Hyunjin gece boyunca izlediği Jeongin'i izlemeye devam ederken Jeongin yerinde hafifçe kıpırdanmıştı.
Gözlerini açtığında birine sarılan vaziyette kendini görünce hemen kafasını kaldırmış Hyunjin'i görünce ise kendini geri çekmişti.
"Ne yapıyorsun burda Hwang?" Yatakta oturur pozisyona gelirken sormuştu Jeongin.
"Gece sarhoş olup bana mesaj attın. Seni özledim gel beni burdan al diye. Bende geldim."
"Ben niye sana böyle bi mesaj
atayım uyduruyorsun sen şuan" Jeongin'in ayağa kalkmış ve kaşlarını çatarak konuşmasına gülmüştü Hyunjin.Hafif bi tebessüm ile yatakta kalkmış ve Jeongin'in yanına gidip kollarını ona dolayarak kendine çekmişti.
Jeongin onu ittirmeye çalışmış fakat Hyunjin'in sözleri ile olduğu yerde kalmıştı.
"Dün gece bana ailem yüzünden beni terk ettiğini söyledin Jeong." Jeongin kafasını kaldırmaya çalışmış fakat Hyunjin kendisinin ağladığını görmemesi için kafasını göğsüne bastırmıştı.
"Ben-"
"Sus Jeongin, sadece sarıl." Hyunjin ağlayarak bunu söylemişti. Jeongin sarhoş olmasına lanet etmişti.
Bir süre sarıldıktan sonra Hyunjin'in gözyaşları durmuş ve yavaşça kendini geri çekip Jeongin'e bakmıştı.
"Neden bana anlatmadın Jeongin?"
Hyunjin hiç olmadığı kadar yorgun bakıyordu sevdiği insanin gözlerine."Oturalım mı biraz, anlatacağım."
Jeongin'in başı çok ağrıyordu ve şuan bunu konuşacak durumda değildi.Hyunjin bir şey demeden kafa sallamış ve Jeongin'in arkasından yürümeye başlamıştı.
Mutfağa giren Jeongin dolaptan iki sandviç çıkarmış çekmeceden de ağrı kesici almıştı.
"Benim canım yemek istemiyor." Hyunjin önüne konulan sandviçi eli ile ittirmişti.
"Çok kötü görünüyorsun Hyunjin, lütfen ye." Hyunjin, Jeongin'in konuşmasına hafif tebessüm etmişti
"Bana Hyunjin diye hitap etmeyeli uzun zaman olmuştu." Hyunjin'in yine gözleri dolduğunda Jeongin kafasını öne eğerek masaya oturmuş ve sessizce sandvicini yiyip ağrı kesicisini içmişti. O sırada salona giden Hyunjin'in karşısına oturmuş ve anlatmak için hazırlanmıştı.
"Ailen başından beri bizi hiç desteklemedi zaten, bana da sürekli senden ayrılmamı söyleyen mesajlar atıyorlardı. Umursamıyordum seninde canını sıkmak istemediğim için çok bahsetmiyordum. Senden ayrılmadan önceki gece, senden ayrılmazsam asla düzelmeyeceğini benim sana hastalık bulaştırdığımı ve eğer ayrılmazsam seni evlatlıktan reddedeceklerini söylediler. Ağlayarak uyumamın sebebi film değildi."
"Nasıl böyle bir şey söylerler ya." Hyunjin ellerini yüzüne koyup dirseklerini dizlerinin üzerine koymuştu.
Jeongin koltukta Hyunjin'e yaklaşmış ellerini tutmuştu.
"Bensiz yapabilirsin ama ailen olmadan yapamazdın. Ailen böyle bir şey yapsa nasıl dayanırdın Hyunjin?" Jeongin gözleri dolu dolu konuştuğunda Hyunjin dönüp ona sarılmış ve ağlamaya başlamıştı.
"Ben sırf erkeklerden hoşlanıyorum diye beni evlatlıktan mı reddedeceklerdi yani?" Hyunjin ailesine inanamıyordu. Onları çok seviyordu ve onlar nasıl böyle bir şey söylerlerdi.
"Ağlama Hyunjin lütfen. Ben bu yüzden sana anlatmak istemedim." Hyunjin ağlamaktan başka bir şey yapamıyordu.
O sırada cebinden çalan telefonla Jeongin'den ayrılmış ve ekranda yazan "annem" yazısı ile canının daha çok yandığını hissetmişti.
Jeongin ne yapacak diye bakarken Hyunjin telefonu açmıştı.
"Efendim anne?"
"(...)"
"Hayır gelmeyeceğim"
"(...)"
"Ben Jeongin ile barıştım anne. Şimdi sevgilime söylediğin şeyleri banada söylemeni istiyorum."
"(...)"
"Umrumda değil! Benim Jeongin'i çok sevdiğimi bilmenize rağmen neden böyle bir şey yaptınız? bu kadar mı sevmiyorsunuz beni ya? Ben aylardan beri acı çekiyorum. Hepsi sizin yüzünüzdenmiş."
"(...)"
"Umrumda değil dedim. Siz oğlunuzu hastalıklı olarak görüp bir erkeği sevdi diye evlatlıktan reddedecekseniz edin."
"(...)"
Ve kapanan telefon.
Hyunjin telefonu kapattıktan ellerini yüzüne koyarak ağlamasını durdurmaya çalışmış ve sakin bi ses tonu ile konuşmuştu.
"Sanırım artık bir ailem yok." Jeongin tekrar sarhoş olmasına lanet ederken Hyunjin'e yaklaşıp sarılmıştı.
"Özür dilerim her şey benim suçumdu aptal gibi anlattım sana anlatmamalıydım" Jeongin'in konuşması ile kaşlarını çatarak uzaklaştırmıştı onu kendinden.
"Hayır Jeongin senin hiçbir suçun yok."
"Benim suçum Hyunjin. Senden düzgün bir şekilde ayrılmadım ailenle aranı bozdum."
"Sen olmasaydın başka bi erkekle karşılarına çıkmış olacaktım ve yine aynı şey olacaktı Jeongin lütfen kendini suçlamayı bırak."
Jeongin tekrar Hyunjin'e sarılmış ve koltukta uzun bir süre sarılarak oturmuşlardı.
Bu sefer aralarındaki sessizliği Jeongin'in çalan telefonu bozmuştu.
Jeongin sehpanın üzerinde duran telefonu eline alıp Felix'in aradığını görünce açmıştı.
"Efendim Felix"
"(...)"
"Evde yalnız değilim, Hyunjin'de var. Sonra gel."
"(...)"
"Anlatırım sonra."
"(...)"
"Tamam görüşürüz."
Jeongin'in telefonu kapatması ile Hyunjin koltukta biraz doğrulmuş ve sormuştu.
"Şimdi ne olacak Jeongin? Benim artık bir ailem yok. Sadece sen varsın. Şimdi ne olacak." Jeongin düşündü.
Ne olacaktı?"Bilmiyorum Hyunjin.."
"Peki beni hâlâ seviyor musun? Ayrılalı tam 7 ay geçti." Hyunjin, Jeongin'in onu sevdiğini biliyordu ama onun ağzından duymak istiyordu. Çok özlemişti çünku.
"Seni hep sevdim Hyunjin. Bir an bile sevmeyi bırakmadım." Hyunjin aldığı cevapla yavaşça kafasını karşıdaki çocuğa yaklaştırmaya başlamıştı.
acısının Jeongin'in dudakları ile yok olacağına inanıyordu.Hyunjin yavaşça dudaklarını Jeongin'in dudaklarına bastırmış daha sonra Jeongin'in üst dudağını emmeye başlamıştı.
Jeongin bayılacak gibi hissediyordu. Koltukta biraz daha Hyunjin'e yaklaşıp ellerini Hyunjin'in ensesine koymuştu. Bu hareket ile Hyunjin, Jeongin'i belinden tutarak kucağına çekmiş ve Jeongin'in bacaklarını iki yana açarak kucağına iyice yerleşmesini sağlamıştı.
Öpüşmeleri gittikçe hızlanırken Jeongin kendisini geri çekmişti.
"Biliyor musun Hyunjin, yarışmadan sonra seni bırakıp gittiğimde. Bu koltukta oturup akşama kadar ağlamıştım." Hyunjin ellerini Jeongin'in beline daha sıkı sarıp konuşmuştu.
"Artık ayrı değiliz Jeongin bunun bir önemi yok."
"Ailen-"
"Lütfen konusunu açmayalım. Beni istemeyen bir aileyi istemiyorum."
"Sen nasıl istersen... Sevgilim." Jeongin'in sonda sevgilim demesi ile Hyunjin gülümseyip dudaklarını tekrar Jeongin'in dudaklarına bastırmıştı.
Tüm antidepresanlar bir yana, en iyi antidepresan Jeongin'in dudaklarıydı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ex || hyunin
FanficSürekli dance battlelarda karşı karşıya gelen eski sevgili olan Hyunjin ve Jeongin