Herkesin bir yaşam üçgeni vardır. Benim yaşam üçgenimse müzik, Sigara,*. Üçüncüsünü sonra öğreneceksiniz. Ben müzik dinlerken hep sigara yakarım ılık havada yağan hafif yağmurun altında ıssız,karanlık sokaklarda sakin adımlarla yürüyeceksin. İçindeki fırtınayı sessizlik dindirecek. İşte ben buna hayat diyorum. Pek bir beklentim felan yok bu dünyadan, sadece müzik, sigara ve karanlık boş sokaklar... Yürürken etrafına bakmayacaksın baksan da görmeyeceksin yani dalıp gideceksin müziğe ve sigara dumanına. Bir yerlere saatlerce bakıp nereye baktığını bilmeyeceksin. Tamam insan huzur bulamıyor ama çoğu şeyi o an unutuyor, umursamıyor. Deneyebilirsiniz. Herkes aynıdır, hepimiz aynıyız. Bazılarınız kabul etmeyebilir "şimdi bu adam delinin ruh hastasının teki bende mi öyle olucam." diyenler olacaktır. Evet sende bu kitabı okuduktan sonra en az benim kadar delireceksin adamım, en az benim kadar manyaklaşacaksın ve en az benimki kadar ruhun amansız bir hastalığa yakalanacak. Yaşın kaç olursa olsun ruhun senden elli yaş büyük olacak belki de altmış yaş. Aman siktir edin. Buna mı takıldınız? Takılmayın,hiç bir şeye takılmayın. Çünkü hayat bir şeylere takılacak kadar uzun değil. Çok kısa. Kim bilir belki de şu an ben öldürücem sizi ? Bir deli için çelişkili bir durum. Biliyor musunuz ben hep ölsem mi ya da öldürsem mi diye düşünüyorum fakat hem ölmeyi hem de öldürmeyi seviyorum. Kafamın içi bir "Çöp Kamyonu "kadar karışık.
Tamam. Hadi, biraz da olumlu şeylerden bahsedelim. Hay Allah durun bir dakika olumlu hiçbir şey yok. Olmaz tabi. Şu boktan dünyada olumlu olan ne var ki. Her şey mutsuzluğum üzerine oynuyorken ve ben hayattan nefret ediyorken olumlu şeylerin olmasını beklemek delilik. Sanırım bu da benim yapabileceğim bir şey. Dediğim gibi hepimiz "Ruh Hastasıyız ". İçimizde saklamaya çalıştığımız bizi deliliğe iten bir çok şey var. Üzüntülerini saklayan insanlar gülümseyerek bunu başarır. İnsanlar mutlu olduğunu düşünür kimse bilemez gece yada yalnız kaldığında döktüğü gözyaşlarını. Sadece olmayan duygularını saklamaz insan. Sırlarını, kimseye anlatamadıklarını saramadığı yaraları da gizler ruhundaki alkolle karışmış sigara dumanında. Anlatamaz çünkü kimse anlamaz. Belki işine gelmediğinden belki de gerçekten anlamadığından. Acılar tek kişiliktir. Kimse seninle beraber yıkılmaz. Tek başına yıkılırsın ve yine tek başına kalkarsın ayağa. Bu hep böyledir. Ne kadar "yanındayım " deseler de hep ötededirler. Ruhun ve bedeninin dışarıya ördüğü duvarın dışında,öbür tarafında kalırlar. Bu yüzden anlatmazsın kimseye. Karanlık haricinde. Karanlığa ve sigarana dökersin içini çünkü bir tek onlar anlayabilir seni ve şizofrence bi cevap beklersin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİYAH RUH
Teen Fiction17 yaşındaki karamsar ve umursamaz olduğu kadar Deliren çocuğun hikayesi