Shoto x Yn

11. bölüm

Shoto'nun ağzından

Doktor: hasta çok iyi merak etmeyin sadece parmaklarını bir süre boyunca kullanmasın yeter

Shoto: peki diğerleri

Doktor: onlarda iyi

Shoto: teşekkürler peki yn'yi görebilir miyim?

Doktor: tabikide ama hastayı fazla yormayalım

Shoto: teşekkürler

Ordan hızlıca yn'nin odasının önüne koştum. Odanın kapısını yavaşça açtım. Uyuyordu. Birazdan uyandırdı herhalde.  Onun yatağının yanındaki sandalyeye oturdum. Onun uyanmasını beklemeye başladım.

Birkaç dk sonra

Yn yavaşça gözlerini açmaya başladı. Hemen doktorları çağırdım ve odaya gelip birkaç dk kontrol yaptıktan sonra gittiler. Sonrasında konuşmaya başladı

Yn'nin ağzından

Uyanır uyanmaz yanıma doktorlar geldi ve kontrol yaptıktan sonra gittiler. O sırada yanımda shoto'yu fark ettim. Üzgün duruyordu. Ona baktım ve konuşmaya başladım

Yn: iyi misin?

Biraz sessizlikten sonra konuşmaya başladı

Shoto: bu soruyu benim sana sormam lazımdı

Yn: bana göre daha kötü gözüküyorsun da ondan :)

Bana şaşkın bir surat ifadesi ile baktı. Şuan küçük bir çocuk gibi gözüküyordu. Sonrasında gülerek cevap verdi.

Shoto: haklısın galiba :)

Bir süre sonra

Saat çok geç olmuştu ve shoto hala yanımdaydı. Zaten akşam akşam baya bir aksiyon yaşadık ve buna rağmen hala uyanık bir şekilde yanımda.

Yn: shoto artık eve gitsen ? Zaten çok yoruldun... Birde benim yüzümden uykusuz kalma

Shoto: yok ben böyle iyiyim beni boşver de ya sen ? Uyumayacak mısın?

Yn: ben uyusam bile sen o sandalyede nasıl uyumayı düşünüyorsun?

Shoto: ben uyurum sen merak etme

Yn: yok öyle birşey

Yatağımda yana kaydım ve ona gel işareti yaptım. Yanıma geldi ve uzandı. Bu şekilde daha iyiydi. Onun sarılması eşliğinde uyuyakalmışım.

Sabah saat 08:47

Sabah beni birinin dürtmesi ile uyandım. Gözlerimi açtığımda bana sarılarak hala uyuyan bir adet shoto ve önümde dikilmiş bana bakan bir hemşire gördüm.

Hemşire: efendim taburcu olabilirsiniz arkadaşlarınız da şuanda sizi hastane kapısının önünde bekliyor.

Yn: teşekkürler

Hemşire odadan çıktı. Shoto'ya baktım. Uyandırmak istemiyordum ama bir yandan da uyandırmak zorundaydım. En sonunda mecburi onu uyandırdım.

İlk başta sızlanarak geri yatmaya devam etti ama sonunda onu uyandırdım. Üstümü giyinip shoto ile hastanenin önüne çıktık. O sırada bana sarılan 1A ve bizim 4'lüyü gördüm. Biraz konuştuktan sonra yurda doğru yürümeye başladık. Hava bugün çok güzeldi. Parmaklarımda hafif uyuşma vardı ama onun dışında bir sorun yoktu.

Yurda vardığımızda sıkıldığım için bir teklif önerdim.

Yn: arkadaşlar bir oyun oynayalım mı?

1A ve 4'lü: OLUR

Bunun üstüne herkesi ortak salona topladım. Herkes bana baktığı sırada piç smile attım ve herkese ellerini üst üste koymalarını söyledim. Elleri koyduktan sonra el kızartmaca oynunu anlattım. Bizimkiler zaten biliyordu çünkü Türkiye'de hep okulda evde daha doğrusu heryerde oynardık. 1A sınıfına oyunu göstermek amaçlı elimi alttan çektim ve rosenin eline çok güçlü bir şekilde geçirdim. Rosen ilk başta çığlık attı. Eli sadece hafif kızarmıştı. ( Katsuyuki ve rosen de hastaneye geldi ama ikisinin amacı belliydi zaten ve onlarda şuanda bizle beraber oyunu oynuyor)

Şimdi kim kim kaldı merak edeceksiniz. Kızlardan ben Aslı ve Rabia kaldık. Nilayın eli mosmor olunca mecburi çekildi. Erkeklerde ise Katsuyuki, bakugou, Eymen ve shoto kalmıştı. Bakugou'nun eli aşırı kötü olmasına rağmen hala kazanmanın derdindeydi. Aslı benim elime geçirceği sırada benim damarlarım ortaya çıkınca rahatsız oldu ve oyundan çekildi. Rabia ve ben gelene gidene yapıştırıyorduk. Sadece ben shoto'ya vurmuyordum.

Oyunun sonlarına doğru Eymen ben ve Rabia kalmıştık. Bakugou eli kanamaya başlayınca sınıfın ısrarı ile çekildi. Shoto'nun eli Rabia sağolsun mosmor olmuş ve damarları çıkmıştı. Eymen rabia'ya geçiriyor ve masa titriyordu. Böyle giderken eymenin elinin tam üst kısmına füze gibi sert bir şekilde vurunca hafif elinin kanaması ile oda çekildi.  Geriye Rabia ve ben kalmıştık. Biz birbirimize her vurduğumuz da diğerleri gözlerini kapatıyordu. En sonunda ikimizde berabere bitirdik yoksa ellerimiz hastanelik olacaktı.

Akşam

Oyundan birkaç saat sonra odama çıktım. Odamın kapısı çalındı. Kapının önüne gittim.

Yn: kimsin?

Shoto: benim gelebilir miyim?

Yn: Tabikide:)

Shoto'ya kapıyı açtım. Yatağıma oturdum. Oda karşıma oturdu.

Shoto: yn seni annemin yanına götürmek istiyorum yarın gitsek olur mu onun doğum günü de

Yn: tabikide olur :)

Uykum geldiği için shoto ile beraber yatakta uyuya kaldık.

Kısa bölüm oldu biliyorum bir sonraki bölümde uzun yapmaya çalışacağım. Görüşmek üzere:)