H

18 3 13
                                    



Klasik bir şekilde yüzüne vuran güneş ışığıyla birlikte esneyerek uyanmıştı. Yatağından hafifçe doğrularak sağına soluna kedilerini görmek umuduyla bakındı. Dori'yi yanında yastığının hemen kenarında top gibi olmuş bir şekilde, Soonie ve Doongie'yi de camın kenarındaki Minho'nun onlar için en iyi ağaç tahtalarından ve en güzel yumuşak kumaşlardan yaptırdığı üç dört katlı olan evlerinde, altlı üstlü yatıyorlardı. Minho onları görünce mutlu olmuş ve ayağa kalkmak için yeltenmişti. Dori onun kalkacağını anlayınca hemen ayağa kalkıp miyavladı. Soonie ve Doongie de Dori'nin miyavlamasını duyunca hemen yattıkları yerden kalkarak Minho'nun ayaklarına vücutlarını sürtmeye başladılar.

Minho onların bu haline minikçe kıkırdayıp mama kaplarına doğru ilerledi. Kedilerinin huylarını biliyordu. Sevdirmek değil mama bekliyorlardı. Minho hızlı bir şekilde hepsinin kendine ait olan kabına ölçülü bir şekilde manalarını koydu. Sonrasında sularına baktı ve onları da tazeledi. Kedileri için özel yaptırdığı odaya geçerek oradaki tuvalet kaplarına da baktı ve orayı da onlar için güzel bir şekilde temizledi. Şimdi yapması gerekeni yapmıştı. Sıradaki görevi aşağıya inerek diğerlerine kahvaltıyı hazırlamak ve onları kahvaltıya çağırmaktaydı.

Tekrardan kendi odasına gidip yatağının aşağısında duran terliğini giydi ve mutfağa paytak adımlarla ilerlemeye başladı. Mutfak dolaplarından birinden su ısıtıcısını aldı ve içine yeteri kadar su koyduktan sonra makinenin fişini prize takarak çalıştırdı. Su ısınırken çıkarmış olduğu tavaya yumurta kırarak omlet yapmaya koyuldu. Jisung omleti çok severdi ve Minho, Jisung omleti seviyor diye her sabah üşenmeden onun için omlet yapardı.

Omletle işi bitince masaya her üyenin sevdiği yiyecekleri ve aparatif malzemeleri koyup hepsini uyandırmak için odalarına çıktı. İlk önce uyandırmaya Jisung'tan başlamıştı. Odasına çıkıp yatağın yanına sessizce yaklaştı. Battaniyenin ucunu hafifçe kaldırıp içine girdi. Kafasını yastığa koyduğunda Jisung'un o eşsiz kokusunu almıştı. Minho bu kokuya aşıktı. Yüzünü hafifçe Sung'un yüzüne çevirip onun pürüzsüz yüzünü her sabah yaptığı gibi incelemeye başladı.

Bir süre sonra artık uyandırması gerektiğini fark ettiği için yavaşça Jisung'u dürterek uyandırdı. Jisung ilk sinirle kalksada yanındaki bedeni görünce yumuşamış ve sonra onun beline sarılarak biraz daha uyumakla ilgili Minho'yu ikna etmeye çalışıyordu. Minho dayanamayarak kalktı ve diğerlerini uyandırmak için odadan çıktı.

Jisung onun için diğer üyelerinden
çok farklıydı. Diğerleriyle olan her şeyi hatırlamaz ve ne zaman arkadaş olduklarını bilmezdi fakat işler Jisung'a geldiğinde sadece kendini bildi bileli her zaman Jisung yanındaydı. Onunla nadiren tartışır ve birbirlerinin kalplerini kırarlardı. Sonrasında dayanamaz ve hemen sarılarak barışırlardı. Arkadaş olmadıklarını biliyordu ikiside, oturup ilişkileri hakkında hiç konuşmamışlardı. Sadece akışa bırakmış, ne isterlerse yapıyorlardı.

Minho, bu düşüncelerle diğerlerinin odasına da girip hepsini uyandırmaya çalıştı. Önce Chan'la Seungmin'in odasına gitti. Yavaşça kapıyı tıklattı fakat ses gelmeyince içeri usulca girip birbiriyle sarmaş dolaş yatakta yatan ikiliye baktı. Tebessüm edip elini Chan'ın omzuna koyup sarsmaya başladı. Chan korkuyla uyanıp kahkahalarla gülen Minho' ya baktığında içinden küfür etmeye başlamıştı. Onların sesine Seungmin de uyandığında şaşkın şaşkın ikiliye bakıyordu. Minho Seungmin'in bu haliyle de dalga geçtikten sonra onları uyandırmış olmanın verdiği hisle Changin ve Felix'in odasına adımladı.

Odaya girer girmez gördüğü manzarayla hemen kapıyı şokla geri kapattı. Bu görüntüleri kafasından silmek için uzun bir süre zarfına ihtiyacı vardı. Changin'in içeriden gelen Minho'ya sövme sesleri ve Felix'in utanma sesleriyle birlikte hemen diğer taraftaki kapıya Hyunjin ve Jeongin'in kaldığı ama şu an sadece Hyunjin'in kaldığı odaya gitti.

Kapıyı açtığında gördüğü görüntüyle kanı donmuştu. Saniyeler sonra kendisine geldiğinde acı bir feryat bırakmıştı odaya. Fakat bunu duyan diğerleri hemen sesin geldiği yere gittiklerinde önce gözlerine çarpan Minho'nun kapının ağzında yere çökmüş bağırarak ağlayan bedeniydi. Gözlerini odanın içine çevirdiklerinde hepsinin  gözleri şokla iri iri açılmıştı. Hyunjin'in kalın ve kocaman bir iple sardığı boynu ve o narin, zayıf bedeninin hareketsizce ayakları yerden kesilmiş, tavana asılmış görüntüsüydü. Elinde de Jeongin'in olduğu belli olan bir sweat vardı...






30 Mayıs 2023
22 Temmuz 2023 Düzenlendi

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 21, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Dark Clouds And Rainbow (SKZ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin