PROJECT-C tesislerinde ilk gün herkese tesisin belli bölümleri gezdirilmeye başlanmıştı. İlk olarak ana test alanı olan dayanıklılık bölümü gösterilmişti. Burada G kuvvetine ve uzaydaki temel olaylara karşı eğitim alacaklardı. Herkes meraklı bir şekilde etrafı süzüyordu. İkinci bölüm uzayda yetiştirecekleri ve kullanacakları bitkiler için eğitim alacakları tarım bölümü idi. Üçüncü ve son ana alan elektrik ve uzay makineleri üzerine idi. Uzayda onları bekleyen arızaların , makinaların kısacası teknik her şeyin eğitimini buradan alacaklardı. Yürümeye devam ederken David 'in gözüne bir oda takıldı. Bu odanın girişi nükleer patlamaya dayanıklı özel alaşım bir kapıdan oluşuyordu ve kapıdaki yuvarlak pencereden yeşil bir ışık geliyordu. Bölümün girişi parmak göz ve DNA kilidi ile korunuyordu." İçeride ne var acaba? " Diye düşündü. Bu kadar önlem alındığna göre önemli olmalıydı. Bu tesisin onlara gezdirilmeyen ve girmeleri yasak olan birçok yer vardı. Buraya göz atması gerektiğini düşündü ama sözleşmede bu yerlere girmenin cezasının ölüm olduğu konusunda bir imzası vardı. Bu yüzden buna cesaret edemedi. En azından şimdilik... Tesisin onlara ayrılan yerlerini gezdiler ve kuralları tekrar tekrar dinlediler. Nihayet gezi bitmiş ve herkes odasına geçmişti. Yorucu bir günün ardından herkesi güzel bir uyku bekliyordu. Herkes uyumuştu. David hariç. Aklını kurcalayan bir şey vardı. İçinde bir his uyanmıştı. Bu onun için bir uyarı mıydı? Çok huzursuzdu. Neden orası o kadar korunuyordu ve gidilmesi yasaktı ?
Aklında bu sorular dönüp dururken bir gürültü ile irkildi. Odasının penceresinden gizlice koridora baktığında tuhaf bir şekilde sedyede üstü örtülü bir şeyin götürüldüğünü gördü. Birden örtü kaydı ve yeşil uzun ve daha önce hiç görmediği bir şey görmüştü. Bu bir parmak olmalıydı. Burada ne yapıyorlardı? Gerçekten sadece uzayda koloni kurmak mıydı amaçları yoksa aslında gizli deneyler mi ? Onlar bu deneylerin birer parçası mıydı? Arkadaşlarına anlatmak istedi ama ona inanmayacaklardı. Çünkü hepsi körü körüne bu olaya farklı açıdan bağlıydı. Onları ikna etmek imkânsızdı. Onları nelerin beklediğini düşünürken uyuyakaldı. Olacakları bekleyip temkinli davranmaktan başka çaresi yoktu...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KUKLA
Science FictionHayat bir oyun mu ? mücadelelerle dolu olan hayatta bizi neler bekliyor? peki bu hayat bir simülasyon ise. Hayatta kalma oyunlarına benzeyen bir sistemse. Herkesin işten, telaştan kafasını kaldırıp bakmaya fırsat bulamadığı bir simülasyon. Peki bir...