"Bundan dolayısıyla-"
Sevgili edebiyatçının sözü gür zil sesi ile bölündü, o sıra yanımda uyuya kalmış olan bedene bir bakış attım. Kızıldan kahveye kaçan uzun saçları dağılmış, ela gözleri kapalı ve kiraz rengindeki dudakları aralanmıştı, anlık gelen ses patlaması ile gözleri fal taşı gibi açılmıştı.
Küçük bir mırıltı çıkardıktan sonra gözlerini ovup çantasını toparlamaya başlamıştı "bugün neredesiniz bey efendi" soruma karşılık gözleri bana döndü ve cilveli bir ses ile "yatağınızda efendim" dedi. Küçük bit bakışmayı dilimi çıkararak sonlandırmıştım, bende olan gözlerini kısarak kıkırdadı ve ve istediğim cevabı verdi "sizin kafeye girmem için başımın etini yediğiniz için diğer işimden istifa edip sizin orada işe başlamak üzere 2 saat lik yol yürüyeceğim efendim" ona göz kırpıp " en güzelini yapıyorsun aşko"dedim.
Bu sözümden sonra ikimizde ayaklandık, çıkış kapısına kadar bizim kafede yapıcağı işleri, babamın gözüme nasıl gireceğini anlatım tabi o bana ciddiyetsiz bir şekilde "bu kadar işte çalışacağıma ders çalışsam şu an okul birincisiydimve sevgili ikizin ağlıyor olurdu" dedi.
Tabi arkamızda olduğu gerçeği ile yüzleşmesi gerekiyordu şu anda.
"Lan Fırat dur, senin için 5 vakit namaz kılarım valla"
"Sen daha sübahaneekyi zor okuyorsun bir de namaz mı kılıcaksın piç"
"Sen çok biliyorsun"
"Senden fazlasını biliyorum oruspu"
jenny ile onları izlerken ben "kanka sen satanistsin demi?" Dedim jenny bana bakıp "yok kanka direk ateistim ben"dedi. "Sen müslümanken kuran kursuna gittinmi?" Bana utana sıkıla baktı ve " ben hafızdım.."
Bunu demesi ile ona 'ne diyon dayı' bakışı atarken bağırarak "gavur sizden daha çok müslüman oruspu çocukları" diye bağırdım.
Jenny' e bakarak "kanka babanlar Türk olabilir ama hatırlatırım sen gavursun özür dilerim ama yaniii" sondaki cümleyi uzatarak söyledim, keşke söylemeseydim..
Yüzümün ortasına yediğim yumruk ile geriye düştüm "kanka ben gavurum olur böyle şeyler yaniiii" hak ettiğimin bilinci ile burnumu ovuyordum, bu sıra gelen mükkemel bir biçimdeki araba ve içindeki iki adam jenny'e bağırdı. Onlar jenny nin babalarıydı. Jenny burağa seslenerek "lan şerefsiz gel de bırakayım" bunu duyarak jenny e doğru koşan burak hemen jenny i tutup oradan uzaklaştı. Bu sıra sinir küpü olmuş olan kardeşim yanıma gelerek " bu ne ara bu kadar hızlandı?!!" Diye sinirle bağırdı.
Ona bakarak Türkçe Fransızca konuştum "le garçon est devenu un athlète en traînant avec nous" dedim. \çeviri herşeydir/
Abim bana bakarak "私のおかげで"dedi.
Malım :D
Yine bom boş bir seri ve ben.
Fazla şekilde smut var siz seversiniz
Yeni serimiz hayırlı olsun.
Çok çeviri kullanıcam bu arada
Olay bu gençlik sorry