Kedi Zilindeki Lanet [The Cat Bell Curse Tr] ✓

👣 Bölüm 8 🐾

{+}{+}{+}

Adrien kimin geldiğini merak ederek
şezlonga oturdu.

"Belki de sonunda benim yerime kulak kabartacak bir arkadaş bulmuştur," diye düşündü, bundan rahatsız olmadığına kendini inandırmaya çalışarak. Biraz cesareti kırılmıştı ama bunu kabul etmekten gurur duyacaktı. Duyarsız olmak başka bir şeydi ama kıskançlık tamamen farklıydı.

Hiç kıskanç değildi. Marinette'in arkadaşları olması ve normal gençlik, kız gibi şeyler hakkında konuşması iyiydi. Bu özel arkadaşının giyinmeyi sevmemesi için dua etti. Mavinette, Adrien uyurken neredeyse kedi patikleri giymeyi başarıyordu. Artık bir gözü açık uyumasının nedeni buydu.

"Kara Kedi!" Marinette onu arıyordu, yüzünde kocaman bir gülümseme vardı. Adrien, "sahibinin" balkondan indiğini ve yere siyah bir şey koyduğunu görünce düşüncelerinden fırladı. Tüy yumağını hemen tanıdı. Kurnaz, sinirli, zümrüt gözlerle buluştu.

Plagg, neredeyse etkilenmiş bir halde, "Seni bir daha göreceğim hiç aklıma gelmezdi, evlat," dedi.

"Duygular karşılıklı," diye cevapladı Adrien huysuz gözlerini kısarak.

"Kara Kedi, bu Ebubekir Sıddık," diye tanıttı Marinette, Plagg'ın kulağının arkasını kaşıyarak. Adrien dilini ısırarak tıslamasını durdurmak zorunda kaldı. Diğer kara kediyi gerçekten onu odadan atıp sokaklara geri döndürmek istiyordu.

Plagg'ın lakabı kesinlikle unvanının hakkını veriyordu. O kötü şans ve beladan başka bir şey değildi. Bu bela, Adrien'ın şu anda ihtiyacı olan son şeydi, özellikle de bu bedende ve hiçbir şey hakkında çok az bilgisi varken.

"Marinette! Fırında bize yardım edebilir misin?" Sabine Marinette'e aşağıdan seslendi.

"Geliyorum!" Marinette, Plagg ve Adrien'a gitmeden önce, "Beladan uzak durun." dedi. Genç kız odadan çıktı. Adrien tehditkar sokak kedisine baktı ve "Hiç arkadaşın olmadığını sanıyordum?" diye sordu.

"Bilmiyorum," diye onayladı Plagg sırıtarak, "O daha çok... bir tanıdık." Model 'he he' gibisinden başını salladı ve mümkünse diğer kediye daha sert baktı.

"Hadi ama, muhtemelen sadece yemek için buradasın," diye tükürdü.

"Ya da belki de sadece kıskanıyorsun," diye kıkırdadı Plagg. Adrien, Plagg'ın teorisini ne reddeden ne de onaylayan rastgele sesler çıkardı. Onun nesi var? Muhtemelen kendisini sevindirecek bir oyuncak böcek ya da başka bir şey yakalamıştı.

"Evet, bir aşk böceği," diye alay etti Plagg daha sonra, cızırtılı bir şekilde gülerek. Adrien son düşüncesini yüksek sesle söylediğini fark ederek gözlerini kırpıştırdı. "Hayır, kıskanç değilim. Zaten bir kız arkadaşım var," dedi, Chloe'nin şuan nasıl olduğunu merak ederek.

Plagg dudaklarını yalayarak, "Cidden... bahanen bu mu? Ah, her neyse! Aşk iğrenç ve gereksiz, ama olduğu yerde yemek var," dedi. Marinette odaya girdiğinde Adrien'ın yeşil gözleri yuvarlandı.

Marinette, Plagg ve Adrien'ın önüne bir tepsi koyarak, "Biraz yiyecekle geri döndüm," dedi. İnsan zekasına sahip genç, yemeği yemeye başlayan Plagg'e ters ters baktı.

"Kedi, iyi misin? Hasta değilsin, değil mi?" Marinette, Adrien'ın yanına diz çöküp başını okşayarak sordu. Mavinette kulaklarının arkasını kaşıdığında gırtlağından bir mırıltı çıktı.

Kısa süre sonra Adrien'ı rahatsız eden Plagg ayrıldı. Model, Marinette'in şezlonguna oturdu ve babasının reklamı için poz verdiği bir resmine baktı. O ve Chloe'nin çıkmaya başladığı zaman çekilmişti. Onunla çıktığını sorgulamasının neden bu kadar uzun sürdüğünü bilmiyordu.

