükledi ama sert davranmayarak. Kızın canının acımadığını biliyordu öyle olsaydı ya hissederdi yada kız birazda olsa topallardı. 

Kızı kapıdan dışarı çıkarttıktan sonra son kez ona baktı. Kız kolunu sertçe adamdan çekip ''Tamam be gidiyoruz yemedik evini'' diye atarlanarak gitti yoluna.

Arkadaşlarını aradı ama açmadılar evine gidecekti mecbur. Eve girip annesinin salonda uzandığını görünce yanına gitti.

''Anne hadi kalk piercing yaptırmaya gidelim'' dedi Davis. Annesi doğrulup düşünür gibi yaptı ve gülümseyip ayağa kalktı aslında başka bir planı vardı. Birlikte evden çıkıp arabaya atladılar. Bir araba mağazasının önüne geldiğinde Davis annesine baktı.

''Anne arabayı satma ne olur'' diye yalvarır gibi yaptı. Annesi gülümsedi.

''Hayır tatlım sana yeni araba alacağız. Doğum günün yaklaşıyor değil mi'' dedi.

''Anne doğum günüme daha 11 buçuk ay var yeni 18ime girdim'' dedi göz devirerek. 

''Hayatım sen Ann Morningstar'ın kızı Davis Morningstar'sın okula yaya gitmeni istemiyorum hem arkadaşlarının tamamı bir arabaya sahip'' diyerek arabadan indi. 

Davis kararsızlık içinde kalırken arka taraftan örtülü olan araba dikkatini çekti gidip örtüyü çektiğinde kararını verdiğini annesine söyledi bir 'lamborghini invincible' seçmişti.

Annesi fiyatı görünce kızına gözleri çıkacakmış gibi kızına baktı. Davis dudağını büzüp 

''Annecim ben bir MorningStar kızıyım değmezmi'' dedi. Annesi kızının ilk defa böyle gururla soyadını ağzına aldığını duyunca parayı ödeyip çıktılar. Davis arabayı sürebilmek için gece boyunca annesini uyutmadan kendisine öğretmesini sağladı.

.

 Sabah tam okul zili saatine okulun avlusuna havalı bir giriş yaptı. Jackson'un daha düşük model arabasının ve Stiles'in jipinin ortasına park etti. İndiğine arkadaşları arabanın yanına toplandılar. ''Araban yıkılıyor Davis nasıl başardında aldırdın bu arabayı?'' dedi Liam arabanın etrafında Stilesla 3.turunu atarken

''Annem doğum günüme aldı'' dedi. Stiles'in jipine yaslanarak. Kira Davis'in yanına yaklaşıp ''Duydunuzmu Erica evleniyormuş.'' dedi. 

''Sevgilim senin haberin olmayan bir dedikodu varmı acaba'' dedi Kiraya sarılırken. Allison onlara bakıp kusma taklidi yaparken ''kesin hamile yoksa babası yaşında adamla niye 18 yaşında evlensin'' dedi. Davis boşverin gider yer içer geliriz işte deyip sınıfa doğru yürüdü.

.

Davis son ders çok sıkılmıştı ve çantasını alıp çıktı. Arabasına binip ormana doğru sürdü. Öyle hızlı gidiyordu ki rüzgarı hissetmek için yukarısını ve kenarını açtı. Ormanı bir turladıktan sonra kasabanın diğer ucundaki binaya doğru sürmeye başladı. Yine o adamın yanına gidiyordu. Kız bunu neden istediğini bilmiyordu ve adam ona iyi geldiğinden de haberi yoktu.

Binanın asansörüne binip tuşları tıpkı Derek'in yaptığı gibi tekrarladı. Asansör yukarı çıktı ve kapısı açıldı ama asansör kapısından sonraki kapısını kızın açması gerekiyordu ama içeriden gelen sesler kızın bunu yapmasına engel oldu. İçeriden gelen çığlık ve inlemeler insanın midesini bulandıracak kadar sevimsizdi. Kız kaşlarını çatıp bir adım geriye attı. yüzünü kırıştırıp kapının kapanmasını bekledi.....

KÜL KOKUSU | Şeytanın KızıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin