KÜL KOKUSU | Şeytanın Kızı

2.SEZ. DDDY 15!

Davis yol boyunca hiç konuşmadan yolu izledi. Derek'in telefonu çalmasıyla onun tarafına baktı ortada duran telefonda arayanın 'Breaden' diyerek kayıtlı olduğunu gördü genç kız. Derek de hiç bozuntu vermeden telefonu arabanın hoparlörüne bağlayıp açtı.

''Evet Breaden ne vardı?'' 

''Selam Derek nasılsın?''

''İyi diyelim iyi olalım, sen?'' 

'Bende durumlar kötü işte, Kate bir türlü elime düşmüyor. Verdiğin paraları yeni silahlar için harcadım. Daha fazla lazım oluyor''

''Tamam Bread ben sana yollarım parayı da Kate'i yakalaman için için amcamın sana yardımı dokunabilir onu da senin yanına gönderirim yarın''

''Tabii olur, sen neden bize katılmıyorsun? İstersen parayı geçen geceki gibi ödeyebilirsin''  

Nasıl ödemişti ki?

''Ödemeyi parayla halledebiliriz Breaden uzatma''  yanındaki kıza bakarak kadının ilk sorusunu yanıtladı ''Benim biraz işlerim var size sonra katılırım'' dedi ve kapattı. ''Para vermek yerine sekslemi ödedin Derek. Sen orospumusun yani, istersen verebilirdim borç, bende seni bir geceliğine kiralayabilir miyim?'' diye sordu kız. Kıza ölümcül bakışlarıyla döndüğünde biraz ileriye gittiğini fark etti ''Doğru konuş Davis karşında arkadaşın yok''. Doğru kıza da birisi orospumusun derse o da dayanamazdı. ''o zaman zevk için yaptın, tamam şimdi anladım'' dedi umursamaz görünerek. 

''Ne saçmalıyorsun Davis?'' 

''Hayır beni yanlış anladın ben saçmalamıyorum sadece doğruları konuşuyorum çünkü o iğrenç anlarınızı yaşarken ben oradaydım ve sizin iniltilerinizi duyuyordum. Ah be Derek bu kadar mı aşağılandın, kıyamam'' dediğiyle frene basıp kızın bileğinden sertçe çekerek sıktı, acıtıyordu

''Bana bak küçük kız benimle böyle konuşamazsın, habersiz evime gelemezsin, kiminle yatıp kalkacağıma sen karar veremezsin, karar vermeyi geçtim karışamazsın bana. Diline yakışmayan kelimeleri bana değil o arkadaşlarına söylersin. Babana çektiğin o kadar belli ki'' dedi sinirle. Davis kendisine aldırış etmezken babasına edilen lafı yutamadı adamdan bileğini sertçe çekip kurtararak bağırmaya başladı

''Seninle istediğim gibi konuşurum Derek efendi, madem başka kadınlarla yatıp kalkacaktın çıkmasaydın karşıma ha, çıkmasaydın önüme öküz gibi o yolu sen gayet düzgün görüyorken yol verseydin bana da geçseydim de seni görmeseydim. Neden sarıldın, neden umut verdin, ne diye götürdün evine veya ne diye korudun, yardım ettin bana. Neden beni öptün o zaman. Sen bana karışacağına kendini toparla, babama laf ediyorsun bir de SEN BENİM BABAMA LAF DA EDEMEZSİN DENGİDE DEĞİLSİN, EN AZINDAN BABAMIN GİTMEYE SEBEBİ VARDI SENİN BENİ ORTADA BIRAKMAN İÇİN HİÇBİR NEDEN YOK YOK YOK ANLIYORMUSUN?'' 

Derek dehşeti görmüş gibi açılan gözleriyle kızdan kendini uzaklaştırdı. Kızın bağırması bittikten sonra ''küçük kız...yüzün'' diye fısıldadı. Davis Derek'in dediğini anlamayarak arabanın içindeki aynaya baktı ve yüzünün babasının şeytan halindeki yüzünden daha korkunç bir yüze değiştiğini gördü. Hemen Derek'e bakışlarını çevirince adamın kendisinden korkuyla gerilediğini gördü ve kapıya sarılıp kendini ormanın kollarına bırakıp koştu. 

Derek korkmamıştı şaşırması bu şekildeydi. Kızın kendi yüzünden hem utanıp hem korkup kaçtığını görünce telefonunu alıp arkasından koştu. Aralarındaki uzun mesafeyi kapatıp kıza yakın koşmaya başladı Derek. Kızın ayağı büyük bir ağacın damarına takılınca yere sert bir şekilde düştü. Derek hemen kızın yanına gelip çömeldi. Davis yüzünün iğrençliğinden utanıp başını eğerek ellerinin ve dizlerinin arasına aldı, Derek bunu görünce kızın bileklerini tutup çekmeye çalıştı ama olmadı ''Hey, saklamana gerek yok, kontrolünü sağlarsan değiştirebilirsin'' dedi fısıltıyla. Davis da hırıldayan sesiyle ''Git buradan, çok utanıyorum lütfen git'' deyip yanıtladı. Derek kızın inatçı olduğunu bildiği için ''Tamam. Bu normal bir şey bende ilk değişimimde böyle hissetmiştim ama inan utanacağın bir şey yok ortada. Bu senin auran bunu sen değiştiremezsin, sadece uyum sağlayabilirsin. İstersen yüzünü ört'' dedi ve üzerindeki ceketi kıza uzattı. Davis ceketi alıp yüzünü örttü, artık böyle kalacağından çok korkuyordu.