Sadece bir şekilde oldu.

Hayır... bekle, öylece olmadı. Bir nedeni vardı ve çok bencilceydi. Babası yüzünden Chloe ile çıkmaya başladı. Gabriel, ve Chloe'nin belediye başkanı olan babası, daha fazla popülerlik için ikisini bir araya getirdi. Kurulumda hile yaptı. Paris'teki en güçlü iki adam, Avrupa'da her zamankinden daha iyi tanınır hale geldi.

Paris'teki herkes, ilişkilerini öğrendiğinde neredeyse bayıldı. Kız fanlar, Adrien Agreste'nin kapıldığını öğrendiklerinde ağlamışlardı.

Yine de Adrien, tüm bu kargaşanın arasında belediye başkanının kızıyla çıkmak konusunda bir söz sahibi olduğunu hatırlamıyordu. Chloe'den aslında o kadar da hoşlanmıyordu ama onu çıkması kolay biri olarak görüyordu. Yani, eğer şans eseri ayrılırlarsa, o zaman herkes gibi arkasını dönüp uzaklaşmak kolay olurdu.

Çok kolay. Çok basit. Adrien bunun o kadar basit olmaması gerektiğini biliyordu. Duygu, yaptığı şeyleri yapmaktan dolayı kalp kırma ve suçluluk duygusu olmalıdır. Neden her zaman bunu şimdi yeni fark ediyor?

Melodik bir ses, "Hey, Kedicik," diye cıvıldadı. Marinette'in sesini duyunca kalbinin garip bir atışı hızlandı. Şimdi hatırlayabiliyordu. Bu Marinette'di. Onda, Adrien'ın kendini iyi hissetmesini ve önemsemesini sağlayan bir şey vardı.

Adrien genç kız posterine bakmadan önce ona miyavladı ve gülümsedi. Marinette kediyi aldı ve düşünceli bir şekilde Adrien'in posterine baktı. Marinette mutlu bir şekilde, "Bu Adrien Agreste. Babası aslında benim en büyük idollerimden biri ve bana kıyafet yapmam için ilham veriyor. O olmasaydı tasarım yapmazdım," dedi. Adrien huysuzca babası hakkında farklı düşündü ve zümrüt gözlerini devirdi.

Adrien, "Tabii ki, her moda tasarımcısı içinde o olmalıydı," diye tersledi.

"Ama..." Marinette bir an duraksadı, bu da Adrien'ı sesinde bağcıklı hüzünler duyunca hazırlıksız bıraktı.

"Adrien en iyi insan değil ve nedenini anlıyorum. Adrien neredeyse her zaman hapsedildiği için babası Gabriel oğluna pek iyi davranmıyor. Kız arkadaşı Chloe de en iyi etki değil. Yüzünü görebiliyorum içinde olduğu her fotoğrafta. Kamera için numara yapmadan gerçekten gülümsediğini gördüğümü hiç sanmıyorum."

Adrien onun sözlerine şaşırdı ve suskun kaldı. Bir hayvan olduğu gerçeği olmasaydı, yanaklarında mutlaka kırmızı bir allık olurdu. Marinette'in iyi bir gözü var, çok iyi bir gözü. Çalışmaları gerçekten başyapıtlar ve kesinlikle olağanüstü olmasına şaşmamalı.

Her ne kadar aşağılık bir hayat Prensesine zorbalık yapmaya karar vermiş olursa olsun, bunu yaparken kesinlikle hatalıydılar. Neden kimse Marinette'in yanında olmak istemez ki? Fazla bir şey denemeden gününün en önemli anını yaptı. Huysuz davransa bile, onunla geçirdiği zamandan hoşlandığını kabul etti.

Marinette, "Beni yanlış anlama, Adrien'ın ailesi için üzülüyorum. Adrien şu anda gerçekten kayıp. Bahse girerim herkes endişelidir... Bende endişeliyim," dedi Marinette. Adrien yanaklarında kırmızı bir kızarıklık görmek için yukarı bakmadan önce midesinin takla attığını hissedebiliyordu. Onun gerçekten sevimli göründüğünü düşündü.

Modeli hayallere dalmış halinden çıkaran, eksik olduğu kısımdı. Adrien kayıptı ve hâlâ bir kedi olduğu için polis onu yakın zamanda bulamayacaktı. Konsantre olup kaçmak için bu garip duyguların gitmesini diledi.

Bu... kaçması gerektiği anlamına geliyordu.

{+}{+}{+}

Beğenmeden geçmeyin <3
.
.
.
.
.
.
.